CHP Eskişehir İl Başkanı Talat Yalaz, Eskişehir Net ekranlarında yayınlanan Net Soru programında Meltem Karakaş’ın sorularını yanıtladı. Yalaz, tüzük kurultayına ilişkin önemli açıklamalar yaptı ve ön seçim ile üç dönem kuralının parti tüzüğüne girdiğini ifade etti.

“CHP’NİN İKTİDAR YÜRÜYÜŞÜNE KATKI SUNACAK BİR TÜZÜK”

Programdan öne çıkan başlıklar şu şekilde:

“81 il başkanı ve genel başkanımız ortak bir karar alarak tüzük kurultayının eylül ayında yapılması yönünde karar aldık. Tüzük değişikliği partimizde gerekliydi. Bunu zaten hem göreve geldiğim süreden itibaren hem öncesinde ifade ediyorduk. Değişen şartlar, koşullar, teknolojik gelişmeler bizim mevcut tüzüğümüzü yetersiz hale getiriyordu. Bu anlamda çağın gereklerine, ikinci yüz yılda CHP’nin iktidar yürüyüşüne katkı sunacak bir tüzük yapma iradesi olduğundan ve örgütümüzden de bu yönde talep geldiğinden dolayı tüzük kurultayını yapma gereği duyduk.

“ESKİŞEHİR MİLLETVEKİLLERİNİN İKİNCİ DÖNEMİ KABUL EDİLİYOR”

Bugün mesela görev yapan vekillerimizin ikinci dönemi olduğu kabul ediliyor. Bir dönem daha hakları oluyor. Tüzükler, yönetmelikler, yönergeler gibi anlık yapılmaz. Tüzük bizim partimizin anayasasıdır. Anayasası olduğu için de uzun yıllara yayılan bir tüzük yapma gayesiyle komisyon çalıştı. Üç dönem kuralı tüzüğümüze amasız fakatsız gelmiştir. Bir sonraki dönemden itibaren de üçüncü dönemini doldurmuş olanlar tekrar vekil veya sahip oldukları görevlerine devam edemeyecekler. Bunun da bir istisnası var. O da şu: Ön seçim olduğu takdirde ön seçimle seçilmeye devam ettiği sürece bunda bir sınır yok. Bu da örgütte karşılığı olan, örgütün teveccüh göstermeye devam ettiği kişileri görevini iyi yaptığı anlamına da geleceği için bence de yerinde bir uygulama diye düşünüyorum.

“ÖRGÜTÜN GÖRÜŞÜ DOĞRULTUSUNDA PARTİ MECLİSİ KARAR VERİR”

‘Örgütün görüşü alınarak parti meclisi karar verir’ diye bir ibare vardı. Biz il başkanları olarak bir irade göstererek bunu ‘örgütün görüşü alınarak’ değil, ‘örgütün görüşü doğrultusunda parti meclisi karar verir’ olarak değiştirdik. Parti meclisinin buradaki işlevi tespittir. Ve il örgütünün talebi ve il örgütü dediğimiz zaman sadece yönetim değil ilçe örgütü, kadın ve gençlik kolları ön seçim konusunda bir irade ortaya koyarlarsa ön seçim yapılacak.

“ÖN SEÇİM YOLUYLA VAR OLAN SIRALAR KOTA DIŞINDAKİ İSTİSNALAR DIŞINDA DEĞİŞTİRİLEMEZ”

Diğer yöntemler de tüzüğümüzde yer alıyor. Konjonktür gereği var olan şartlar gereği merkez yoklamasının daha ideal olabileceği yerler var. Ben Eskişehir’in bu yerler arasında olduğunu düşünmüyorum. Tüzükler yapılır. Bugün ki tüzüğümüz daha demokratik. Burada uygulama önemlidir. Önemli olan bir cümle daha eklettirdik: Ön seçim yoluyla var olan sıralar kota dışındaki istisnalar dışında değiştirilemez. Sonuçları genel merkez için de bağlayıcı olacaktır. Genel merkezin ön seçim konusunda samimi olduğunu gördüm. Özgür Özel’in de Manisa’da kendisinin de ön seçime girerek yarışacağını söylemesi samimi olduğunun göstergesidir. Ben önümüzdeki dönemde Türkiye’nin birçok yerinde örgütün talebine bağlı olarak ön seçim yapılacağını düşünüyorum.

