Eskişehir'in de bu iller arasında yer aldığını belirten Aykan, şehirdeki fay hatlarının aktif olduğunu ve büyük depremlere yol açma potansiyeline sahip olduğunu ifade etti.

Bursa'nın Karacabey ilçesinde düzenlenen deprem panelinde konuşan Aykan, Türkiye genelindeki diri fay haritasını incelediklerini ve 24 ilin merkezinden geçtiği belirtilen fayların ciddi bir risk taşıdığını belirtti. Bu iller arasında Eskişehir’in yanı sıra Balıkesir, Bursa, Kocaeli, Bolu, Sakarya, Manisa, İzmir, Aydın, Muğla, Denizli, Burdur, Kütahya, Konya, Aksaray, Tokat, Kayseri, Osmaniye, Hatay, Kahramanmaraş, Erzurum, Erzincan, Hakkari ve Bingöl de bulunuyor.

Özellikle Bursa'nın Kayapa-Yenişehir fayının 624 yıldır sessiz olduğunu belirten Aykan, bu fayın kırılması durumunda 7 ve üzeri büyüklükte büyük bir depremin yaşanabileceğini belirtti. Deprem riski konusunda Eskişehir halkını da uyaran Aykan, kentteki fayların izlenmesi gerektiğini ve hazırlıklı olunması gerektiğini vurguladı.

7.2 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM POTANSİYELİNE SAHİP

Aykan, "24 kentimiz, 110'u aşkın ilçemiz doğrudan fay hatları üzerindedir; Bu fayların kırılması durumunda ilk önce fay zonu üzerindeki yapılar zarar görecektir. Bu faylardan özellikle kırılma zamanı gelmiş olanların yani sismik boşluk olarak tanımladığımız, yerleşim yerlerinden geçenler büyük risk oluşturmaktadır. Türkiye'de yaklaşık 20 yerde sismik boşluk olarak tanımladığımız fay var; yani kırılma zamanı gelmiş, yeterli derecede gerilim birikmiş, her an kırılabilecek fay parçaları. Bilimsel çalışmaların, özellikle Kuzey Anadolu Fayı başı olan Bingöl ve Kuzey Anadolu Fayı'nın Marmara Denizi içerisinden geçen kısmı, Hakkari-Yüksekova, İzmir, Antakya, Adıyaman, Erzurum, Ağrı, Aydın, Denizli, Muğla taraflarındaki fayların sismik boşluk olarak değerlendirildiğini, yakın gelecekte deprem üretme ihtimali olan faylar sınıfında olduğunu gösteriyor. Benzer şekilde Balıkesir il merkezinden geçen 7.2 büyüklükte deprem üretme potansiyeline sahip Balıkesir-Gökçeyazı Segmenti 2 bin yıldır kırılmayan bir parçadır; Özellikle buraların tehlikesine dikkat çekmemiz gerekiyor. Türkiye'nin birçok yerinde deprem üretme zamanını doldurmuş ve yeterli gerilimi biriktirmiş faylar var. Yapılan çalışmalara göre, sismik boşluk olarak değerlendirilen bu faylar, yakın bir gelecekte tekrar deprem olacağını gösteriyor; Fakat depremin tam zamanını bilemiyoruz. Kahramanmaraş'ta 6 Şubat'ta 7.7 ve 7.6 büyüklüğünde deprem oldu. Ülkemiz bu deprem ile bir felaket yaşadı. Bu deprem öncesinde Kahramanmaraş'ta büyük bir deprem olabileceğini, buranın bir sismik boşluk olarak değerlendirildiğini ve buralara dikkat edilmesi gerektiğini defalarca ifade etmiştik" dedi.

