The Guardian, Eskişehirspor ile İskoçya’nın St Johnstone takımı arasındaki yıllara dayanan dostluğu ve futbol tarihindeki yerini anlatan kapsamlı bir haber yayımladı. Bu özel haberin orijinaline ulaşmak isteyenler için [buraya tıklayabilirsiniz]
Haberin Türkçe çevirisini okumak isteyenler için ise detayları aşağıda paylaşıyoruz.
Futbol, rekabetin yanı sıra beklenmedik dostluklara da kapı aralayabilir. 2012 yılında UEFA Avrupa Ligi ön eleme turunda karşı karşıya gelen İskoçya temsilcisi St Johnstone ve Türkiye'den Eskişehirspor, saha içinde başlayan bu mücadeleyi yıllar süren bir dostluğa dönüştürdü. İki kulüp arasındaki bağ, taraftarların gösterdiği sıcaklık ve samimi ilişkiler sayesinde bugün de devam ediyor.
2012-2013 sezonunda her iki kulüp de Avrupa'ya doğrudan katılım hakkı elde edememişti. St Johnstone, Rangers'ın yaşadığı mali kriz nedeniyle Avrupa'ya katılım hakkı kazanırken, Eskişehirspor ise Beşiktaş’ın UEFA tarafından men edilmesiyle Avrupa bileti aldı. Beklenmedik bir şekilde kendilerini Avrupa Ligi elemelerinde bulan iki takım, kura çekimi sonrası birbirlerine rakip oldu.
Eşleşmenin açıklanmasıyla her iki taraftar grubu da araştırmalara başladı. St Johnstone taraftarları, Eskişehir’in coğrafi konumu ve ulaşım seçeneklerini öğrenmeye çalışırken, Eskişehirspor taraftarları da İskoçya'nın Perth kentini ve rakip takımın geçmişini incelemeye koyuldu.
İskoç taraftarlar için Eskişehir’e ulaşım önemli bir meseleydi. Şehirde devam eden altyapı çalışmaları nedeniyle İstanbul’dan Eskişehir’e tren seferi yoktu. Kulüp, taraftarlarına Edinburgh’dan Eskişehir’e doğrudan uçuş seçeneği sundu, ancak pek çok taraftar otobüs ve feribot kullanarak İstanbul üzerinden Eskişehir’e ulaştı.
Öte yandan, Eskişehirspor taraftarları için de İskoçya seyahati yeni bir deneyimdi. Eşleşme açıklandığında pek çok taraftar, St Johnstone’un hangi ligde oynadığını ve Perth’in nerede olduğunu internet üzerinden araştırarak bilgi edinmeye çalıştı.
Eskişehir’deki İlk Maç
İlk karşılaşma, Temmuz sıcağında Eskişehir’de oynandı. St Johnstone kafilesi, kente vardıklarında kulüp yetkilileri tarafından çiçekler ve atkılarla karşılandı. Takımın konakladığı otel, şehrin merkezinden uzakta bulunuyordu, ancak İskoç taraftarlar, Eskişehir’in sosyal hayatına kısa sürede adapte oldu.
Taraftar grupları maçtan önce kent merkezinde bir araya gelerek dostane bir ortam oluşturdu. İskoçların formaları ve bayraklarıyla dolaşması yerel halkın ilgisini çekerken, Eskişehirspor taraftarları da misafirperver bir tavır sergiledi.
Maç öncesi şehirde yaşanan atmosferi anlatan İskoç taraftar Graeme Buchan, “Şehir merkezinde birçok yer doluydu. Herkes kaynaşıyor, fotoğraflar çekiliyor ve dostane bir ortam oluşuyordu. Eskişehirspor taraftarları bizimle çok ilgiliydi," ifadelerini kullandı.
Eskişehirspor taraftarı Firat Ackoray ise ilk başta iki ihtimal düşündüğünü belirtti: "Ya büyük bir gerginlik yaşanacaktı ya da büyük bir dostluk kurulacaktı. Neyse ki ikinci ihtimal gerçekleşti. Şehirde muhteşem bir atmosfer vardı."
Maç, Eskişehirspor’un 2-0’lık galibiyetiyle sonuçlandı. İskoç ekibi için zorlu bir mücadele olurken, Eskişehirspor taraftarları için uzun yıllar sonra gelen Avrupa mücadelesinin heyecanı yaşandı.
Rövanş mücadelesi, bir hafta sonra İskoçya’da oynandı. Ancak Londra Olimpiyatları nedeniyle yaşanan vize süreci, Eskişehirspor taraftarlarının İskoçya’ya gelişini kısıtladı. Buna rağmen, Perth’e gelen Eskişehirspor taraftarları St Johnstone camiası tarafından büyük bir misafirperverlikle karşılandı.
Maç günü, İskoçya’nın geleneksel müzikleri eşliğinde Türk ve İskoç taraftarlar birlikte vakit geçirdi. St Johnstone taraftarları, Eskişehirspor’un kırmızı-siyah renklerine özel bir ilgi gösterirken, Türk taraftarlar da İskoç ekibinin marşlarını öğrenmeye çalıştı.
Karşılaşma 1-1 sona erdi ve Eskişehirspor bir üst tura yükseldi. Ancak maçın sonunda tribünlerde olağanüstü bir manzara yaşandı: İskoç ve Türk taraftarlar, birbirlerinin marşlarını söyleyerek dostluk mesajları verdi. Eskişehirspor taraftarları, St Johnstone’un ezeli rakibi Dundee ile ilgili tezahüratlar yaparak İskoç futbol kültürüne hızlı bir şekilde adapte oldu.
Bu iki maç, yalnızca bir eleme turu olarak kalmadı. Karşılaşmalardan sonra St Johnstone taraftarları Eskişehirspor’u takip etmeye devam etti. McDiarmid Park’ta yıllar içinde Eskişehirspor’a destek pankartları açıldı.
Eskişehirspor’un finansal sıkıntılar nedeniyle alt liglere düşmesi ve kulübün zor günler geçirmesi, İskoç taraftarların ilgisini azaltmadı. St Johnstone’un Avrupa maçlarına Eskişehir’den gelen taraftarlar katılmaya devam ederken, İskoç taraftarlar da Eskişehir’e tatil için gitmeye başladı.
Firat Ackoray, bu dostluğun anlamını şu sözlerle özetledi: "O 10 gün bizim için unutulmazdı. Eskişehirspor için büyük bir gururdu. İskoçya’daki karşılamayı ve atmosferi hiçbir zaman unutmayacağız."
Futbol tarihine baktığımızda, birçok uluslararası dostluk örneği görmek mümkün. Ancak St Johnstone ve Eskişehirspor arasındaki bağ, iki kulübün Avrupa sahnesinde nadiren yer alması ve bu süreci en iyi şekilde değerlendirmesiyle özel bir anlam taşıyor.
İki kulüp arasında gelişen bu dostluk, futbolun yalnızca bir oyun olmadığını, aynı zamanda farklı kültürlerden insanları bir araya getirebilecek güçlü bir araç olduğunu gösteriyor. St Johnstone ve Eskişehirspor taraftarları için bu eşleşme, sadece bir Avrupa Ligi eleme turu değil, yıllarca sürecek bir dostluğun başlangıcı oldu.
