Bildirici, Alzheimer’ın demans vakalarının %60-70’ini oluşturduğunu ve özellikle ileri yaşlarda görülen demansın en yaygın sebebi olduğunu belirtti.

Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, dünya genelinde 55 milyondan fazla demans hastası bulunduğunu ifade eden Bildirici, Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2022 Türkiye Sağlık Araştırması Raporu’na göre, 65 yaş üstü bireylerde Alzheimer görülme sıklığının %5,5 olduğunu, bu durumun Türkiye'de 460 binden fazla Alzheimer hastası bulunduğunu gösterdiğini kaydetti.

Alzheimer hastalığının, sinir hücrelerinin kaybına ve beynin ilerleyici harabiyetine yol açtığını belirten Bildirici, hastalığın genellikle 5-10 yıl süren bir süreçte yavaş ilerlediğini söyledi. Erken evrede teşhis edilen hastaların ortalama sağ kalım süresinin 10 yıl, ileri evrede ise 3 yıl olduğunu aktardı.

Hastalığın kesin nedeninin bilinmediğini ancak seyrini etkileyen birçok risk faktörünün tespit edildiğini vurgulayan Bildirici, bu faktörler arasında 65 yaş ve üzeri olmak, sigara kullanımı, aşırı alkol tüketimi, dengesiz beslenme, yetersiz fiziksel aktivite, sosyal izolasyon, düşük eğitim düzeyi, ailede Alzheimer öyküsü, yüksek tansiyon, diyabet ve aşırı kilo olduğunu ifade etti.

Alzheimer’ın en belirgin belirtilerinin unutkanlık, öğrenme güçlüğü, konuşma bozukluğu, yön bulmada zorluk, kişileri tanıyamama, karar verme güçlüğü, davranış bozuklukları, huzursuzluk, saldırganlık, uyku sorunları, amaçsız dolaşma, halüsinasyonlar ve depresyon olduğunu belirten Bildirici, bu belirtilerin bilinmesinin ve erken tanı için zamanında hekime başvurmanın önemine dikkat çekti.

Tanının klinik bulgulara dayanarak konduğunu vurgulayan Bildirici, henüz kesin bir tedavi bulunmamakla birlikte mevcut tedavilerle semptomların hafifletilebileceğini ve hastalığın ilerlemesinin yavaşlatılabileceğini belirtti. Alzheimer hastalığında davranış problemlerinin yönetiminde ilaç dışı yaklaşımların önemine de değinen Bildirici, yapılandırılmış aktiviteler, çevresel müdahaleler, algısal güçlendirme ve gevşeme teknikleri, sosyal temas ve davranış terapisi gibi yöntemlerin faydalı olduğunu ifade etti.

Bildirici, Sağlık Bakanlığı’nın "Türkiye Sağlıklı Yaşlanma Eylem Planı ve Uygulama Programı, 2021-2026" ile vatandaşların aktif ve sağlıklı yaşlanmalarını desteklemek amacıyla çok sektörlü faaliyetler yürütüldüğünü kaydetti. Ayrıca, aile sağlığı merkezlerinde uygulanan Hastalık Yönetim Platformu (HYP) ile hipertansiyon, diyabet ve obeziteye yönelik tarama ve izlemelerin düzenli olarak yapıldığını belirtti.

Sağlıklı hayat merkezlerinde sunulan sigara bırakma poliklinikleri, diyetisyen, psikolog, sosyal çalışmacı ve fizyoterapist desteği ile birinci basamak tanı, tedavi ve rehabilitasyon sürecinde önemli desteklerin sağlandığını ifade eden Bildirici, kamu hastanelerinde kurulan "Sağlıklı Yaş Alma Merkezleri (YAŞAM)"nin yaşlı bireylerin sağlık hizmetlerine erişimlerini kolaylaştıran önemli yapılar olduğunu kaydetti.

Son olarak, sağlanan imkanlardan yararlanarak risk faktörleriyle zamanında ve etkili bir mücadele etmenin, Alzheimer hastalığından korunmada büyük bir öneme sahip olduğunu vurguladı.

Kaynak: Bülten