Davut, skolyozun, omurganın yana doğru eğilmesi ve kendi ekseni etrafında dönmesi ile sonuçlanan bir omurga deformitesi olduğunu belirtti. Skolyoz tedavisinde dünyaca etkinliği kanıtlanmış olan Schroth yönteminin kullanıldığını ifade etti.

Schroth yönteminin, skolyoz tedavisinde etkili ve özgün bir yaklaşım sunduğunu vurgulayan Davut, "Bu yöntem, kişinin kendi eğrilik durumuna özgü pozisyonlama ve nefes egzersizleri ile modellemeyi içerir" dedi.

Neden Schroth yöntemi? Sevinç Davut, "Skolyozda eğrilik 3 boyutludur, dolayısıyla düzeltmenin de 3 boyutlu egzersizlerle planlanması gerekir. Klasik egzersizler ise 2 boyutlu olduğundan, skolyoz tedavisindeki etkinlikleri oldukça düşüktür" diyerek Schroth yönteminin tercih edilme sebeplerini açıkladı.

Schroth yönteminde neler yapıldığına dair bilgi veren Davut, "Doğru pozisyonlama ve nefes teknikleri, eğriliğin tipine ve derecesine göre kişiye özel egzersizler planlanır" dedi. Skolyozun tespitinde, kişinin omuz ve kalça eşitsizliklerine bakıldığını, kürek kemiklerinin pozisyonlarının ve bel oyuntularının değerlendirildiğini belirtti.

Schroth eğitimi almış fizyoterapistlerle tedavi planlanmasının önemine dikkat çeken Davut, "Çocuklarda, büyüme yaşı tamamlanmadan gerekli egzersizlerle eğriliğin azaltılması veya düzeltilmesi hedeflenirken, yetişkinlerde doğru duruş sağlama, ağrı yönetimi ve fonksiyonelliğin artırılması amaçlanır. Sosyal medyada yer alan genel skolyoz egzersizlerinden ziyade, kişiye özel egzersiz yöntemleri kullanmak daha etkili olacaktır. Bu nedenle skolyoz tedavisi uzman hekimlerce belirlenmeli ve fizyoterapistler eşliğinde sürdürülmelidir" ifadelerini kullandı.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı