Eskişehir Bilecik Tabip Odası (EBTO) Başkanı Nazan Aksaray, tasarruf tedbirlerinin sağlık sektörüne etkileri hakkında Eskişehir Net’e konuştu. Tasarruf tedbirleri gerekçe gösterilerek hastanelerde ucuz malzemelerin alınacağını ve ameliyatların bu malzemelerle yapılacağını herkesin ön görebildiğini söyleyen Aksaray, “İstenilen kalitede ürünün alınamaması, zaman zaman gerçekten bütçe sıkıntıları nedeniyle ameliyatların durması, işte bozuk bir aletin tamir edilmemesi nedeniyle yine aynı şekilde birtakım tıbbi şeylerin aksaması. Bunlar daha da artarak önümüze gelecek aslında. Daha ucuz malzeme alın denilecek, sağlık çalışanları, hekimler bunlara mecbur bırakılacak. Hastalar bunun mağduriyetini yaşayacaklar. Çok öngörülebilir bir durum bu” diye konuştu.
“ÇOK FAZLA HASTAYA BAKMA, DAHA FAZLA NÖBET TUTMA DEMEKTİR”
Nazan Aksaray konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Sağlık alanında, kamuda çalışan tüm personeller aynı hak kayıplarını yaşayacaklar. Tek tek maddeleri irdelemeye hiç gerek yok. Toplu sözleşme haklarıyla elde edilmiş haklar bile maalesef kaybediliyor bu genelgeye göre. Örneğin servis hakkı. Servisler kaldırılacak, lojmanlar kaybedilecek. Personel istihdam konusunda çok ciddi sıkıntılar yaşanacak. Sadece emeklilik nedeniyle ayrılmış olan personelin yerine önümüzdeki 3 yıl personel alınacak. Oysa istifa, tayin ya da başka nedenlerle olanların yerine personel alınmayacak. Bu ne demektir? Giden personel için bir kere açlık demektir, emekliler için. Geriye kalanlar için de ağır iş yükü demektir. Ruhsal rahatsızlık, fiziksel rahatsızlık demektir. Bu sağlık çalışanı için örneğin, hekimlerin çok daha ağır iş yükü sırtlanması, hemşirelerin çok daha fazla hastaya bakma zorunlulukları, çok daha fazla nöbet tutmaları demektir.
“ÇOK ÖNGÖRÜLEBİLİR BİR DURUM”
Aynı zamanda herhangi bir malzeme alımında daha ucuz malzeme alınacak, daha az malzeme alınacak. Bunlar bir tehdit unsuru olarak da kullanılacak maalesef. Bu her zaman söz konusu oluyor. İstenilen kalitede ürünün alınamaması, zaman zaman gerçekten bütçe sıkıntıları nedeniyle ameliyatların durması, işte bozuk bir aletin tamir edilmemesi nedeniyle yine aynı şekilde birtakım tıbbi şeylerin aksaması. Bunlar daha da artarak önümüze gelecek aslında. Daha ucuz malzeme alın denilecek, sağlık çalışanları, hekimler bunlara mecbur bırakılacak. Hastalar bunun mağduriyetini yaşayacaklar. Çok öngörülebilir bir durum bu.
“SAĞLIKTA TASARRUF OLMAZ”
Sağlıkta gerçekten tasarruf olmaz bir kere bunu unutmamak lazım. Ama şu an da sağlık da mevcut politikalar nedeniyle bizim onaylamadığımız bir müsriflik var. Onu kısaca anlatayım ben size. Bir kere gerçekten tasarruf için yetkin, demokratik, katılımcı, adil, şeffaf, liyakate sahip, bilime inanan yöneticilerin olması lazım. Gerçek tasarruf bir kere buradan başlar. Böyle yöneticilerin olduğu çağdaş, bilimsel bir sağlık ortamında gerçekten tasarruflu bir sağlık hizmeti sunulur. Örneğin; koruyucu sağlığa önem vermek. Herkes hasta olsun değil, kimse hasta olmasın üzerinden bir sağlık sistemi kurgulamak. Birinci basamağı güçlendirmek, herkesin ikinci basamağa, üçüncü basamağa gitmesini teşvik eden sistemden uzak durmak. Mutlaka basamaklandırılan bir sistem olmalı. Bunların hepsi tasarruf sağlar. Kaliteli tıbbı malzeme kullanırsanız tasarruf sağlarsınız. Kaliteden ödün verdiğinizde bir ameliyat gerekir, başka sorunlar olur, yara enfeksiyonları olur. Bunların önüne ancak iyi kalitede malzemeyle geçebilirsiniz.”
