Eskişehir’e yapılmak istenen altın madeni hakkında konuşan AK Parti Tepebaşı İlçe Başkanı Muhammed Ali Kaya, “Çok algı oluşturuluyor bu konularla ilgili. Kütahya’da Eti Gümüş madeni var. Orada üç, dört tane siyanür havuzu var. Oraya teknik gezi yaparlarsa faydalı olduğunu görecekler. Bunların bekletme havuzları var. Bunların teknik durumlarına bakarlarsa çok zararlı olmadığını görecekler” dedi.
AK Parti Tepebaşı İlçe Başkanı Muhammed Ali Kaya, Eskişehir Net’ten Meltem Karakaş’ın sorularını yanıtladı. 31 Mart Yerel Seçimleri sonrasında gerekli özeleştiriyi ve araştırmaları yaptıklarını söyleyen Kaya, sadece Tepebaşı’nda değil Türkiye genelinde kendilerine bir ders verildiğini düşündüklerini belirtti. Tepebaşı’nda siyasi politikalarını değiştirmeleri gerektiğini ifade eden Kaya, “Yürüyüş yöntemimizi, biraz daha vatandaşa dokunarak, gerçekten dertlerini birinci ağızdan dinleyerek, bir çözüm üretmeye çalışarak bir yol izlersek kazanabileceğimize inanıyorum” diye konuştu.
“MADENLER ZARARLI DEĞİLDİR”
Aynı zamanda maden mühendisi olan Muhammed Ali Kaya, Tepebaşı sınırları içerisinde de kalan altın madeni projesi hakkında konuştu. Kaya, “Çok algı oluşturuluyor bu konularla ilgili. Fakat madenler bizim milli değerlerimizdir. Bunları çıkartmamız gerekiyor. Madenler zararlı değildir. Fakat kuralına uygun çıkarıldığı vakit herkese faydalıdır” şeklinde konuştu.
Göreve geldikten sonra nasıl bir Tepebaşı ilçe yönetimi devraldınız?
Ben Emre Aydın’ın başkanımızın yönetimindeydim, teşkilat birimindeydim. O birimdeki arkadaşlarımızla da şu anda devam ediyoruz. Bizim mahalle başkanlıklarımız tamamdı zaten. Emre Başkan tamamlamıştı mahalle başkanlarını. Yönetim, aktif bir yönetim bizim. Biz çünkü seçim çalışmalarında iyi bir çalışma yaptık adayımızla birlikte. Görev aldıktan sonra biz de bazı uzun süre mahalle başkanlığı yapmış abilerimiz, arkadaşlarımız vardı. Onları ufak tefek değişiklik yaptık. Çok az rötuşla sadece yönetimle ana kademde değişiklikler yapıp devam ettik.
Daha önce merkez ilçelerle il yönetimi arasında bir mesafe vardı. Şu an Tepebaşı ilçe yönetimi ile il yönetimi arasındaki ilişki nasıl?
Ben aslında daha önce kopuk olduğunu düşünmüyorum. Bunun biraz da algı olarak yansıtıldığına inanıyorum. Çünkü bizim partimizin şiarında her zaman ilçe başkanlarıyla il başkanımızın arasında uyum olduğuna inanıyorum. Şu anda da öyle bir durum var. Milletvekillerimizle, il başkanımızla, meclis üyelerimizle, yönetim kurulu üyelerimizle, mahalle başkanlarımızla tam bir uyum var. Bir sıkıntı yok. Aslında bugüne kadar da yoktu. Dediğim gibi algıyla hep bunlar yansıtıldı. İl başkanlarımızla ilçe başkanlarımızın uyumlu çalıştığını düşünüyorum.
“TÜRKİYE GENELİNDE BİZE BİR DERS VERİLDİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ”
Seçimlerden sonra tüm siyasi partiler hep bir özeleştiri yapar. Özellikle kaybettiği yerlere ilişkin. Siz 31 Mart Yerel Seçimlerinden sonra AK Parti olarak Tepebaşı’nda bir özeleştiri yaptınız mı?
Hamid Yüzügüllü başkanımız hem ilçesinde iyi bir başkanlık geçirmiş aynı zamanda insani ilişkileri iyiydi. Biz aslında sadece Tepebaşı’nda değil Türkiye genelinde bize bir ders verildiğini düşünüyoruz. Kendi seçmenimiz sandığa gitmedi. CHP’nin oyunu artırdığı bir durum yok ne Eskişehir’de ne başka illerde. Sadece bizim seçmenimiz bize bir ders vermek amaçlı sandığa gitmedi. Biz de bunun eksikliğini genel merkezimizce, il başkanlığımızca, milletvekillerimizce araştırdık. Çalışmalarını yaptık. O eksiklikleri anladık. Şimdi o eksiklikleri gidermek için çalışmaya devam ediyoruz. Sahaya iniyoruz. Mahallelerden başlıyoruz tekrar ayırt etmeksizin. Mahallelerde çalışarak tekrar halkımızın, vatandaşımızın, milletimizin gönlünü kazanmak için elimizden geleni yapacağız.
