Erzurum'da üniversite öğrencileriyle bir araya gelen Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, hukuk fakültelerinin ve mezun öğrenci sayısının fazlalığına dikkat çekerek yeni sistemi açıkladı. Buna göre, avukat olmak için mezun olmak yeterli olmayacak, bunun için öncelikle hukuk mesleklerine giriş sınavına girecek. Bakan Tunç’un açıklamalarını Eskişehir.net’ten Meltem Karakaş’a değerlendiren Eskişehir Barosu Başkanı Mustafa Elagöz, sadece avukatlık değil, hakim ve savcılık sınavına girecek kişilerin de 2024’te uygulanacak hukuk mesleklerine giriş sınavına girmek zorunda olduğunu söyledi.
SINAV 2024 YILINDA UYGULANACAK
Sınavın 2024 yılında uygulanacağını söyleyen Elagöz, “Sayın Bakan’ın açıklamaları aslında yeni bir konu değil. Yargı Reformu Stratejik Belgesi ile 2019 yılında açıklanmıştı. 24 Ekim 2019 yılında 7188 sayılı bir yasa çıktı bununla ilgili. O yasa ile getirildi. Ancak o sırada hukuk fakültesinde okuyan henüz mezun olmamış öğrenciler kazanılmış hakları bahis konusu olduğu için mesleklerine giriş sınavının 2024 yılında uygulanması yönünde yasal düzenleme yapıldı. Seneye bu sınavın uygulanmasını hepimiz bekliyorduk. Sayın Bakan’ın açıklaması bu minvalde” dedi.
HUKUK FAKÜLTELERİNDE NİTELİKLİ EĞİTİM SORUNU
Hukuk fakültelerinde nitelikli eğitim sorunu olduğunu belirten Elagöz, “Buradaki sınav aslında sadece avukatlık mesleğine girişle ilgili değil hukuk mesleklerine giriş sınavı başlığı altında düzenlendi yasada. Bu ne demek? Hukuk fakültesinden mezunu olanlar mezuniyetten sonra avukatlık stajına başlayabilmek, hakimlik, savcılık sınavına girebilmeleri, noter yardımcılığı sınavına girebilmeleri için öncelikle bu hukuk mesleklerine yeterlilik sınavını geçmiş olmaları şartı getirildi. Buradaki amacın da hukuk fakültelerinde son yıllarda yaşanan nitelikli bir eğitimin verilmemesinden kaynaklı bir mezuniyet artışı. Yine bu yargı sisteminde çok ciddi sorunlara sebep olduğu için böyle bir düzenleme getirildi. Bu düzenleme aslında 2001 yılında da getirilmişti avukatlık mesleğine giriş sınavıyla ilgili. Bununla ilgili kanun da çıkarılmıştı. Bu 2006 yılında kaldırıldı. Yasa boşluğu oluştur burada. 2019 yılında da bu düzenleme tekrar getirildi” diye konuştu.
HAKİM VE SAVCI OLMAK İSTEYEN DE SINAVA GİRECEK
Hakim ve savcı olmak isteyenlerin de sınava girmek zorunda olduğunu söyleyen Elagöz, “Kimler bundan istifade edecek? 31 Mart 2024 öncesi mezun olanlar bu sınava tabi olmayacak. 31 Mart 2024 sonrasında mezun olanlar sınava girmek zorundalar. Bunu da yüksek öğretim kurumu yapacak. O sınav yılda en az bir kere yapılacak. Bu sınavda 100 üzerinden 70 baraj puanını geçen mezun olan öğrencilerimiz avukatlık stajını yapmaya hak kazanacaklar. Bu sınavda başarılı olmayanlar avukatlık stajını başlatamayacak. Bu çok önceden yapılması gereken bir düzenlemeydi. Ancak ülkede siyasi sebeplerden dolayı 2001 yılında yapılan bu düzenleme kaldırıldı toplumsal baskıdan ve seçim arifesinden ötürü. Şimdi inşallah 2024 yılında uygulanacak bu sınav. İnşallah kaldırılmaz. Çünkü şu anda avukat sayısına baktığımızda Türkiye’de 200 bine yakın avukat var. Çok ciddi bir rakam bu. Bugün ruhsat törenimiz var. Çok ayıda mezun var. Ben dün Türkiye Barolar Birliği’ndeydim. Masasının üzerinde çok sayıda binlerin üzerinde imzalanacak ruhsat vardı. Bu artık tahammül edilemez hale gelen bir konu. Türk yargı sisteminde nitelik kaybına da sebep olmaya başladı. Bu sınavlar sadece avukatlara mahsus değil. Hakim olmak isteyenler bile bu sınava girmek zorunda. Önce bu sınavda başarı şarkı var. Bu başarıyı sağlarsa avukat stajına başlayacak ya da hakimlik, savcılık sınavlarına girme hakkına sahip olacaklar” şeklinde konuştu.
140’IN ÜZERİNDE HUKUK FAKÜLTESİ VAR
“Türkiye’de benim bildiğim kadarıyla 140’ın üzerinde hukuk fakültesi var” diyen Elagöz, “Ama fiilen hukuk fakültesi eğitimi veren sayıya baktığımızda bunların çoğu vakıf üniversitesi zaten. 80-90 civarında hukuk fakültesi fiilen eğitim veriyor. Ancak fakültelerde ciddi bir kadro sorunu var. Aslında hukuk eğitimdeki nitelik kaybı buradan başlıyor. Çok sayıda hukuk fakültesi açıldı son yıllarda. Akademisyen yetersiz. İyi bir eğitim kadrosu yetersiz. Çok sayıda öğrenci kalabalığı söz konusu” dedi.
