İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve beraberinde 105 kişinin gözaltına alınmasına tepki gösteren öğrenciler, Eskişehir Anadolu Üniversitesi Merkez Yemekhanesi önünde bir araya geldi. Buradan rektörlük binası yürüyen öğrenciler adına Ceren Leventoğlu basın açıklamasını okudu.
“Yurttaşların seçim hakkı gasp ediliyor”
Ceren Leventoğlu açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Daha Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesi kararının mürekkebi kurumadan, 3 bin polisle yönetilen operasyon, halkın seçme ve seçilme hakkına darbe vurmak; bütün yurttaşların seçim hakkını gasp etmek demektir. Siyaseti büsbütün olarak sandığa indirgeme girişiminde bulunan AKP, bu hamleyle siyasal alanı ve yurttaşlığı tasfiye etmeyi hedeflemekteydi. Düzen siyasetinin ise, AKP'nin bu hamlesine adeta çanak tutuşu, AKP'yi geriletmemiş, aksine halkı daha da edilgenleştirerek siyaset alanının dışına itmiş ve siyasal alanın iktidar eliyle daraltılmasına hizmet etmiştir.
“Bu sadece İmamoğlu ile ilgili bireysel bir mesele değil”
Bu iptal ve gözaltılar yalnızca İmamoğlu ve arkadaşlarını ilgilendiren bireysel bir mesele değil, Türkiye’de çok geniş bir kesimin seçme hakkını baştan yok saymak ve seçim sistemini tek adam rejiminin ipoteği altına almak anlamına gelmektedir. Bizler patronlar ve onların temsilci tek adam iktidarının bu saldırılarını, geçen sene Fuat Erdal’ı, Kemal Şenocak’ı ve Yusuf Adıgüzel’i derken vekiliyle birlikte 3 adet atanmış rektörümüz bulunduğundan olsa gerek(!); üniversitelerimizdeki antidemokratik rektör atamalarından, alınan kararlardan biliyoruz. Tek adam iktidarının üniversitelerdeki gölgesinin atanmış rektörler eliyle boylu boyunca uzandığı, karar süreçlerinde öğrencilerin yer almadığı ve duyurusunun dahi yapılmadan alınan yemekhane zammı kararıyla birlikte üniversitelerimizdeki demokratik haklarımıza yönelik saldırılarla; halkın seçme seçilme hakkının gasp edilmesinin organizasyonu aynı planın parçalarıdır.
“Topyekun mücadele edilmeli”
Bu yüzden bunlara karşı mücadele de topyekûn ders sıralarımızdan, çalıştığımız iş yerlerine kadar uzanacak bir araya gelişlerimizle ancak mümkün olabilir. Başka bir memleket ve geleceğimiz olmadığına göre, bu tabloya, sorunlarımızı çözüme ulaştıracak kahramanları bekleyerek değil; kendi taleplerimizi, parasız, bilimsel ve demokratik eğitim taleplerini sırtlayarak cevap vermeliyiz. Üniversitelerden yükselttiğimiz sesi memleketin bütününe yayacak, halkın mücadelesini örgütleyeceğiz. Bir kez daha haykırıyoruz: Kurtuluş yok tek başına, yap hep beraber ya hiçbirimiz.” Açıklamanın ardından Anadolu Üniversitesi öğrencileri ESPARK AVM önüne yürüyerek, burada Eskişehir Teknik Üniversitesi ve Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’den gelen öğrencilerle buluştu.
