CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Şubat ayına ait Basın Özgürlüğü Raporu’nu açıkladı. Çakırözer, yılın en kısa ayında gazetecilerin toplam 45 kez mahkemeye çıktığını belirterek, 18 gazetecinin gözaltına alındığını ve bunlardan 8’inin tutuklandığını ifade etti.
Basın mensuplarının hukuksuz şekilde gözaltına alınmasının ve tutuklanmasının basın özgürlüğünü kısıtladığını ve halkın haber alma hakkını engellediğini vurgulayan Çakırözer, Halk TV davasında verilen beraat kararlarını hatırlatarak, gazetecileri haksız yere cezaevine gönderen hakim ve savcıların sorumlu tutulması gerektiğini dile getirdi.
"İnsanların hayatlarından böyle rahatlıkla çalınmamalıdır"
Çakırözer, “Gazetecileri, sanatçıları, aydınları, hak savunucularını apar topar cezaevinde gönderen savcı ve hakimlere bu beraat kararlarını hatırlatmak istiyorum. Suat Toktaş’ın yaşamından tam 34 gün çalındı. Sadece düşüncesi nedeniyle gazeteciler, avukatlar, hak savunucuları zindanda. Bu insanların hukuksuzca gözaltına, tutuklanmasına neden olan ve sonrasında hatalı olduğu ortaya çıkan ve beraat kararları verilen davalarda, en başında bu hukuksuz kararları veren yargıçlar sorumlu tutulmalıdır. Rahatlıkla bu davayı açanlara ve yeterli delil olmadığı halde bunu reddetmeyip yargılamayı yapanlardan hesap sorulmalıdır! İnsanların özgürlüklerinden, hayatlarından böyle rahatlıkla çalınmamalıdır” ifadelerine yer verdi.
CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde gerçekleştirdiği basın toplantısında Şubat ayına ilişkin Basın Özgürlüğü Raporu’nu kamuoyuyla paylaştı. Rapora göre son bir ayda ifade ve basın özgürlüğü alanında yaşanan ihlaller şu şekilde belirtildi:
İlke TV’den Ercüment Akdeniz ve Elif Akgül, Kentim Şişli gazetesi sahibi Saime Oğuzhan, Kaos GL Genel Yayın Yönetmeni Yıldız Tar İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturma kapsamında tutuklanırken, Bursa Muhalif gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ozan Kaplanoğlu 2013 yılında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'a 'hakaret' suçlamasıyla hakkında açılan dava kapsamında 12 yıl sonra cezaevine kondu.
- Gazeteciler Orhan Bursalı, Özlem Gürses ve Nevşin Mengü hakkında yazı ve paylaşımları gerekçe gösterilerek hapis cezaları verildi.
- Sabah muhabirinin İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı’na ziyaret haberini yeniden haberleştiren Birgün internet sitesi yöneticileri Uğur Koç, Berkant Gültekin ve Yaşar Gökdemir gözaltına alındı. Van’da kayyum protestolarını takip eden 6 gazeteci ile Mersin’de Sami Yılmaz soruşturmalar kapsamında gözaltına alındı.
- Gazeteci Murat Ağırel ve ailesi ölümle tehdit edildi. Birgün’den İsmail Arı hakkındaki iddiaları haberleştirdiği MHP milletvekilinin şikayeti, aynı gazeteden Sarya Toprak ise kadına şiddet haberinde ismi geçen zanlının şikayeti üzerine ifade verdi.
- Dezenformasyonla mücadele gerekçesiyle Meclis’ten geçen ‘halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma suçunu’ da içeren sansür yasası bu ay da gazeteciler aleyhine işletildi. Birçok gazeteci hakkında yaptıkları haber ve paylaşımlar nedeniyle soruşturma ve suç duyuruları yapıldı.
- TBMM önünde ‘çoklu baro’ yasasına karşı protestoları takip ederken darp edilerek gözaltına alınan ve yargılanan gazeteci Sibel Hürtaş hakkında bu kez de polislere ‘işkenceci’ dediği için yeni dava açıldı.
- RTÜK Başkanı haber bültenlerinde ‘ülkede olumlu olaylar yaşanmadığı algısı yaratıldığını’ öne sürerek kanallara en üst sınırdan yaptırım tehdidinde bulundu.
- Tehditler şubat ayında gerçeğe de dönüştü. RTÜK 'Karamsar tablo çizmek', 'yorum yapmak', 'toplumu yanlış yönlendirmek' ve 'ailevi değerlere aykırılık' gibi gerekçelerle TELE1, Halk TV, NOW TV ve SZC TV'ye cezalar verdi.
- İstanbul Başsavcılığı’nın talebiyle Gezi Parkı soruşturması kapsamında medyanın 12 yıl önceki yayınları da incelemeye alındı.
- İfade ve basın özgürlüğü alanındaki ihlallerden biri olarak karşımıza çıkan erişim engellerine şubat ayında da devam edildi. Çok sayıda haber sitesinin yanı sıra gazeteciler Fehim Işık, Hayko Bağdat ve Metin Cihan’ın X hesaplarına erişim engeli getirildi.
"Bu hukuksuz kararları veren yargıçlar sorumlu tutulmalıdır"
Bilirkişi davası kapsamında 34 gündür Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş ve Halk TV çalışanlarının, ilk duruşmada beraat etmesi Çakırözer’in raporunda yer aldı. Çakırözer, Suat Toktaş ve Halk TV ekibine yönelik haksız ve hukuksuz tutuklamaların ardından, gazetecilerin özgürlüğünü ellerinden alanların hesap vermesi gerektiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Gazetecileri, sanatçıları, aydınları, hak savunucularını apar topar cezaevinde gönderen savcı ve hakimlere bu beraat kararlarını hatırlatmak istiyorum. İnsanların özgürlüğünü çalmak bu kadar kolay olmamalı. Bu insanların hukuksuzca gözaltına, tutuklanmasına neden olan ve sonrasında hatalı olduğu ortaya çıkan ve beraat kararları verilen davalarda bu hukuksuz kararları veren yargıçlar sorumlu tutulmalıdır. Rahatlıkla bu davayı açanlara, bunu reddetmeyip yargılamayı yapanlardan hesap sorulmalıdır! Suat Toktaş kararı bağlamında geçmişte var olan bu düzenleme yeniden düşünülmeli. Hakimler ellerinde yeterli delil olmadan gazetecileri, aydınları, hak savunucularını bu kadar rahat hapsedememeli.”