Hafif radyoaktif bir element olan toryum, geleneksel nükleer reaktörlerde kullanılan uranyumdan farklı olarak, erimiş tuz reaktörleriyle çok daha verimli ve temiz enerji üretimine imkan sağlıyor. Uzmanlar, toryumun düşük radyoaktif atık bırakma potansiyeline sahip olması ve bol miktarda bulunması nedeniyle gelecek dönemin en stratejik enerji kaynaklarından biri olabileceğini belirtiyor.
Özellikle Türkiye'nin bu konuda sahip olduğu potansiyel, Eskişehir başta olmak üzere, ülkedeki toryum rezervlerini yeniden gündeme getirdi.
DOĞRU ŞEKİLDE İŞLENİRSE...
Yapılan ulusal bir araştırmaya göre, Çin'in madencilik atıklarında bulunan toryum kaynakları bugün tam anlamıyla işletilmedi. Ancak atıklar doğru şekilde işlenirse, dünyadaki fosil yakıtlara olan bağımlılığı sona erdirebilecek büyüklükte bir rezerv oluşturduğu öne sürülüyor. Hatta Çin'in sadece demir cevheri işleyen maden atıklarından elde edilecek toryumun bile ABD'nin enerji ihtiyacını 1000 yıl boyunca karşılayabileceği iddia ediliyor.
ESKİŞEHİR'DE TORYUM KAYNAKLARI
Dünyada toplam 6,36 milyon ton toryum kaynağı bulunuyor ve bu kaynakların önemli bir kısmı Türkiye'de yer alıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı verilerine göre, Eskişehir-Sivrihisar bölgesinde 380 bin tonluk toryum rezervi bulunuyor. 2020 yılında Malatya-Kuluncak sahasında yapılan yeni bir keşifle ise 3,8 milyon tonluk ilave toryum kaynağı ortaya çıkarıldı.
Eskişehir'in maden yatakları açısından sahip olduğu önem, keşifle birlikte daha da arttı.
Uzmanlar, Türkiye'nin enerji bağımsızlığını güçlendirmek ve sıfır karbon hedefine yaklaşmak için toryum reaktörlerine yönelmesi gerektiğini belirtiyor. Ancak bu doğrultuda yatırım ve teknoloji transferinin sağlanmasının kritik bir gereklilik olduğu vurgulanıyor.
Geleneksel nükleer reaktörlerde enerji elde etmek için uranyum kullanılırken, toryum kendi başına bölünebilir bir yakıt olmadığı için farklı bir çalışma prensibi gerektiriyor. Erimiş tuz reaktörlerinde toryum, lityum florür gibi kimyasallarla karıştırılıp yaklaşık 1400 dereceye kadar ısıtıldığında, nötron bombardımanına maruz kalarak uranyum-233'e dönüşüyor. Bu dönüşüm, sürekli bir enerji kaynağı oluşturarak düşük maliyetli ve çevre dostu bir enerji alternatifi sağlıyor.
Dünyadaki en büyük toryum kaynakları Hindistan, Avustralya, Brezilya, ABD, Kanada ve Türkiye gibi ülkelerde bulunuyor.
Türkiye ise toplam toryum kaynaklarının %6'sına sahip. Bu da Türkiye'yi, gelecek dönemde toryum tabanlı enerji teknolojileri konusunda kritik oyunculardan biri yapabilecek potansiyele sahip bir ülke konumuna getiriyor.