Demokrat Parti Eskişehir İl Başkanı Hüseyin Özcan, haftalık Pazar toplantısında konuştu. İlk olarak ülkede yaşanan mülteci sorununa değinen Özcan, mültecilerin Eskişehir’de gettolaştığını söyledi. Daha sonra ekonomik sıkıntılar hakkında konuşan Özcan, emeklilerin hamallık yaptığını, simit sattığını ve çok zor şartlar altında yaşadığını belirtti.
“HÜKÜMET GEREKEN YAPTIRIMI MUTLAKA YAPMALI”
Hüseyin Özcan konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Geçen hafta Kayseri’de birtakım olaylar gerçekleşti. Adına sığınmacı mı dersiniz, işgalci mi dersiniz, ensar mı dersiniz çünkü bu isimler değişmekte. Kayseri’de bir facianın eşiğinden dönülmüş oldu. Bugün Eskişehir’de de görüyoruz ki, bunu kışkırtmak amaçlı söylemiyorum, Eskişehir’de görüyoruz ki gettolaşmalar ortaya çıkmıştır. Eskişehir’in belirli mahallelerinde Suriyeliler, Iraklılar konuşlanarak oradaki düzeni, yaşamsal alanı, oradaki Türk örf, adet ve geleneklerine uygun yapıya uygun olmayan şartlarda yaşıyorlar. Ancak buna rağmen bunların kaydı var mıdır yok mudur, en son göç idaresinin açıkladığı rakamlarla 3-5 bin kişiden bahsediliyor ki bana göre bu rakam çok daha fazladır. Bununla ilgili hükümetin gerekli tedbirleri alıp bu kişileri muhakkak neredeyse Türkiye’nin sosyal yapısını bozmak, ekonomilerini bozmakla ilgili girişimlere karşı gelerek bu arkadaşları mutlaka sınır dışı etmeleri gerekmektedir. Bunların misafirliği artık bitmiştir. Hızla çoğalıp nüfuslarını genişlemekteler. Hükümetin gereken yaptırımı mutlaka yapması gerekmektedir
“ÖNÜMÜZDEKİ 3 AY CUMHURİYET TARİHİNDE YAŞANMAMIŞ EKONOMİK SIKINTILARA GEBEDİR”
Bu hafta enflasyon oranlarımız TÜİK tarafından açıklanarak sadece çalışan ve emeklilerin maaşlarına daha az zam yapılabilmesi için çok düşük rakamlar çıkarılmıştır. Bırakın yüzde 25’i, 30’u, 50’yi emeklilerin maaşına yüzde 100 zam yapsanız bizim hayatımızda bir şey değişmeyecek demiştik. Ancak İngiliz bankerlerinin adamı olan Mehmet Şimşek’in Türkiye’yi ekonomik anlamdaki tek kurtarma planı sadece vatandaşın cebinden alarak, vermediklerini vatandaşın cebinden alarak Türk ekonomisini ayağa kaldırma planıdır. Önümüzdeki 3 ay eylül, ekim ve kasım ayları cumhuriyet tarihinde yaşanmamış en büyük ekonomik sıkıntılara gebedir. Buna inanın. Çünkü elektriğe yüzde 38, simide yüzde 33 zam, ya garibanın ulaşım aracı trenlere yüzde 35 zam, akaryakıta gelen zamdan dolayı taksiye, otobüse, dolmuşa zam. Artık zamlarla anılan bir ülke olduk. Dolayısıyla işimiz çok zor.
“KEŞKE 2024’Ü EMEKLİLERİN ÖLÜM YILI İLAN ETSELERDİ”
Keşke 2024’ü emekliler yılı ilan edeceklerine emeklilerin ölüm yılı ilan etselerdi. Çünkü bunların derdi emekliyi öldürmek değil, emekliyi süründürmektir. Türkiye’de maalesef insanlar emekliyi artık hamallık yaparken, çalışırken, araba yıkarken, simit satarken, mendil satarken görmeye başladık. Dolayısıyla bu insanların ve emeklilerin hayatlarının son deminde rahat, huzur içinde yaşamaları gerekirken, evlerinden çıkarken eşleri akşam gelirken şunu al demesinler diye evden gizlice çıkıyor. Hamamyolu’nda emeklilerimiz maalesef biri görsün selam versin çay ısmarlasın diye gözlerine bakarak geçiyor insanların. Emekli bir bardak çay içmekten mahrum bırakıldı. Emekli mağdurdur. Emekli açlık sınırının altında yaşar hale gelmiştir. Emekli kışı geçirir ama yediği ayazı unutmaz. Bir an önce erken seçim diyorum.”