MARMARA DENİZİNDE 7.6 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM OLABİLİR

Marmara Denizi içinden geçen Kuzey Anadolu Fayı'nın Kuzey koldaki deprem dağılımlarına bakıldığında, en son depremlerin 1509 ve 1766 yılında gerçekleştiğini, 200-250 yıllık tekrarlama periyotları olduğu düşünüldüğünde bu alanın bir sismik boşluk olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirten Jeoloji Mühendisi Aysun Aykan, "Burada olacak büyük bir depremden Marmara Denizi'ne kıyısı olan tüm iller ağır bir şekilde etkilenecek. Özellikle 1766 yılında olmuş olan deprem, Avusturya'dan, İtalya'ya kadar geniş bir coğrafyada hissedilmiş olup Tüm Marmara Bölgesi'nde tahribata yol açmıştır. Düşünün ki böyle bir depremin tekrarı tüm Marmara Bölgesi'nde çok fazla yıkıma sebep olacaktır. Ulusal ve Uluslararası yapılmış çalışmalara göre; 1999 depreminden sonra 30 yıl içerisinde yüzde 65 ihtimalle 7'den büyük maksimum 7.6 büyüklükte bir depremin Marmara Denizi'nde olacağı yönündeydi. Bu süreden 25 yıl geçti. Hiçbir zaman bu deprem 60 yıl beklemeyecek; Bu süre yaklaşıyor. Ülkemizde istatistiki olarak her 7 yılda bir büyük deprem oluyor. Zaten her 50 yılda bir Marmara çevresinde 7'den büyük bir deprem gerçekleşiyor; dolayısıyla şu an bile olsa şaşırmayız" diye konuştu.

624 YILDIR SUSKUN

Aykan sözlerine şu şekilde devam etti:

"Bursa'da geçmiş kayıtlara göre, en son hasar yapıcı deprem 1855 tarihlerinde meydana gelmiş olan ve halk arasında 'Küçük Kıyamet' olarak adlandırılan depremde çok büyük yıkımlar meydana gelmiş; 150 caminin neredeyse bütün minareleri yıkılmış, Ulucami'nin 2 kubbesi yıkılmış, tarihi yapılar, resmi kurumlar yıkılmış, şehirde yangınlar çıkmış, can ve ekonomik kayıplar yaşanmış. Ankara Üniversitesi, Kocaeli Üniversitesi ve Eskişehir Teknik Üniversitesi, tarafından yapılan ortak bir çalışma sonucunda; Bursa'da yeni bir fay keşfedilmiş. Bursa'da şehir merkezinden geçen Kayapa - Yenişehir Fayı, şuan ki diri fay haritasında gösterilmemiştir. Bu çalışmalara göre;1855 yılında meydana gelen depremlerin kaynağının Kayapa-Yenişehir Fayı'nın (KYF) batı bölümünde olduğu ve de 1400 yılında meydana gelen depremin, KYF'nin Yenişehir bölümünde, gerçekleştiği düşünülüyor. 1400 yılında olan depremin üzerinden 624 yıl gibi uzun bir zaman geçmiş. Burada olacak bir depremin 7'nin üzerinde olma potansiyeli olduğu belirtiliyor."

ÇOK SAYIDA FAY HATTI VAR

Bir fayın, deprem tekrarlama periyotlarını, kaç büyüklükte deprem ürettiğini kısaca fayın geçmişteki davranışlarını inceleyen ve gelecekteki deprem tehlikesini belirleyen Paleosismolojik çalışmaların Bursa'da yapılmadığına dikkat çeken Aykan, Bursa'da çok fazla fay hattı var. Fay hattı üz erinde bina olmaması gerekiyor. Kaç binanın fay hattı üzerinde olduğunun çalışılması lazım. Bursa'da 17 İlçesinin, neredeyse her ilçe sınırlarından geçen fay hattı var. Tüm afet risklerinin haritalarda belirtildiği mikro bölgeleme çalışmalarının mutlaka yapılması gerekiyor. Bursa'da henüz böyle bir çalışma yapılmıyor" dedi.

Balıkesir Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdullah Soykan da Karacabey ve yakın çevresinin depremselliğine dikkat çekerek Karacabey ve yakın çevresinde meydana gelen depremler hakkında ayrıntılı bilgi verdi.
Karacabey'in jeolojik ve jeomorfolojik özelliklerinin büyük bir deprem sırasında göstereceği davranış biçimleri üzerinde duran Prof. Dr. Abdullah Soykan, "6 Şubat 2023 tarihinde ülkemizin yaşadığı büyük felaketten aldığımız dersi ivedilikle hayata geçirmemiz gerekiyor. Başta İstanbul ve Marmara Denizi'nde meydana gelme ihtimali yüksek olan büyük bir deprem öncesi alınması gereken tüm tedbirleri bir an önce almamız gerekiyor" dedi.