Ecevit’in milletvekili ve belediye başkan adayları tanıtımında en büyük alkışı büyükşehir belediye başkan adayı Yılmaz Büyükerşen’in alması dikkat çekti.
Bu ifadeler gazetede yer aldığı zaman tarihler 10 Nisan 1999’u gösteriyordu. 18 Nisan’daki seçimlere sekiz gün kalmıştı. Yılmaz Hoca, bulunduğu ortamlarda her zaman en fazla alkışı alan isim oldu. Parti toplantılarında, Anadolu Üniversitesi’nin yıl dönümü etkinliklerinde, Ekrem İmamoğlu’na destek mitinginde… Bir toplantı yapılıyor ve Yılmaz Hoca o toplantıya katılmışsa en fazla alkışı hep o aldı.
En fazla alkışı alarak başlayan siyasi hayatı kimseye nasip olmayacak şekilde alkışlayanların sayısı ve alkışın şiddeti artarak devam etti. Büyükerşen, Türkiye siyasi tarihinde eşine az rastlanır bir şekilde beş dönem üst üste belediye başkanı seçildi. 1999’da ilk kez seçildiğinde “Büyükerşen ezdi’ , ‘Büyükerşen rüzgarı’ manşetleri atıldı.
Ama asıl rüzgar sonradan başlayacaktı. Yılmaz Hoca, 2004, 2009, 2014 ve 2019’da AK Parti adayını yenerek zafere ulaştı. Eskişehir’i ‘kırmızı şehir’ yaptı. Yılmaz Hoca sayesinde yerel seçim akşamları Eskişehir, hep kırmızı oldu. Eskişehir’i ‘kale’ yaptı. Ve savunmasıyla tarihe geçti. Bakanlar, genel başkan yardımcıları, kimi zaman başbakan ve cumhurbaşkanlarının katıldığı kampanyalar sonunda bile seçilmeyi başardı. Öyle ki yabancı basın kuruluşları “Eskişehir’i, Erdoğan’a vermeyen başkan” başlıklı haberler yaptı.
GÜÇLÜ BİR BAŞLANGIÇ: 1999
Anadolu Üniversitesi’nin eski rektörü Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen, 1999 seçimlerinde ilk kez siyasete atıldı. Sonucu merak edilen seçim kimilerine göre sürpriz sonuçla tamamlandı. 1999’da Hoca’nın rakipleri halen Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğunda oturan DYP’li Orhan Soydaş, ANAP’lı Safa Halaç, Fazilet Partili Adnan Ercan, MHP’li Namık Kemal Özgül, CHP’li Abdülkadir Adar’dı. Hoca ilk seçiminde Eskişehirli seçmenin yüzde 42,8’nin oyunu almayı başardı. Bu yaklaşık 117 bin oy demekti. Hoca, siyasi arenaya parlak bir giriş yapmıştı. Sonraki seçimlerde de hep öyle olacaktı. Rakiplerine ciddi fark atmıştı. İkinci olan DYP Adayı Orhan Soydaş oyların yüzde 23,8’ini alabilmişti. ANAP yüzde 9,5, Fazilet yüzde 9,2 MHP yüzde 8,5, CHP adayı ise ancak yüzde 3 oy alabilmişti. Ecevitli DSP rüzgarına kendi rüzgarını ekleyen Hoca, ilk dönemine güçlü bir başlangıç yapmıştı.
