Toptaş, köylerin mahalleye dönüşmesiyle birlikte, köylülerin ihtiyaç duyduğu temel yapıların inşa edilmesinin her geçen gün daha da zorlaştığını ifade etti.
Toptaş, büyükşehir yasasıyla artan bürokrasi, plan, proje, ruhsat, sigorta ve harçların maliyetleri artırdığını, bu yüzden köylülerin ev ve ahır gibi yapıları inşa etmekten vazgeçtiğini söyledi. Köylerin temel geçim kaynağı olan hayvancılığın ise, koku şikayetleri nedeniyle yasaların uygulanmasıyla büyük zarar gördüğünü belirtti. Bu durumun zamanla hayvancılığın yok olmasına yol açtığını vurguladı.
Büyükşehir yasası ile köy tüzel kişiliğinin kaldırıldığını hatırlatan Toptaş, köylerin taşınmazlarının belediyelere devredildiğini ve bu taşınmazların satılmaya başlandığını kaydetti. Köylere yönelik yatırımların azalması, köy muhtarlarının yetkilerinin ve bütçelerinin kaldırılması gibi sorunlar nedeniyle köylerin haklarını savunmanın artık imkansız hale geldiğini ifade etti.
Bazı köylerin ilçeye ve büyükşehre uzak olmaları nedeniyle hizmet almakta ciddi zorluklar yaşadığını belirten Toptaş, büyükşehir yasasıyla köylerde yaşamın cazibesini kaybettiğini, köylülerin arazilerini ve hayvanlarını satarak şehirlere göç ettiğini, bunun da köy nüfusunun hızla azalmasına neden olduğunu söyledi.
Toptaş, Türkiye'nin kalkınmasında köylerin kritik bir rol oynadığını vurgulayarak, Mustafa Kemal Atatürk’ün "Kalkınma köyden başlamalı." sözünü hatırlattı. Tarım ve hayvancılığın ülke ekonomisinin temeli olduğunu belirten Toptaş, "Çalışmadan, yorulmadan, üretmeden yaşamak isteyen toplumlar; önce haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini, en sonunda da istikballerini kaybetmeye mahkûmdurlar." sözünü de hatırlatarak, köylerdeki yaşamın korunması gerektiğini söyledi.
Toptaş, köylerin yeniden köy tüzel kişiliğine kavuşturulması gerektiğini belirterek, köylülerin köylerini terk etmemesi için gerekli önlemlerin alınmasını talep etti. Köylerde yaşamın zorlaştırılmaması ve desteklenmesi gerektiğini belirten Toptaş, "Tüten ocaklar söndürülmemeli ve köylü köyünü terk etmemelidir" ifadelerini kullandı.
