AK Partili Demirel, partisinin büyükşehir adayını tarif etti AK Partili Demirel, partisinin büyükşehir adayını tarif etti

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Eskişehir Şube Başkanı Orkun Kılıç, Eskişehir.net’te yayınlanan Net Soru programında Meltem Karakaş’ın sorularını yanıtladı. Belediyelerle imzaladıkları protokol kapsamında Eskişehir’de 22 bin binayı incelediklerini söyleyen Kılıç, protokolün dört etaptan oluştuğunu, ikinci etapta 28 bin binayı inceleyeceklerini ifade etti.

İKİNCİ ETAPTA 28 BİN BİNAYI İNCELEMEYE BAŞLIYORUZ

22 bin binayı incelediklerini söyleyen Kılıç, “İkinci etap olan 28 binlik binaya başladık. Bizim protokolümüz dört etaptan oluşuyor. Dört etapta Eskişehir’in bütün binalarını inceleyip bitirmeyi hedefliyoruz. Protokolün kapsamında hep düşülen yanlış anlaşılan bir nokta var. Bizim çalışmamız bina özelinde. Bu bina depreme karşı risklidir, yıkılması lazım veya sağlamdır, hiçbir problemi yok diyebilen bir çalışma değil. Kaldı ki bir bina için depreme karşı dayanıklıdır veya dayanıksızdır demek bizim performans analizi olarak adlandırdığımız ciddi bir zaman maddiyat isteyen bir çalışma. Böyle bir çalışmayı bütün binalara uygulamanız mümkün değil. Bunun için mühendisliğin başka bir parametreleriyle devreye giren bir durum var. O da şu: 6306 sayılı kanun ekinde yer alan hızlı değerlendirme yöntemi var. Biz bunu uyguluyoruz” dedi.

“CİDDİ YIKIMLAR ALACAĞINI ÖN GÖRÜYORUZ”

Eskişehir’de olası bir depremde yıkım bekledikleri caddeleri sıralayan Kılıç, “Bizim riskli olduğunu düşündüğümüz birkaç dönüm noktası var. Örneğin 1999’dan önce nervürlü demir kullanımı ve hazır beton kullanımı yok. 1998’de yayınlanmış deprem yönetmeliğimiz var. Biz 1999 yılını milat olarak kabul ediyoruz. Eskişehir’de İnşaat Mühendisleri Odası o dönemki yönetimi belediyelerle yaptığı protokoller sayesinde o yıllarda İnşaat Mühendisleri Odası demir kontrolleri de yapıyor. Bu çok güzel bir şey Eskişehir için. 2002 yılında da pilot il olarak yapı denetim sistemi devreye giriyor. Yapı denetim sistemimin devreye girmesini de milat olarak kabul ederiz. 2007 yılında tekrar bir yönetmelik gündeme geliyor. 2018 yılında da yine deprem yönetmeliği güncelleniyor. Bunların arasında en riskli 1999 öncesi diyebiliriz, yüksek riskli binalar riskli diyebiliriz, altında dükkan olan dolayısıyla düzensiz, yumuşak kat bulunan yapılar riskli diyebiliriz. Alüvyon zemine oturan binalar riskli diyebiliriz. Eskişehir’de Öğretmenler Caddesi, Atatürk Caddesi, Kızılcıklı Caddesi, İsmet İnönü Caddesi, Sivrihisar Caddesi gibi bizim aslında ana arterlerimizi oluşturan oradan Yunus Emre Caddesi gibi deprem esnasında buraları geçiş yolu olarak kullanmamız gereken ana caddelerin ciddi yıkımlar alacağını ön görüyoruz. Buraların incelenmesi gerekiyor. Buradaki tüm binaların yıkılacağı anlamına gelmiyor ama buralar ana caddeler. İki binanın yıkılıp caddeyi kapatması bile faciaya neden olabilir” diye konuştu.

“RİSKLİ BİNALARDA TİCARİ FAALİYETLERİN YAPILMASI ENGELLENMELİ”

Kılıç, “Eskişehir’de bu sürece herkesin dahil olması lazım. Hiçbir kesimin, meslek grubunun ya da siyasinin tek başına çözebileceği bir şey değil. Eskişehir’in mevcut yerleşim yerleri belli. Buralarda ada bazında imar planlarını revize ederek, ada içerisindeki binaların yıkılıp yerine yolları da büyüttüğümüz çift kat bodrumu olan, otopark sorununu da çözdüğümüz ve günümüzün son teknolojik imkanlarıyla inşa edilmiş, depreme dayanıklı binalar yapabiliriz. Şunu devletimizin de yapması lazım. Bizim vatandaşlarımız şunu söyleyebiliyorlar: Ben öleceksem evimde ölürüm diye. Ama eski binalarda market açılması, sürücü kursu açılması, doktor muayenesi açılması da devam ediyor. Biraz da bu riskli binalarda bu tarz ticari faaliyetlerin yapılması engellenmeli” şeklinde konuştu.

BİTİŞİK NİZAMDAN VAZGEÇİLMESİ GEREKİYOR

Eskişehir’in bitişik nizamdan vazgeçmesi gerektiğinin altını çizen Kılıç, “Parası olan bir vatandaşımız riskli olduğunu bildiği yerden daireler almış, onları kiraya veriyor ama kendisi de güvenli bir yerde oturuyor. Bunun da yanlış olduğunu düşünüyoruz. Yatırım aracı olarak kullanırsanız biz bu binaları dönüştüremeyiz. Biz riskli yapıları yatırım aracı olmaktan çıkarmalıyız. Bir yandan vatandaşı desteklemeliyiz bir yandan vatandaşın da elini taşın altına koyması lazım. İsmet İnönü Caddesini ada bazında buradaki binaların hepsini yıkın. Daha tek geniş oturan daha yüksek katlı ama çok daha sağlam otopark problemi olmayan binalar yapalım gibi bir çözümle çözülmesi lazım” dedi.

ESKİŞEHİR’DE 20 İLE 25 BİN ARASI BİNA ACİL YENİLENMELİ

Eskişehir’in birçok ile göre daha iyi durumda olduğunu hatırlatan Kılıç, rehavete kapılmama konusunda uyardı. Kılıç, “Eskişehir diğer illere göre daha iyi. Ama bu bizi rehavete sürüklememeli. Çünkü bir sürü riskli binalarımız da var. Bitişik nizam imar planımızın olmaması lazım. Orada inşaat yapmak da çok zor. Bitişik nizamın kaldırılması lazım. Bitişik imar olan adalarda imar planı revizyonları yaparak bu adalardaki vatandaşlarla anlaşıldığı taktirde ekstra bir kazanımlar da erebilirsek buradaki insanlar evlerini birleştirip tek bir bina yapayım. O haklardan yararlanayım der. Çok detaylı bilimsel bir çalışmaya dayanan bir rakam yok. Ama Eskişehir’de 100 bin civarı bina var. Bunların tahminen 20 ile 25 bin arası acil yenilenmesi gereken binalardır” ifadelerini kullandı.

Kaynak: Meltem Karakaş | Eskişehir Net Haber Merkezi