EN KRİTİK SEÇİM: 2004
DSP’li Büyükerşen 2004 seçiminde AK Parti ile ilk kez yarıştı. AK Parti’nin adayı ESKİ Genel Müdürü Faruk Karaçay’dı. AK Parti’nin Odunpazarı ve Tepebaşı’nı kazandığı seçimde Hoca, yaklaşık 10 bin oy farkıyla ikinci kez başkan seçildi. Yılmaz Büyükerşen oyların yüzde 44,7’sini kazanmıştı. AK Parti adayı yüzde 41,3’te kalmıştı. Seçimin üçüncü partisi DYP’nin oyu ise 8,3’tü. DYP Adayı Orhan Soydaş yaklaşık 24 bin oy aldı. Hoca, 1999’da görevi devraldığı DYP’li Orhan Soydaş’ı ikinci kez mağlup etmişti. Soydaş, Aydın Arat’ın vefatıyla 1997’de göreve gelmiş, 1999’a kadar başkanlık yapmıştı. Bu seçimde MHP’nin oyu yüzde 2’ye kadar düşmüştü. MHP’nin adayı Metin Özsoy’du. Genç Parti Adayı Bülent Orakoğlu yüzde 1,2 oy aldı. Yüzde bire yakın oy alan Saadet’in adayı ise Fesih Bingöl’dü…
Bu seçimde garip bir şey oldu! CHP evrakları zamanında seçim kuruluna teslim edemediği için seçimlere giremedi. CHP’nin il başkanı Seyit Ali Uslu, Merkez İlçe Başkanı Vedat Alp’ti. Üzerine çok tartışılan, bolca komplo teorisi üretilen bir gecikmeydi. Üzerinden 20 yıl geçmesine rağmen Eskişehir siyasi tarihinde aydınlanmayı bekleyen bir olaydır. CHP, biraz da zorunlu olarak DSP adayı Yılmaz Büyükerşen’i desteklemek zorunda kalmıştı. CHP’nin Büyükşehir adayı Avukat Aydın Güngör’dü… Güngör 2009’da yine aday olarak karşımıza çıkacak ve adaylığını “Kendimi ambulans şoförü gibi hissediyorum” diyerek özetleyecekti.
Kimilerine göre Hoca’nın en kritik seçimiydi… Sonraki seçim sonuçları da bunu doğruluyor. AK Parti 2009, 2014 ve 2019’da karşılaştığı Büyükerşen’e bir daha hiç bu kadar yaklaşamadı. Hoca az bir farkla da olsa yoluna devam etti… Sonraki seçimlerde büyük ve takdir gören projelerini hayata geçirdiği için eli daha rahat olacaktı.
SON KEZ DSP’Lİ: 2009
Büyükerşen 2011 yılında CHP’ye katıldı. 2009 yerel seçimine DSP adayı olarak girdi. Büyükerşen, 2009 seçiminde oyların yüzde 51,4’ünü almayı başardı. Bu 118 bin 512 Eskişehirlinin oyu demekti. Hoca, her iki Eskişehirliden birinin oyunu almayı başarmıştı. Büyükerşen’in rakibi görünürde sonradan Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Rektörü olacak Prof. Dr. Hasan Gönen’di! Hasan Hoca yüzde 37,2’de kaldı. Görünmeyen rakip ise Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’dı. 2007’de Eskişehir Milletvekili seçilen Unakıtan, Büyükerşen’i yenmeye gelmişti. Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da Eskişehir mitinglerinde Büyükerşen’i doğrudan hedef aldığını unutmayalım. Hoca’yı yenmeye gelen bir şey daha vardı! Hızlı tren… Hızlı tren ülkemizde ilk defa 2009 yerel seçimine sayılı günler kala Ankara-Eskişehir arasında sefer yaptı. Hoca “Ankaralılar şehir görmeye hızlı gelecekmiş, buyursunlar gelsinler” afişleriyle şehri donatmıştı. Aynı seçimde MHP adayı Ahmet Vural 5,7, CHP adayı Aydın Güngör 2,9 Saadet Partisi Nihat Bilgiç yüzde 1,6, Demokrat Parti adayı Ayfer Arat yüzde 1 oy almıştı. Ayfer Arat, Eskişehir’in ilk büyükşehir belediye başkanı olan Aydın Arat’ın eşi… 1994 yılında göreve gelen Aydın Arat, vefat ettiği 1997’ye kadar başkanlık yapmıştı. Hoca, sonraki seçime CHP rozetiyle girecekti. CHP’nin adayları 2004’te 10 bin, 2009’da 10 bin oy aldı.
