İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Eskişehir Şube Başkanı Orkun Kılıç: 24 Nisan’da çalışmalarımız başladı. Yaklaşık bir buçuk aylık bir süre zarfındayız. 7 bin 300 civarı bir binayı inceledik.

Bu protokolümüz aslında çok uzun süren bir çalışmanın sonucunda ancak imza aşamasına gelebildi. O esnada tabi ülkemizi ciddi derecede etkileyen depremin arkasına gelince kamuoyunda fazla ilgi görmüştü. Büyükşehir, Odunpazarı ve Tepebaşı ile birlikte yaptığımız bir protokol. 16 meslektaşımız çeşitli eğitimler aldılar. Bunun sonucunda bir sınava girdiler. Sınavda başarılı olanlar sahada çalışma yapmaya hak kazandı. 24 Nisan’da çalışmalarımız başladı. Yaklaşık bir buçuk aylık bir süre zarfındayız. 7 bin 300 civarı bir binayı inceledik. İlk etapta planlanan şehir merkezindeki 20 bin binaydı. Dolayısıyla üçte birini bitirdiğimizi söyleyebiliriz. Bu şekilde ilerlediğimiz takdirde de dört beş ay içinde 20 bin binanın incelemesini tamamlayıp belediyeye teslim etmeyi hedefliyoruz.
Riskli bina haritası elde edilecek
Bizim yaptığımız bina inceleme yöntemi 6306 sayılı kanun ekinde tanımlanan hızlı değerleme metodu. Bu ne demek? Biz 20 bin binayı hızlı değerleme metoduyla inceleyeceğiz bunun sonucunda bir bina bazında bu bina risklidir veya bu bina sağlamdır anlamı çıkmayacak. Fakat incelenen 20 bin bina içinde binaların birbirlerine göre olan risk durumları, dolayısıyla riskli yapıların bir yerde kümelenip kümelenmediği ortaya çıkacak. Bunun sonucunda önceliklendirme çalışmalarında kullanılacak. Bunu kovid haritasına benzetebiliriz. Pandemi döneminde bir renk haritamız vardı. Bunu riskli binalar için düşünürsek tam o şekilde bir harita elde etmiş olacağız. Belediyelerimiz ise bu çalışmayı altlık olarak kullanarak başka yapılması gereken ek çalışmaları da yaparak kentsel dönüşüm strateji belgesi alacaklar. Çevre ve Şehircilik Bakanlığından… Bunun nihayetinde de kentsel dönüşüm çalışmalarına başlamayı hedefliyorlar.
Şu binalar daha riskli diye bir harita…
O yedi bin binada bizim sonucumuzda onların ne kadarı hasarlı çıkacak diye bir sonuç olamayacak hiçbir zaman. Kendi içlerinde ancak diğerine göre göreceli olarak ne kadar riskli olduğunun sonucu çıkacak bir harita, kovid haritasına benzer bir harita elde edilecek. Bu da ancak 20 bin bina incelendiğinde ortaya konabilecek. Çalışma sonunda yapacağımız yorum bina bazında ‘bu riskli, bu değil’ şeklinde olmayacak. Biz 20 bin binayı inceledik, bunların arasında şu binalar daha riskli diye bir harita elde etmiş olacağız. Bu da önceliklendirme çalışmasında kullanılacak.
Sazova’dan başlamasının…
Sazova’dan başlanmasının hiçbir önemi ve önceliği yok. 20 bin bina için kabaca bir sınır çizildi. Bütün binaları aynı anda incelemek mümkün değil. İlk etapta 20 bin bina incelensin diye karar verildi. Bunun başlangıcı Sazova oldu. Bir buçuk ayda 7 bin 300 bina inceledik. Çok hızlı giden bir çalışma.
Zemin zayıf, katlar yüksek ve yumuşak! 
