Gürcan, açıklamasında, bu haberde şahsının açıkça hedef gösterildiğini vurguladı. Ayrıca, bilinçli bir karalama kampanyasına maruz kaldığını düşündüğünü ifade ederek, hukuki süreç başlatma kararı aldığını kaydetti.
Öte yandan, ülke gündemindeki acı olaylar varken sanal gündemlerle kamuoyunun meşgul edilmesine karşı çıktığını belirten Gürcan, "Değerli basın mensupları ve siyasetçi meslektaşlarımı, gerçek gündemlerin çözüm arayışında iş birliğine davet ediyorum," dedi.
Gürcan, Enstitü Sosyal'de aktif bir görevi olmadığını, ancak danışma kurulunda destek verdiğini ifade ederek, bahsedilen eğitimde hiçbir söz hakkının olmadığını belirtti. "Gerçeklerin er ya da geç ortaya çıkacağını bilmelerine rağmen bu kadar fütursuzca yalan söyleyebilmeleri, bu toplumun vicdanına hakaret niteliğindedir," şeklinde konuştu.
Son olarak, Gürcan, basının kamuoyunu gerçek ve güncel haberlerle bilgilendirmesi gerektiğini, yalan haberlerle hedef gösterilmenin basın etiğine aykırı olduğunu vurguladı. Ayrıca, öğretmenlik mesleğini en şanlı görevi olarak gördüğünü, bu bağlamda kendisinin ve kadın öğretmenlerin karalama kampanyalarına maruz kalmasının "çok çirkin bir zihniyetin bilinçli bir istismarı" olduğunu ifade etti.