“ÇÖZÜM AZ SAYIDA HUKUK FAKÜLTESİ, NİTELİKLİ HUKUK EĞİTİMİ”
Elagöz, “2019 yılında Türkiye’de 190 bininci kişi hukuk fakültesine girme hakkını elde edebiliyordu. Baroların baskısı ve çabası sonucunda bu sayının ilk etapta 100 bine daha sonraki aşamalarda daha alt seviyelere çekilmesi için mücadele ettik. O zaman bunun 100 bine çekileceği söylendi bize. Ancak YÖK yine bu sene fakülteye başlayan öğrencileri 125 bine çıkardı. Bununla ilgili de Türkiye Barolar Birliği dava açtı. Çünkü bununla ilgili daha önce alınmış bir karar var. Bunda vakıf üniversitelerinin baskısı olduğunu düşünüyorum. O yüzden 125 bine çıkarıldı. Herkesi hukuk fakültesinden mezun ederseniz, iyi bir eğitim vermezseniz işte Türk yargı sistemi bugün yaşadığı sorunları yaşamaya devam eder. Çünkü her zaman hukuk fakültesinden mezun olanlar sadece avukat olmuyor. Hakim savcımız da bu yetersiz eğitim veren fakültelerinden mezun olarak görevlerine başlıyorlar. Bu sınavlar yargıdaki nitelik kaybını bir nebze olsa da düzeltir. Bence çözüm de değil. Olması gereken sınav da değil. Olması gereken bu kadar hukuk fakültesinin açılmaması. Az sayıda hukuk fakültesi ile eğitim verilmeli ve yüzde 1’lik baraj puanı ile hukuk fakültesine nitelikli öğrencinin alınmasıyla siz Türk yargı sisteminde bir şeyleri değiştirirsiniz. Sınav amacına uygun olacak mı onu da bilmiyoruz. Bana göre tek başına çözüm değildir. Sıkıntıyı hafif çapta çözüme kavuşturacak. Çözüm az sayıda hukuk fakültesi, nitelikli hukuk eğitimi” diye konuştu.
HUKUK ÖĞRENCİLERİNİN TEPKİSİ OLABİLİR
Elagöz, “Hukuk öğrencilerinin tepkisi elbette olacak. Ancak bu yasal düzenleme yapılırken biz 2019 Yargı Reformu Strateji Belgesi öncesindeki barolar ve Barolar Birliği hazırlık aşaması ve görüşmelerde hep şunu söyledik: Derhal uygulansın. Çünkü gecikme söz konusuydu. Ancak o dönemde hukuk fakültesi okuyan öğrencilerin kazanılmış hakkı gerekçe gösterilerek o tepki dediğimiz olay 2024’e ertelendi. Herkes buna karşı gelir, herkes buna isyan ederse zaten hiçbir şeyi değiştiremeyiz bu ülkede” şeklinde konuştu.
“ELEMEYE TABİ TUTULURSA NİTELİK DE ARTAR DİYE DÜŞÜNÜYORUM”
Eskişehir’de avukat sayısının 2 bine yaklaştığını ifade eden Elagöz, “2018 yılında baro başkanlığına aday olduğumda genel kurulda sayımız bin 60 idi. Aradan beş yıl geçti. 2023 yılındayız. Şu anda bizim fiilen avukatlık yapan meslektaş sayımız yaklaşık bin 800. Beş yılda 800 kişilik artış söz konusu. Sicile baktığımızda en son sicilimiz 3 bin 103’lerde. Yani her hafta ruhsat veriyoruz. Burada asıl olan genç arkadaşlarımız aslında. Sistemsel bir sorun var. Biz bunu yıllardır söylüyoruz. Geçmişten gelen ve bir türlü çözümlenemeyen sistemsel sorundan kaynaklı ciddi mağduriyetler var ortada. Fakülteden mezun olduktan sonra çok ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kalıyorlar. Çünkü her hanede bir avukat var. Bu kabul edilebilir bir düzen değil. Her ailede hukukçu olmaması gerekiyor. Sayı artışı sorunları da berberinde getiriyor. Mesleki nitelik kaybında ciddi bir artış görülmeye başladı. Bu yönde disiplin soruşturmaları yönünde elimizden geleni yapıyoruz ama iş çığırından çıkmaya başladı. Bilinçli yapılan bir politikanın ürünü olarak geldiğimiz nokta bu. Türk yargı sistemine çok büyük darbe vurulmuş bu kadar hukuk fakültesinin açılması. Baroların bu konudaki uyarılarının dikkate alınmaması maalesef bizleri bu aşamaya getirdi. Biraz elemeye tabi tutulursa nitelik de artar diye düşünüyorum” dedi.
ÇOĞU HUKUK FAKÜLTESİ KAPANABİLİR
Elagöz konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Bu sınavın şöyle bir faydası olabilir: Şimdi iyi eğitim veremeyen bir fakülteyi öğrenci tercih etmeyebilir. Bir sürü vakıf üniversitesi de var devlet üniversitesi de var. Resmiyette var ama kadro yok. Bu fakülteyi okumak istiyorsanız, sınava da tabi olacaksınız, tercihinizi yaparken iyi bir eğitim alacağınız üniversiteyi tercih ederseniz. Çoğu hukuk fakültesi de yeterince öğrenci kabulü yapamadığı için kendiliğinden kapanacak.”