Müge Anlı’nın programına başvuran Hacer Hanım, yıllar önce kaybolan oğlu Serdar’ın akıbetini öğrenmek istediğinde, eşi Seyfi Bey’in çelişkili beyanlarıyla karşılaştı.

Çocuğunu önce başka bir aileye verdiğini, ardından hatırlamadığını ve en sonunda başka kişilere teslim ettiğini ifade eden Seyfi, program boyunca tutarsız açıklamalar yaptı.

İntihar girişiminde bulunan ve sağ kurtulan Seyfi, kısa bir süre sonra ikinci bir intihar denemesiyle yaşamına son verdi.

Müge Anlı, Seyfi’nin çocuğun yerini söylemeden gitmesini eleştirirken, olayın bıraktığı etki büyük oldu.

Canlı yayına gelerek programa konuk olan Seyfi Bey, ilk olarak “Çocuğu evlatlık verdim” dedi, ardından “İzmir Fuar'ına bıraktım”, “Alkollüydüm hatırlamıyorum”, “Eve arabasıyla yaklaşan bir kadın ve erkeğe verdim”, "Kanalda uyurken gördüm" ifadelerini kullanmıştı.

Yayın boyunca çelişkili açıklamalar yapan Seyfi, köşeye sıkıştığını anladığında da “15 yıldır oğlumla görüşüyorum, programa getireceğim” demişti.


İNTİHAR EDİP KURTULMUŞTU

Herkes Seyfi’nin yayına oğlu ile birlikte gelmesini beklerken, adamın kaldığı otelde intihar girişiminde bulunduğu ortaya çıkmıştı.

Otel odasında kesici aletlerle kendine zarar veren Seyfi, kanlar içinde banyoda bulunup hastaneye kaldırılmıştı.

Tedavisinin ardından taburcu edilen Seyfi ile ilgili yeni gelişme yaşandı. Müge Anlı, Seyfi’nin bir kez daha intihar girişiminde bulunarak hayatını kaybettiğini açıkladı.

Sakarya Kurtbeyler Mahallesi'ndeki evinin bahçesindeki ceviz ağacına asılı halde bulundu.


SEYFİ ÖLÜMÜ TERCİH ETTİ

Seyfi’nin ölümüne tepki gösteren Müge Anlı, şunları söyledi: Taburcu oldu, evine gitti. Jandarma 'gel' dedi. Cuma günü oğlunu şeker ve çay alsın diye markete gönderdi. Canına kıyarak hayatına son verdi. Bari kendini asmadan önce çocuğun yerini de söyleseydi. Sırlarıyla birlikte hayat gözlerini yumdu. Bundan sonra Allah'la kendi arasında. 30 yıl rahat rahat yaşamış. Vicdan azabı başka bir şey. Bu çocuk 4 yaşındaydı. Bir bebek hayattan koparılıyor. 30 yıl boyunca gez dolaş eğlen sonra 'Ben vicdan azabı çekiyorum' de. Ben vicdan azabı çektiğini düşünmüyorum. Hapse girmektense ölümü tercih etti. Herkesin yaşam hakkına saygı duyuyorum ama keşke nerede olduğunu yazsaydı.

Kaynak: ATV

Kaynak: Haber Merkezi