Eskişehir'deki korkunç kaza 85 yaşındaki eski muhtara mezar oldu Eskişehir'deki korkunç kaza 85 yaşındaki eski muhtara mezar oldu

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Eskişehir Şubesi tarafından,  Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin paydaşlığında düzenlenen “Yoksulluk Sarmalında Temel Haklara Erişim” konulu panel, Haller Gençlik Merkezi’nde gerçekleştirildi. Panelin moderatörlüğünü ÇYDD Eskişehir Şube Başkanı Sevgi Akmen üstlenirken, konuşmacılar arasında Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce ve Derin Yoksulluk Ağı Kurucusu Hacer Foggo yer aldı.

Whatsapp Image 2025 01 18 At 20.08.30

Derin yoksulluk temel haklara erişimi engelliyor

Ünlüce, panelde yaptığı konuşmada, Türkiye’nin en temel sorunlarından birinin ekonomik kriz ve derin yoksulluk olduğunu vurgulayarak, “Bu konuyu sürekli olarak gündemde tutmalıyız. Suni gündemlerle bu gerçek hepimize unutturulmaya çalışılıyor. Bugün bahsettiğimiz derin yoksulluğu evlerde, sokaklarda, mahallelerde görmek çok acı verici… Yoksulluk ‘en temel haklarımıza erişmemek’ anlamına geliyor. Beslenme, barınma, adalet, eşitlik gibi birçok alana ulaşmamıza ne yazık ki engel oluyor” dedi. 

Bilinçli yoksullaştırma politikası uygulanıyor

Ünlüce, Victor Hugo’nun “Siz yardım edilmiş yoksullar istiyorsunuz, biz ise ortadan kaldırılmış yoksulluk” sözünü hatırlatarak, iktidarın uyguladığı politikaları eleştirerek, iktidarın, halkı bilinçli bir şekilde yoksullaştırarak daha kolay yönetilebilir bir hale getirmeye çalıştığını savundu.  

Whatsapp Image 2025 01 18 At 20.08.29

Güçlü ve etkin bir devlet politikası yok

Sahadaki gözlemlerini katılımcılarla paylaşan Ünlüce, eğitim sendikaları ile yaptıkları görüşmelerde okul çağındaki çocukların sağlıklı beslenme hakkına erişmediğini tespit ettiklerini aktardı. Semt pazarlarının ve esnafın durumuna ilişkin de değerlendirmede bulunan Ünlüce, “ Pazara gidiyorsunuz hem pazarcı hem de vatandaş şikayetçi. Esnaf, işletmesini kapatmamak için direniyor. Caddelerde beş dükkandan ikisi açık, üçü kapalı durumda” diye konuştu.  Pandemi süreci ve ardından yaşanan yıkıcı depremin ülkeyi derin bir yoksullukla mücadele etmek zorunda bıraktığını belirten Ünlüce, bu durumla ilgili güçlü bir devlet politikasının uygulanmadığını söyledi. 

Yoksullukla belediyeler tek başına mücadele edemez

Sosyal belediyeciliğin önemine dikkat çeken Ünlüce, belediye olarak yoksulluğa karşı duyarsız kalmayacaklarını belirtti. Ancak, belediyelerin yoksullukla mücadele ederken, asli görevlerini yerine getirmekte zorlandığını söyleyen Ünlüce, “Şehirlerin aynı zamanda iyi bir altyapıya, temiz suya erişime, geniş bulvarlara, toplu ulaşıma, yeşil alanlara, sosyal ve kültürel donatılara da ihtiyacı var.  Eğer bu alanları ihmal edersek, yoksula yardım etmeye çalışırken, yaşayamayacağımız kadar büyük sorunları olan şehirler ile karşı karşıya kalabiliriz. Yoksulluk mücadele belediyelerin tek başına mücadele edebileceği bir alan değildir. Devletin ve hükümetin yoksullukla topyekun mücadele etmesi gerekir” ifadelerini kullandı. 

Kimsenin yatağa aç girmemesi için mücadele edeceğim

Başkanlığı döneminde yoksullukla mücadeleye kararlılıkla devam edeceğini söyleyen Ünlüce, “Belediye başkanı olduğum sürece, gördüğüm yoksulluk karşısında kimsenin yatağına aç girmemesi için çalışacağım. Bunu da dayanışma ile gerçekleştireceğim. Devletin ve iktidarın sağlayamadığı sosyal adaleti, yerel yönetimler olarak biz sağlamaya çalışacağız” dedi. 

Whatsapp Image 2025 01 18 At 20.08.29 (1)

Türkiye’de yoksulluğun tanımı değişti

Türkiye’deki kent yoksulluğuna ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulunan Derin Yoksulluk Ağı Kurucusu Hacer Foggo, 20 yılı aşkındır kent yoksulluğu ile ilgilendiği, ancak hiçbir zaman bugün ki gibi bir dönem görmediğini belirtti. Yoksulluğun tanımının değiştiğinden bahseden Foggo, “Çalıştığınız halde yoksullaşıyorsunuz. İnsanlar temel haklarına kilitlenmiş durumda.  İnsanlar, kredi kartları ve borçlanarak hayatını devam ettirmeye çalışıyor. Bu durumdan en fazla etkilenen ise çocuklar oluyor. Anne karnından başlayan bir eşitsizlik söz konusu… Gıda enflasyonu ve gıda yoksulluğu artıkça, çocuklar her gün ekmek ve makarna yemek zorunda kalıyor” ifadelerini kullandı.  

Gıda yoksulluğu çocukları tehdit ediyor

Hacettepe Üniversitesi’nin,  2018 yılında yaptığı bir araştırmadan bilgiler paylaşan Foggo, “Bodurluk oranı o dönemde yüzde 6 seviyelerinde. 2018 yılında 5 yaşında olan çocuklar bugün 10,11 yaşında. Şuanda yetersiz beslenme ve öğrenme güçlüğü yaşayan 400 ila 500 bin çocuk aramızda. Türkiye, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre obezitede dünyada ilk sırada yer alıyor. Obezite bir zenginlik hastalığı değil, aynı zamanda yetersiz beslenme hastalığıdır.  İnsanlar, tek tip ve bulduklarıyla beslenmek zorunda kalıyor” dedi. Anne karnında başlayan eşitsizliğe müdahale edilmediği sürece yoksulluğun büyümeye devam edeceğine dikkat çeken Foggo, iktidarın bu konuda bir yoksulluk politikası olmadığını, tam aksine yoksulluğu çoğaltan politikalar izlediğini savundu.

Kaynak: Ayşe Kaytan Uçak