Büyükerşen’in konuşmalarından satır başları;

Siyasette aradığım samimiyeti maalesef bulamadım. Etrafınızdakilerin samimiyetsiz olması insanı çok yoruyor. Siyasete girdikten sonra kolay da çıkarmıyorsunuz. 25 yıl yakamı kurtaramadım…25 yıl boyunca projelerle uğraştım. Eskişehir’de çok tuttu, 25 yıl yakamı bırakmadı. Her yerel seçimde de oylarım arttı. 

Son seçimde siyaseti bırakmak istedim

Son yerel seçimlerde siyaseti bırakmaya karar vermiştim. Fakat kolay oldu. Neden kolay oldu? Benim yetiştirdiğim öğrenciler arasında çok iyileri, çok yaramazları, çok defolu olanları olmuştur. Partide, talebeliği sırasında, üniversite içerisinde haşarılığı ile bilinen milletvekilleri var. Onlardan birisi, son yerel seçimlerde ‘yenilikçilik’ fikrini ortaya attı.  Fikir olarak ‘yenilik yapalım’ derken de yaşı kıstas olarak aldılar. Kulakları çınlasın, şimdiki genel başkanımız maalesef o da, onlarla beraber böyle bir havaya katıldı.  Aday olmamaya ailemle birlikte konuşup karar vermiştim. 

Beni siyasete Bülent Ecevit ikna etti

En mutlu olduğum genel başkan hiç şüphesiz rahmetli Bülent Ecevit’ti. Beni siyasete ancak o ikna edebilirdi… O ikna etti. Rektörlük ve akademi başkanlığı yaptığım yıllarda senato da vardı.  Seçim zamanında Erbakan’ın dışında diğer tüm partilerden milletvekilliği teklifi alırdım.  Başta Süleyman Demirel olmak üzere… Hepsini de nazik bir şekilde ret ederdim. 

CHP fabrika ayarlarına geri dönüyor 

Kemal Kılıçdaroğlu’nun büro açmasını doğru bulmuyorum. Bunu iki başlılık olarak görüyorum. Doğru değil. Artık genç bir ekip geldi ve hatalarını da anladılar. Şimdi o hataları düzeltecek politikalar yapıyorlar. Genel Başkanın her gün, her gece konuşması belki bazıları tarafından eleştirilebilir ancak iyi performans sergiliyor. Seçimler zamanındaki hatalı kararlarından dönüş fark ediyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi, fabrika ayarlarına dönüyor. 

Üniversitelerin ses telleri kesildi

Kararsız seçmenin, neden kararsız olduğunu keşfetmemiz lazım. Türkiye’deki her seçimde, seçim sonuçlarına kararsızlar etki eder ve sonu belirler. Üniversiteler tarafından bunun bir psiko sosyolojik araştırmasının yapılması gerekiyor. Ancak üniversitelerimizden hayır yok. Üniversitelerimizin ses telleri kesildi.  Akademisyen kalmadı…

Çarşı, pazarda vatandaşa dokunmak önemli 

Çarşı pazar meseleleri önemli... Partilerin, parti tabanları dahil pazarlarda vatandaşlarla buluşmaları lazım.  Seçimler öncesi kahvehaneler kullanılır. Bundan kurtulmamız gerekiyor. Kahveler de siyaset sökmüyor artık. Kahveler artık bir miting yeri ya da propaganda alanı olarak kullanılamıyor.  Siyasette ‘vatandaşa dokunacaksın’ diye bir söz var. Halk pazarları ve sivil toplum örgütleri son derece önemlidir. Kazanmak için  parti teşkilatları her gün bir yürüyüş yapmalılar.  Mitingler ayrı, yürüyüşler ayrıdır. Her gün bir sivil toplum örgütü, ellerinde dövizlerle sokağa çıkarak, taşkınlık yapmadan, ‘hükümet istifa’ diye bağırsalar ve dertlerini dile getirseler,  hükümetin de biraz düşünmesine baskı unsuru olurlar.  

Kırgın değilim, artık bir seçmenim

Kendimi siyasetin içerisinde görmüyorum. Artık bir seçmenim. Kırgın değilim… Siyasetin içerisindeyseniz zaten kırılmaya da, eleştirilmeye de, övülmeye de alışık olacaksınız. Her şeye rağmen Kemal Bey’e de kırgın değilim. Eşi ile birlikte evime ziyarete geldi. Siyaset konusunda ağzımı açmadım. Ankara’da büro kurdu, belki benim bürosunu ziyaret etmemi bekledi. Gitmedim, gitmem de… Artık siyasetin dışındayım. 

Demokrasi için olgunlaşmamız lazım

Demokrasi için daha çok olgunlaşmamız lazım. Hala fanatikler, cahillikler var. Türkiye’deki bu tartışmaları tarikatlar ve cemaatler de hızlandırıyor.  Seçimin sağlıklı bir şekilde yapılmasının en büyük tehlikelerinden bir tanesi… Türkiye’de bir iktidar değişimin mutlaka olması gerekiyor. Son genel seçimleri kazanamayınca üzüldüm. 

CHP’de yeniden bir değişime gerek yok 

Cumhuriyet Halk Partisi’nin tekrar bir değişimden geçmesine gerek yok. 400’den fazla belediyemiz var. Yerel yönetimler yasasının değişmesi gerektiğine inanıyorum. Gerçek demokrasiye ulaşacaksak eğer bunu yerel yönetimlerle sağlayabiliriz.

Kaynak: Ayşe K. Uçak