GÜÇLÜ RAKİPLER: 2014
2014 yerel seçimi “Yılmaz Büyükerşen aday olur mu” tartışmalarının başladığı seçimdir. 2011’de DSP’den ayrılan Hoca, artık CHP’lidir. Porsuk Spor Salonu’nda ön seçim sloganları altında CHP’ye katıldı. Dördüncü dönemine başlamak isteyen Hoca’nın güçlü rakipleri vardı. Efsane Vali Kadir Çalışıcı MHP’nin adayıydı. Ticaret hayatının başarılı ismi, ETO Başkanı ve Eskişehir’in Evladı Harun Karacan AK Parti’nin adayıydı. AK Parti adayının arkasında bu kez Bakan Nabi Avcı vardı. Eskişehir, 2013 yılında Türk Dünyası Kültür Başkenti ilan edilmiş, şehir adeta paraya boğulmuştu. Hoca, kazanmasını yine bildi. Yüzde 45 ile kırılması zor bir başarıya imza attı. Dört kez üst üste büyükşehir belediye başkanı seçilmişti. Eskişehir, kırmızı şehir olmuştu! Çevresindeki tüm şehirleri AK Parti kazanıyor ve o iller seçim gecesi turuncu renkle gösteriliyordu. Hoca’nın Eskişehir’i ise kırmızı şehir olmuştu. AK Parti adayı Harun Karacan yüzde 39, MHP adayı Kadir Çalışıcı yüzde 11, Büyük Birlik Partisi Adayı Hüseyin İşgören yüzde 1,2, Saadet Partisi adayı Fesih Bingöl yüzde bire yakın oy almıştı. Şükrü Ketenci ve Dilara Tambova da rakipler arasındaydı… Hoca’nın eski partisi DSP, Dilara Tambova ile oyların 0,3’ünü alabilmişti. Yaklaşık iki bin oy demekti. DSP yüzde 51’den yüzde 0,3’e düşmüştü.
YENİDEN YÜZDE 50: 2019
Yılmaz Büyükerşen aday olur mu, tartışmasıyla seçim başladı. Hoca, beşinci kez Eskişehirlilerden yetki istiyordu. Projesi yok, yapacağı bir şey kalmadı serzenişleri arasında seçime gidiliyordu. Türkiye’nin Eskişehir’i var temalı bir kampanya yürütüldü. Hoca’nın rakibi bu kez cumhur ittifakıydı. MHP destekli rakip Burhan Sakallı’ydı. Hoca da hamlesini yapmış ve İYİ Parti Büyükşehir’de aday çıkarmamıştı. İYİ Parti’nin 2018 ve 2023 oylarına baktığımızda Hoca’nın hamlesinin ne denli mantıklı olduğu görülüyor. Hoca beşinci dönemine rahat başladı. Oyların yüzde 52,3’ünü almayı başardı. Burhan Sakallı yüzde 45’te kaldı. Saadet Partisi Adayı Levent Baştürk, yüzde 1,2, DSP’li Dilara Tambova yüzde 0,7, Vatan Partisi adayı Raif Eşkinat ise yüzde 0,2 oy aldı.
26 SÖZ VERMİŞTİ
Yaklaşık 25 yıldır kenti yöneten Yılmaz Büyükerşen’e eleştiriler de var. Hoca’ya en büyük eleştiri şehri büyütmemesi! AK Parti eski il başkanı Dündar Ünlü’nün tabiriyle butik bir şehir hayal etmesi… Yine son yıllarda giderek artan bir şekilde trafik eleştirisi… Tramvayın trafik için getirdiği olumsuzluklar… Şehir içindeki bazı noktalarda bat-çık yapmaması… Musluktan akan suyun içilebilir olmaması da Hoca’ya yöneltilen eleştiriler arasında… Musluk suyunun içilebilir olması 1999’daki 26 söz arasında yer alıyor. Hoca, 21. Yüzyılda çağdaş Eskişehir’i, yeniden büyük Eskişehir’i yaratmak için 26 söz vermişti. Porsuk temizlenecek, çamur bitecek, yeşil alanlar göstermelik olmayacak, sanat merkezleri oluşturulacak, gençlik merkezleri açılacak, cenaze defin işlemleri ücretsiz olacak, mezarlıklar yeşillendirilecek gibi 26 söz vermişti. Hoca bu vaatlerini yerine getirdi.
Belediye hastanesi vaadi ise engellendi. Kurumlara bağlı hastaneler devlete geçince yapmış olduğu hastane açtırılmadı, kadro verilmedi. Öte yandan şehir içi ulaşım keşmekeşi çözülecek, altyapı sorunsuz hale getirilecek, sıcak sular sağlık turizmine açılacak, ucuz maliyetli ev üretilecek gibi sözleri ise yerine getirdiği söylenemez.