22 yıldır AK Parti iktidarda ama sadece bir dönem Tepebaşı’nı yönetti. Neden AK Parti uzun yıllardır Tepebaşı’nı alamıyor?
Biz birazcık artık Eskişehir Tepebaşı’nda özellikle siyasi politikamızı değiştirmemiz gerekiyor. Vatandaşa dokunur hale gelmemiz gerekiyor. Ben bundan yanayım. Eskişehir’in seçmeni çok bilinçli bir seçmen. Kimin samimi olduğunu, kimin farklı amaçlarla geldiğini çok iyi analiz edip ona göre cevap verebilen bir vatandaşı var Eskişehir’in. Biz de bunu düşünerek, önümüze kriter alarak politikamızı değiştirerek, bundan sonra Tepebaşı’nı kazanabileceğimize inanıyoruz. Politikamızı değiştirerek demeyeyim de yürüyüş yöntemimizi, biraz daha vatandaşa dokunarak, gerçekten dertlerini birinci ağızdan dinleyerek, bir çözüm üretmeye çalışarak bir yol izlersek kazanabileceğimize inanıyorum.
Nasıl bir ilçe başkanı göreceğiz Tepebaşı’nda?
Bugün 12:00’da randevu almamış olsaydınız ben normalde burada durmuyorum. Mahallerde, kahvelerde sokak sokak gezmenin planlarını yapıyoruz. Önce kırsal mahallelerden başlayıp merkez mahallelere geliyoruz. İl başkanımız da bunu söyledi. Kırsaldan merkeze doğru bir çalışma şeklimiz var bu dönemde. Herkese dokunmaya çalışıyoruz. Devamlı sahada olan, devamlı çarşıda, pazarda, kahvelerde, evlerde, insanımızın yanında olarak bir çalışma planlaması yapıyoruz.
“HEP SEÇİMLERDE GELİYORLARDI, ŞİMDİ SİZ SEÇİM OLMADAN GELİYORSUNUZ”
Sahada gezerken vatandaş sizden en çok ne talep ediyor?
Bizden talepleri derdimizi dinleyin, bizi duyun, bizim için yeter diyor. Aslında çok istediği bir şey yok. Bizim kendi seçmenimizin özellikle. Başkanım özellikle bizi dinlediğiniz için, geldiğiniz için çok teşekkür ederiz, hep seçimlerde geliyorlardı şimdi siz seçim olmadan geliyorsunuz, çalışıyorsunuz dediler. Bundan çok memnunlar. Kaile alınmayı, dinlenmeyi istiyor vatandaş.
“TEPEBAŞI’NIN OTOPARK SORUNU ÇOK SIKINTILI”
Tepebaşı’nın en önemli eksiklikleri neler sizce?
Çöplerin alınma zamanı. Öncelikle sıkıntı bu. Trafiği artık söylemiyorum. Klişe oldu Eskişehir’de. Kentsel dönüşüm sorunları, özellikle Yeşiltepe mahallemizde yeni üretilecek arsalarda, imar ile ilgili çalışmalar… İmar sıkıntımız var, kentsel dönüşüm yapılması gerekiyor. Otopark sorunu çok sıkıntılı. Tepebaşı Belediyesi’nin seçim propagandasında Aşağı Söğütönü’ne yapacağı bir proje vardı. Orada çok büyük bir otopark alanı ayrılmış. Oraya otopark yapılması lazım. Fakat otopark yapılması gereken öncelikli mahallerimiz var bizim. Çarşı mahallemiz var. Yani belediyenin olduğu tarafta, eski sanayi bölgesinde otopark yapacaklarını söylediler. Hiçbir işlem yok şu anda. Bunları çözmemiz lazım. Kumlubel’de, Hacı Seyit mahallesinde, Güllük mahallesinde dubaları koydular, kaldırım yaptılar. Oradaki vatandaş arabasını bile koyamıyor. İnşaat yaparken otopark harcırahlarını alıyor fakat buraya paralı otopark yapıyor. Zaten bu parayı vatandaştan aldın. Bir daha arabasını koyması için para alıyorsun. Bu tip sorunlar var. Bunların çözülmesi gerekiyor. Evet eğlenelim, gezelim, yiyelim, içelim ama bazı şeylere artık dokunmamız gerekiyor.
“BURAYA SÜRPRİZLERLE GELİYORLAR”
Eskişehir’in çözülmesi gereken problemleri de var. AK Parti milletvekilleri, il ve ilçe başkanları birlikte bunlara ilişkin bir çalışma yürütecek misiniz bu dönemde?
Bizim zaten iki vekilimiz eski bakan. Biz Eskişehir’deki sorunları il başkanımız, vekillerimiz hangi kurumla ilgili sorun varsa gidiyorlar bakanlarla, bakan yardımcılarıyla çözüm üretmeye çalışıyorlar. Bunlar Eskişehir sorunlarıyla ilgili. Odunpazarı bölgesinde yeni kentsel dönüşüm, Küçük Sanayi Çarşısı, Kurtuluş Kapalı Pazar Yeri, çevre yolumuz gibi sorunları direkt birinci ağızdan yetkililere iletiyorlar, görüşüyorlar, çözüm üretiyorlar. Ve buraya sürprizlerle geliyorlar. Onlar kendileri açıklayacaklar zamanı gelince. Yani vekillerimiz, il başkanımız ve ilçe başkanlarımız hepsi birlikte Eskişehir’imiz için, milletimiz için ne gerekiyorsa elinden geleni yapıyorlar.