Eskişehir’in şöyle bir yapısı var. Bizim için bir bina tabi ki detaylı inceleme yaparak ancak mümkün ama kabaca hiç binaya bile bakmadan bazı şartları ortaya koyarak bir yorum yapabiliriz. Nedir? Birincisi zemin faktörü…  Eskişehir’de şehir merkezimiz alüvyon zemin, zeminimiz zayıf. Diğeri binanın yaşı… Özellikle 99 öncesi binaların daha riskli olduğunu düşünüyoruz. Bu 99 öncesi yapılan her binanın riskli olduğu anlamına gelmiyor. Ama 99 öncesi binaların daha riskli olduğunu düşünüyoruz. Neden? O tarihten sonra yönetmelikler çıkıyor, yapı denetim kanunu çıkıyor, yeni yönetmelikler çıkıyor. Bir de İzmir Depremi’nde boğma kat olarak kamuoyuna yansıyan, altında dükkan olan kat yüksekliği farkından dolayı yumuşak kat olarak tabir ettiğimiz bir olumsuzluk durumu var. Bir de yüksek katlı binalar var. Eskişehir’i düşünürsek zayıf zemin şehir merkezinde dedik. Yumuşak kat altında dükkan olan binalar. Yüksek kat, beş kat ve üzeri Eskişehir için yüksek kat kabul edersek şehir merkezi maalesef en riskli diyeceğimiz binalar oluyor.
En sıkıntılı imar planı…
Eskişehir’de bizim bitişik nizam dediğimiz bir imar planımız var. Bitişik nizam inşaat mühendisliği açısından en sıkıntılı imar planı. Bizim şehrin özellikle alüvyon olmayan zemininde ayrık nizamda, bahçeli yapılar dediğimiz binalar münferit olarak yapabileceğimiz birbirine yaslanmayan binaları yapabileceğimiz alanlarda mühendislik hizmeti alarak yapıldığı takdirde hem ekonomik hem de depreme karşı tamamen dayanıklı binalar yapmamız mümkün. Aynı şekilde zemini alüvyon olan çok zayıf zeminlerde de bina yapmamız mümkün ama orada ekonomiklikten ödün vermek zorundayız. Neden ekonomiklikten ödün verelim dersek Eskişehir’de zemini sağlam olan yerlerde ayrık nizam, iyi planlanmış imar planlarıyla inşaat yapmamızda hiçbir sakınca yok. 
Performans analizi…
Peki bina bazında biz bir bina sağlam mıdır, sağlam değil midir şeklindeki soruya cevap aramak istersek işte orada özel firmalar devreye giriyor. Performans analizi dediğimiz yine deprem yönetmeliğimizde esasları belirtilen en detaylı çalışma olan binalarda çeşitli inşaat mühendisleri tarafından incelemeler yapılıp binanın deprem esnasında sergilediği performansın analizi yapılmış oluyor. Bu Van adaşlara sunulmuş oluyor. Diğer bir konu ise Çevre ve Şehircilik bakanlığından lisans almış riskli yapı tespit firmaları… Bu firmalar ise binasını kentsel dönüşüme sokmak isteyen kişilerin gidip başvurduğu sonucunda riskli çıkarsa hem yıkım kararının çıktığı hem de çeşitli desteklerden faydalanarak kentsel dönüşüm yapabilecekleri bir yönteme gidiyor iş. Orada tabi insanlar hep şeyi soruyor; ben binamı incelettim bunun sonucunda illa yıkım kararı çıkar mı? Dediğim gibi siz binanızı kentsel dönüşüme sokmak istiyorsanız bir lisanslı büro ile bunu resmi olarak yaptığınız takdirde ancak yıkım kararı çıkar. Fakat bunu o şekilde yapmayıp sadece sonucunu sizin bileceğiniz yapanla-yaptıran arasında kalacak şekilde de binalara performans analizi yaptırıp bunun sonucunu görmek mümkün.
Bir destek şu an için yok 
Binanın depreme karşı dayanıklı olup olmadığını inceleyen en detaylı yöntem performans analizi. Bunun dışında Eskişehir’de bir üniversitemizin uyguladığı daha basit bir metot var. İstanbul’da uygulanan PERA metodu var. Bir de lisanslı bürolarla riskli yapı tespitine yönelik riskli çıktığı takdirde hem yıkım kararının çıktığı hem de çeşitli desteklerden faydalanılan bir yöntem var. Fakat bu yöntemlerin hiçbirinde bir destek şu an için yok. Bunu oturanlar, konut sahipleri kendileri karşılayarak yaptırmaları gerekiyor.
Çalışma 2021 yılında başladı
Kentsel Dönüşüm Strateji Belgesi çalışmaları kapsamında Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ve Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç ile TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Eskişehir Şubesi Başkanı Orkun Kılıç, Eskişehir’in yapı stokunun envanterinin oluşturulması ve yapı güvenliğinin deprem riski açısından değerlendirilmesini içeren protokolü Şubat ayında imzalanmıştı. İlk etapta Odunpazarı ve Tepebaşı bölgesindeki 22 bin binanın “hızlı değerlendirme yöntemi” ile incelenmesine karar verilmişti.