Psikiyatri Uzmanı Dr. Bahar Kaplan, anksiyetenin tedavi edilmediği takdirde depresyona sebep olabileceğini belirterek, doğru tedavi ve sürece uyum sağlanmasıyla yaşam kalitesinin artırılabileceğini ifade etti.

Kaygının normal ancak yaygın kaygı bozukluğunun yani anksiyetenin gündelik yaşamı zorlaştıran bir durum olduğunu belirten Psikiyatri Uzmanı Dr. Bahar Kaplan, "Yaygın anksiyete bozukluğu tedavi edilmediği zaman depresyon gibi ek psikiyatrik hastalıklar sürece eklenebilir" sözleriyle uyarıda bulundu. Psikiyatri Uzmanı Dr. Bahar Kaplan, kaygının insan yaşamında doğal ve gerekli bir duygu olduğunu vurgulayarak, bu hissin kişinin karşılaşabileceği risklere karşı önlem almasını ve tehlike anında çözüm üretmesini sağladığını belirtti. Ancak yaygın kaygı bozukluğu, yani anksiyetenin, bireyin kaynağını tam olarak açıklayamadığı, belirli bir olay ya da düşünceye dayanmayan ve mevcut durumla uyumsuz şekilde hissedilen kaygıların hafif ya da şiddetli seviyelerde yaşandığı bir ruhsal rahatsızlık olduğunu ifade etti.

Dr. Kaplan, "Bu durum kişinin günlük yaşam rutinlerini, toplumsal ilişkilerini ve sosyal aktivitelerini eskisi gibi devam ettirmesine engel olur. Kişi günün büyük bölümünde kötü bir şey olacakmış gibi nedenini bilmediği bir tedirginlik hissettiğini belirtir. Dikkatini toplayabilmekte ve devam ettirmekte güçlük yaşayabilir, anlama ve öğrenmesi azalabilir ve sonucunda unutkanlık gelişebilir" dedi. 

BELİRTİLERİNİ AÇIKLADI

Dr. Bahar Kaplan, yaygın kaygı bozukluğunun genellikle çocukluk ve genç erişkinlik dönemlerinde başladığını belirterek, bu rahatsızlığa sahip bireylerde sürekli endişe hali, huzursuzluk, gevşeyememe, kas gerginliği, sabırsızlık, uyku düzensizlikleri ve yerinde duramama gibi belirtilerin görülebileceğini ifade etti. Ayrıca fiziksel semptomların da eşlik edebileceğini vurgulayan Dr. Kaplan, bu belirtileri yüksek tansiyon, kalp çarpıntısı, ağız kuruluğu, terleme, sık idrara çıkma, karın ağrısı, bağırsak hareketlerinde artış, mide bulantısı, yutkunma güçlüğü, nefes darlığı, el ve ayaklarda soğukluk ile uyuşma şeklinde sıraladı.

"ERKEN MÜDAHALE FARK OLUŞTURUYOR"

Kişinin gelişen bedensel belirtiler nedeniyle psikiyatri dışındaki branşların hekimlerine başvurabileceğine değinen Dr. Kaplan, "Yaygın anksiyete bozukluğu tedavi edilmediği zaman ek psikiyatrik hastalıklar sürece eklenebilir ve bu durum kişinin işlevselliğinin azalmasına ve yeti yitiminin artmasına neden olur. En sık eşlik eden ruhsal hastalık ise depresyondur" dedi. Erken müdahalenin önemini vurgulayan Dr. Kaplan, "Erken müdahale her hastalıkta olduğu gibi burada da büyük fark oluşturur. Tedavisi medikal tedavi, psikoeğitim ve psikoterapi yöntemleri kullanılarak yapılabilir ve tekrarlama durumu azaltılabilir. Uygun tedavi ve tedavi sürecine uyum ile yaşam kalitesi arttırılabilir" ifadelerine yer verdi. 
 

Kaynak: İhlas Haber Ajansı