“PARANTEZ İÇİNDE ESKİŞEHİR HARİÇ YAZILMIŞ”

Başlangıcını 2 dönem öncesinden alıyorlar. Şu anda belediye başkanları ikinci dönemini yapıyor Odunpazarı ve Tepebaşı’nda. Bazı yerlerde ön seçim yapılıyordu. Eskişehir’de uzun süredir yapılmadı. Hatta bundan önceki genel seçimlerde bir yazı gelmiş. Büyükşehirlerin tamamında ön seçim yapacağız. Parantez içinde Eskişehir hariç yazılmış. Eskişehir ön seçimi unutmuştu. Bizde pasif üye sayımızın fazla olduğunu, küskünlerin fazla olduğunu ifade etmek isterim. Bu anlamda 40 yıl sonra yapılan ön seçimde bu yönde bir katılım azlığını da iyi irdelemek lazım. Bu böyle devam edeceği anlamına gelmez. Tüzük değişikliği örgütte hareketliliğe sebep olacaktır diye düşünüyorum. Bir önceki seçimde katılım sayısı düşüktü ama meclis üyeliği anlamında örgütün sürece katkı iradesi ile milletvekili adaylığı ya da belediye başkanlığı adaylığı belirleme sürecinde farklı olacağını ifade etmek isterim.

“TALAT YALAZ’IN DA TALEBİ ÖN SEÇİMDİR”

Tüzüğe çok yoğun bir eleştiri gelmedi. ‘Örgütün görüşü doğrultusunda parti meclisi karar verir’ demek bunu örgüt belirleyecek demektir. Örgütün talebi ön seçimdir. Talat Yalaz’ın da talebi ön seçimdir. Komisyon toplantılarının tamamına katıldım. 11 saat süren toplantımız dahi oldu bizim. Genel merkezdeki Gül Çiftçi, Ensar Aytekin ciddi şekilde bu süreci götürdüler. Bu anlamda yoğun bir çalışma yapıldı. Hiçbir görüş geri plana itilmedi. Örgütün yararına olabilecek şekilde düzenlemeler yapıldı. Ben Eskişehir’de verdiğim sözü tuttum. Orada örgütümüzün taleplerini ciddiyetle ve ısrarla dile getirdim. Ve önceki tüzüğümüze göre çok daha demokratik bir tüzük olduğunu partililerimiz de ilerleyen zamanda görecek.

“CHP’Lİ BELEDİYEDE ÇALIŞANLAR YÖNETİCİ OLAMAYACAK”

Nüfusu 20 binin üzerinde olan yerlerde büyükşehir sınırları içinde ve partili belediye olması şartıyla, belediye personelleri, delegeler ve yönetici olamayacak şekilde bir madde söz konusu. Bu da örgütün büyümesine, belediye başkanı ile örgütün arasının açılmasının engellenmesine, belediye başkanlarının belediye gücünü kullanması suretiyle örgüt üzerinde hâkimiyet kurması ya da kurabilme ihtimalinin olmasını engellemeye yönelik olarak ve bizzat Sayın Genel Başkanımız Özgür Özel’in talebi doğrultusunda düzenlenmiş bir maddedir. Hem komisyonda hem kurultayda yüksek oranda bir oylama ile geçmiştir.

“ÖRGÜTÜ ÖN PLANA ÇIKARAN MADDELER VAR”

Örgütü ön plana çıkartan, üyeyi ön plana çıkartan ve üyenin iradesinin partinin yönetiminde asıl ve esas olmasını sağlaması amacıyla düzenlenen birçok madde var. İl örgütlerini daha sağlıklı çalışmasını da sağlamaya yönelik ciddi maddeler var.

“İL VE İLÇE BAŞKANLARININ KUMPASLARA MARUZ KALMASI ENGELLENDİ”

Eskişehir’de ben sıkıntı yaşamadım. Ama bir maddede benim çok ciddi etkim oldu. O maddeyi de gündeme ben getirdim. Bizde yönetim kurulu sayısının yarısı aynı anda istifa ederse başkanı da yönetimi de düşüyor. Tekrar kongreye gitmek gerekiyor. Biz 20 kişilik yönetimde 9 kişi karşı listeden geldi. Herhangi bir sıkıntı yaşamamakla birlikte dışarıdaki algı itibariyle sanki dalgalı, her an düşmeye müsait yönetim ihtivası veriliyor. İl başkanı genel başkanın ildeki en üst düzey temsilcisidir. Çok büyük bir sorumluluğu vardır. Bu anlamda kendi içine değil dışa dönük siyaset yapması lazım. Oradaki sayıyı yarı oranından 4’te 3’e çıkartıldı. Bu anlamda il örgütlerinin il başkanının ve ilçe başkanlıklarının böyle düşürülmesi tabiri caizse kumpaslara maruz kalması vs engellendi. Bu minvalde birçok madde var. İl başkanı seçildikten sonra görev süresinin 2 yıldan az 3 yıldan fazla olmayacak şekilde MYK tarafından belirlenmesi maddesi yer aldı. Bu da çok yerinde bir maddedir. Bunda il başkanlarıyla birlikte iletip, sağ olsun genel başkanımız da kırmaksızın destekledi. Öğrenilmiş çaresizlik durumu bu tüzük itibariyle ortadan kalkacaktır. Herkes her yere gönül rahatlığıyla örgütte karşılığı varsa yoksa bile yapacağı çalışmalarla bu karşılığı yaratmak koşuluyla aday olabilir. Örgütler de böyle büyür.