ENGELLERDEN YILMADI
Aslında Yılmaz Büyükerşen’in hayatı engellerle dolu… Ömrünü kamuya hizmete adayan Hoca, kimi zaman bürokratik kimi zaman siyasi engellerle karşı karşıya kaldı. Gerek akademide gerekse siyasi hayatında karşısına çıkan engelleri ustaca aşmasını bildi. Akademideki engeller zamanın ötesinde düşündüğü için çıkıyordu. Zamanı Durduran Saat’te Eskişehir’de havacılığın hikayesini nasıl başlattığını anlatır. Hoca aynı zamanda iş yaptırmasını bilir. Devlet Su İşleri’ne havaalanı pisti yaptırmış bir kişiden bahsediyoruz. Şimdi DSİ’ye sulama kanalı temizletmek bile zor… Öte yandan siyasi hayatı da engellerle dolu… AK Parti’nin meclis çoğunluğunu elinde bulundurduğu iki dönemde Hoca hizmet etmekte çok zorlandı. 2004-2009 ve 2014-2019 yıllara arasında belediye meclisi adeta Hoca’yı çalıştırmamak için mesai yaptı. Baraj yapımından otobüs alımına kadar pek çok konuda Hoca’ya engel çıkarıldı.
KİMDİR?
8 Kasım 1937 yılında Eskişehir’de, Bayatpazarı’nda doğdu. Ev hanımı Ayşe Hanım ve Belediye Elektrik İşletmesi Tahsildarı İhsan Bey’in çocuğu olarak dünyaya geldi.
Anne tarafı Kırım, baba tarafı Plevne göçmeni… Babasının ilk işi vali şoförlüğü… Evine 300 metre mesafedeki halkevi hayatını etkiledi. Çocukluk yıllarında İhsaniye Camisi’nde müezzinlik yaptı. Sanata daha çocuk yaşta ilgi duydu. 14 yaşında ilk karikatür sergisini açtı. İlk parasını da portre karikatür çiziminden kazandı.
Ortaokulu Eskişehir Lisesi’nde başladı. O yıllarda hem ortaokul hem liseydi. Şimdiki adıyla Atatürk Lisesi… Askeri Lise’ye gitmek istedi. Hava Hastanesi’nden aldığı heyet raporunu Şair Fuzuli Caddesi’nde kaybedince bu hayali gerçek olamadı. Cüneyt Arkın, lise yıllarından arkadaşı…
Öğrencilik yıllarında çeşitli gazetelerde muhabirlik, yazarlık, karikatüristlik ve yazı işleri müdürlüğü yaptı. Sürekli basın kartı sahibidir. 20’li yaşlarında arkadaşlarıyla gazete kurdu. Yaşı büyütülerek Sakarya Gazetesi Yazıişleri Müdürü yapıldı. 60 darbesinde gazeteciydi… Toplu basın mahkemesinde yargılandı.
Bir müdür ve bir mühür ile kurulan Akşam Yüksek Ticaret Okulu’nu haber yapmak için okulun müdürü Prof. Dr. Orhan Oğuz’un yanına gitti. Orhan Oğuz, okula kayıt olması halinde röportaj vereceğini söyledi. Devam mecburiyeti olmadığı için tercih ettiği Ankara Hukuk Fakültesi’nden kaydını sildirdi.
Arkadaşlarıyla birlikte kan satarak tiyatro kurdu. Pek çok kez sahne aldı…
Açıköğretim sisteminin fikir babası ve kurucusu. 1976 yılında Eskişehir İktisadi ve İdari İlimler Akademisi Başkanlığına seçildi. Türkiye'de ilk renkli TV sistemini Eskişehir'de kurdu.
1982 yılında Anadolu Üniversitesi Kurucu Rektörlüğü’ne getirildi. 1992’ye kadar rektördü. İki dönemden fazla rektörlük yapılamaz hükmü nedeniyle görevi sona erdirildi.
İki dönem RTÜK Başkanlığı yaptı. Heykel sanatıyla uğraşan Büyükerşen, çeşitli ilçelerdeki Atatürk heykelleri onun imzasını taşımakta.
1999’da DSP’den Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi. 2004, 2009, 2014 ve 2019’da seçimi kazanarak görevine devam etti. Ulusal ve uluslararası birçok ödülün sahibi olan Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen evli, iki çocuk ve iki torun sahibi.