Eskişehir'de kentsel dönüşüm yapılan binada göçük meydana geldi. Enkaz altında kalan 2 işçi yaralı kurtarıldı. Göçük meydana gelen binanın önünde Eskişehir Net’e açıklamalarda bulunan TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Başkanı Orkun Kılıç, binada elle yıkım yapıldığını ve başta iş güvenliği olmak üzere yıkım çalışmaları esnasında bir ihmalin olup olmadığının incelenmesi gerektiğini söyledi.
“BİR DEPREM YAŞADIĞIMIZ ZAMAN ELİMİZDE BİR SÜRÜ ESKİ BİNA OLACAK”
Eskişehir’in bu olaydan bir mesaj alması ve ders çıkarması gerektiğinin altını çizen Kılıç, “Biz bu binaları tek tek yıkıp yeniden yapmaya çalışırsak hem böyle kazalar yaşayacağız hem de bu çok zor olacak. Biz bir deprem yaşadığımız zaman elimizde bir sürü eski bina olacak ve bu binalar depremde yıkılacaklar” diye konuştu.
“BİNA GERÇEKTEN AYAKTA ZOR DURAN ÇOK ZAYIF BİR BİNAYMIŞ”
Binanın ayakta durmakta zorlandığını ve çok riskli olduğuna dikkat çeken Kılıç, “Binayı gözlemsel olarak incelediğimiz zaman şunu gördük: Burada elle yıkım yapılıyor. Üst katlardan başlanarak, döşemeler kırılarak alt katlara kadar geliniyor. Tahminen daha sonra kolon kirişleri yine en üst kattan yıkıp aşağıya inmeye başlamışlar. Bunlar tahminimiz gözlemsel incelememize göre. Tam da o göçüğün meydana geldiği mavi brandanın olduğu kısımda bir şaft oluşturulmuş oradan da molozlar aşağıya indiriliyor tahminen. Bu alt kattaki o asma katın kirşine de herhalde ya bir moloz çarptı ya kendiliğinden bir darbe aldı ve o kırılıp düşüyor. O kirişin bu kadar zayıf olması kırılıp düşmesi de çok normal bir durum değil. Ama öte yandan bu bina zaten kentsel dönüşüme başvurmuş, riskli bir bina. Şuna emin olmuş oluyoruz: Bu bina gerçekten ayakta zor duran çok zayıf bir binaymış ki çünkü göçük işçilerin o an çalıştığı durumda meydana gelmiyor. İşçiler başka yerde uğraşırken göçük meydana geliyor. Demek ki zaten ayakta zor duran bir binaymış. Onun için de kentsel dönüşüme başvurulmuş. Ve bu üzücü olay yaşanmış” şeklinde konuştu.
“İHMAL OLUP OLMADIĞI İNCELEMEDEN SONRA ANLAŞILIR”
İhmal olup olmadığına dair inceleme yapılması gerektiğini söyleyen Kılıç, “Aslında elimizde çok fazla yöntemler yok. Burada bizim elimizi, kolumuzu bağlayan bir durum var. Burası şehrin tam merkezinde ve işte Eskişehir’in bitişik nizam imar planı var. Çok rahat çalışamıyorsunuz. Burada Şair Fuzuli Caddesini trafiğe kapatıp, çok büyük iş makinelerini buraya getirip çalışabilmeniz çok da fiziken mümkün işler değil. Elle yıkım ise tamamen yanlıştır diyebileceğimiz bir yıkım değil. Elle yıkım yapılıyor ve bu kazalar yaşanmıyor. Elle yıkımın mantığı yukardan aşağı binayı hafifleterek yıkmak, döşemeleri kırdıktan sonra ki şu aşamadayken büyük bir makine getirilip belki kesilebilir. Ama bu aşamaya kadar orada gerçekten küçük küçük çalışılması gereken bir durum oluşuyor. Bunun bazı örnekleri var. Buraya çok büyük bir vinç kurup o vinçle küçük bir iş makinesini askıya alıp o iş makinesi ile yukardan aşağı kıra kıra indirebilirsiniz belki. O da yine kendi riskleri olan yine çok tehlikeli bir iş sınıfı. Bu göçüğün meydana geldiğinde başka bir iş güvenliği ihmali bariz bir şekilde yapılmış olabilir mi onun incelenmesi lazım. Bu elle yıkım yapıldığı için mi oldu yoksa elle yıkım yapılırken şu konulara dikkat edilmediği için mi oldu? O molozların indirilmesi için ayrı bir çelik platform yapılsaydı mesela onun içine indirilseydi yine olur muydu gibi bu tarz şeylere bakmak lazım. Yani elle yıkıma yüzde 100 yanlış diyemeyiz, yüzde 100 doğru deme zaten şansımız yok. Çok riskli bir iş doğası gereği. Ama onun önlemleri alındı mı alınmadı mı incelenmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“BU BİNALARIN DEPREMDE SAĞLAM KALACAĞI ANLAMINA GELMEZ”
Göçük yaşanan binanın yanındaki diğer binalar için konuşan Kılıç, “Şu an yandaki binalara tehlike oluşturur dediğimiz bir görüntü yok. O yandaki binalara yaslanmış, vurmuş, darbe yapmış gibi bir görüntü gözükmüyor. Ama Kazım Başkan yan binaları inceleceğiz diye bir açıklama yaptı. Onun sonucunda bir şey çıkabilir ama orada konuşulması gereken başka bir konu var. Bununun yanındaki binalar da çok sağlam binalar değil zaten. Bu yıkımdan sonra bir hasar almamış olabilirler ama bu hasar almamış olması bu binaların depremde sağlam kalacağı anlamına da gelmiyor. Biz eğer burada depreme karşı dayanıklı mı diye bakacaksak işte görüyoruz ki çok kolaylıkla kirişi yıkılmış bir binada insanlar bunca zaman oturmuşlar” dedi.
“ESKİŞEHİR’DE YÜZLERCE BİNADA VE BİNLERCE İNSANIN GÖÇÜK ALTINDA OLDUĞUNU DÜŞÜNÜN”
Kılıç konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Eskişehir’in bu olaydan alması gereken şu mesaj var: Biz bu binaları tek tek yıkıp yeniden yapmaya çalışırsak hem böyle kazalar yaşayacağız hem de bu çok zor olacak. Biz bir deprem yaşadığımız zaman elimizde bir sürü eski bina olacak ve bu binalar depremde yıkılacaklar. Dün sadece bir tane kirişin düştüğü, iki içinin göçük altında kaldığı bir olayı bizzat yaşadık. Bunun Eskişehir’de yüzlerce binada ve binlerce insanın göçük altında olduğunu düşünün. Tahmin edersiniz ki biz o insanları kurtaramayacağız. Mümkün değil. Dolayısıyla bizim buralarda alan bazında kentsel dönüşüm alanları ilan edip, bu binaları tek tek değil, komple yenilememiz gerekiyor.”