“NAYLON VE BALON ÜYELİKLER OLABİLİYOR”

Aktif, pasif üyeliğe ilişkin maddeler var. Yani çalışmalara katılan, etkinliklerde yer alan üyelerin ilçe başkanı ve il başkanının talebi doğrultusunda MYK tarafından katılmayanların oy kullanması ya da kullanmamasına MYK karar verebiliyor. Naylon ve balon üyelik dediğimiz, partiyle alakası olmayıp tamamen öndeki seçimlere yönelik olarak, bunların örgütte olabiliyor.

“HER ETKİNLİĞE KATILIYOR AMA PARTİDE GÖREV ALAMIYOR”

Her pazar toplantınsa gelen, partinin her türlü etkinliğine katılan birçok insan var. Ne delege olabiliyorlar ne yönetici olabiliyorlar ama her yerde varlar. Çok azimliler. Gerçekten CHP’nin altı okunu, ilkelerini sonuna kadar benimsemiş ama bu bizim delege sistemimizden, parti içindeki örgütü öteleyip örgütte ya da mahallede sistemi çözmüş kişilerin onlara yer vermemesinden dolayı görev alamayan partililerimiz var. Biraz da bunun önüne geçme amacını taşıyor. Zor bir ayrım olacak. Dijital katılım diye yeni madde var tüzükte. Bizim telefonlarımızdaki uygulamadan mahalle delege seçimlerinin örgütün talebi doğrultusunda telefonla oy kullanmasını sağlayan, sandığa gitmeden mahalledeki delege seçimlerinin telefonla yapılması konusunda ciddi teknolojik yenilik de getiriyor. Kongrelerin de bu şekilde yapılması yine söz konusu. Bu tüzüğün daha öncekinden daha demokratik olduğu nettir. Daha demokratik, daha modern ve teknolojiktir.

“ÖN SEÇİMDE 5’İNCİ OLANI GENEL MERKEZ BİRİNCİ SIRAYA KOYAMAYACAK”

Ön seçime giren kişi merkez yoklamasına giremeyecek. Ön seçime girdi 5’inci oldu. Genel merkez getirip onu birinci sıraya koyamayacak. Benim de çok etkim olan bir maddeyi ifade etmek isterim. Yüzde 15 genel merkez kota kullanacak. Yüzde 5 de siyasi partiler kanunundan kaynaklı. Bu ciddi bir rakam. 600 üye tam sayısından olduğu için 600’de 120 kişiye tekabül ediyor. Bunu nasıl uygulayacağı konusunda bir belirsizlik hakimdi. Biz çalışma yaptık. Geçmişte 3 tane yazılabilirdi. Ankara, İzmir İstanbul’da yazılıyordu. O yer çevresini yüzde 15 ile sınırlandık. Ön seçim olursa bizim vekil sayımız 7 şu an. Yüzde 15’i sıfır küsur yani 1 kişi. Yani şu anda ön seçim olsa genel merkez sadece bir kişi yazabilir. Bunu da sınırlandırıyor. Yüzde 5’i il örgütünden, yüzde 5’ini kadın ve gençlik kollarından, yüzde 5’ini milletvekillerinden yazıyor.

“ESKİŞEHİR’DE GENÇLİK VE ÖĞRENCİ MİTİNGİ OLABİLİR”

Genel başkanımızdan istedim. Yoğun bir program olabilir. Tam net değil ama çok memnuniyetle karşıladı Genel Başkanımız. Eskişehir bir öğrenci kentidir. Gençlerin yoğun olduğu bir yerdir. Eskişehir’de tahminen ekim-kasım gibi gençliğin sorunları ve öğrenci mitingi yapılabilir. Biz talebimizi bu yönde ilettik.

“GENEL MERKEZ PARTİLİLERİMİZE NE KADAR ÖNEMLİ OLDUĞUNU GÖSTERDİ”

Tüzük geride kalmıştır. Uygulaması önemlidir. Ben bunun en iyi şekilde uygulanma iradesini genel merkezimizde ve genel başkanımızda ördüm. Biz programımızı netleştirip sokaklara çıkıp halka iktidara hazır olduğumuzu, ülkenin sorunlarını çözmeye muktedir tek parti olduğumuzu ifade etmemiz ve herkesi ikna etmemiz ve somut önerişleri ortaya koymamız lazım. Bu iş örgütlere düşüyor. Partililerimiz bu yapılan düzenlemelerden sonra genel merkez nezdinde ne kadar önemli olduklarını genel merkezin onlara gösterdiğini ben düşünüyorum. Bundan sonra hiç kimse elini çekemez. Herkes elini taşın altına koyacak. Bunun için gerekli çalışmayı ortaya koymalıyız.”

Kaynak: Meltem Karakaş