“MADENLERİ ÇIKARTMAMIZ GEREKİYOR”
Siz aynı zamanda maden mühendisisiniz. Eskişehir’e yapılmak istenen altın madeni Tepebaşı sınırlarında da kalıyor. Altın madeni projesine nasıl bakıyorsunuz?
Şöyle daha geniş çaplı bir şey söyleyeyim. Türkiye’nin maden haritasını ilk çıkaranlardan biri de Necmettin Erbakan’dır rahmetli. Ne diyoruz? Üretmemiz lazım. Bakın SİHA’lar yapıyoruz, İHA’lar yapıyoruz. Bunun için ham madde lazım. Gidelim ham maddeyi dışardan mı alalım? Yerli değiliz diyoruz. Bizim bunları üretebilmek için ham maddemiz yani kendi madenlerimizi, kendi zenginliklerimizi çıkartmamız gerekiyor. Bunun da yöntemleri var. Yani çok algı oluşturuluyor bu konularla ilgili. Fakat madenler bizim milli değerlerimizdir. Bunları çıkartmamız gerekiyor. Bunların yöntemleri de çevreyle ilgili olanları zaten bu ÇED raporlarını alırken, kolay kolay maden çıkaramıyorsunuz. Önce ÇED raporunu alıyorsunuz. Bu ÇED raporunda detaylar var. Madenler zararlı değildir. Fakat kuralına uygun çıkarıldığı vakit herkese faydalıdır.
“ASLINDA ÇOK ZARARLI OLMADIĞINI GÖRECEKLER”
Bölgeye gidip vatandaşlara temas ettiniz mi bu konuyla ilgili?
Yok. Ben temas etmedim. Şu anda o konuyla ilgilenen Çevre Şehircilik İl Müdürümüz, belediye başkanımız bu süreci iyi yönetiyorlar. Şu konuyu söyleyeceğim: Senelerdir Kütahya’da Eti Gümüş madeni var. Orada üç, dört tane siyanür havuzu var. Ben bu konuşan arkadaşlara söyleyeyim, bilmeyen arkadaşlara. Oraya bir gezi düzenlerlerse, belediyelerimiz hep başka yerlere gezi düzenliyorlar. Bu tip teknik geziler yaparlarsa aslında ne kadar kolay, ne kadar faydalı olduğunu görecekler. Mecbur çıkarıyorsunuz altını siyanürle. Fakat bunların bekletme havuzları var. Bunların kurallarına bakarlarsa, teknik durumlarına bakarlarsa aslında çok zararlı olmadığını görecekler. Çünkü bir şeyle temas etmiyor.
“TEK HEDEFİM İYİ BİR İLÇE BAŞKANI OLMAK”
Siyasi bir hedefiniz var mı? Sizi ilerde ilçe başkanlığı dışında milletvekili adayı ya da belediye başkanı adayı olarak görecek miyiz?
Cumhurbaşkanımız bizi şu anda Tepebaşı ilce başkanı olarak görevlendirdi. Bizim öncelikli hedefimiz iyi bir ilçe başkanı olabilmek. Teşkilatına sahip çıkan, Tepebaşı’nın gerçekten sorunlarıyla ilgilenen bir ilçe başkanı olmayı hedefliyorum ilk etapta. Bunları konuşmak için çok erken. Erken seçim olacağı da malum. Şu an gayet iyi gidiyoruz. Bakın Suriye ile ilgili cumhurbaşkanımız tüm dünyaya mesaj verirken, bundan önce 10 sene önce oraya gideceğini söylerken kimse inanmıyordu. Şimdi oradaki zulmü de dünyaya göstermiş olduk. Türkiye artık bölgenin çok büyük bir devleti. Bu durumda ben erken seçim olacağını düşünmüyorum. Bize de o dönem geldiğinde genel merkezimizden, cumhurbaşkanımızdan, il başkanımızdan, vekillerimizden bir görev verildiği zaman görevden asla kaçmayız. Ama şu anda öyle bir hedefim yok. Tek hedefim iyi bir ilçe başkanı olmak.
“TEŞKİLATIMIZI TOPARLIYORUZ”
‘Teşkilatına sahip çıkan’ dediniz. Şu ana kadar bunu başarabildiniz mi?
Bizim teşkilatımız zaten diri bir teşkilat. Sadece ufak dokunuşlar gerekiyordu. Biz şimdi onları yapmaya çalışıyoruz. Tepebaşı’nda, ilde, Odunpazarı’nda teşkilatlarımız aktif. Ve bunları toparlıyoruz. Yaptığımız piknikte, yaptığımız kongrelerde bunlar çok aşikâr artık ortaya çıkıyor. İl kongremiz var yakında. Teşkilatımızı toparlıyoruz. Bir sıkıntı yok.