Ayşen Gürcan, "Milletimizin partimize yönelik bu güven ve teveccühünün arkasında yatan esas sır, devlet ile millet arasında kurulan derin muhabbet, bitmek bilmez bir sevda hikâyesidir. Bu dönemde, halka tepeden bakan, üstenci, kendisini adeta halkın efendisi gören anlayışı kaldırıp attık. Millete efendi değil, hizmetkâr olmayı hedefleyen, milletin iradesini tüm karar alma süreçlerinde merkeze alan bir yönetim anlayışını hayata geçirdik. “İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın” sözüyle bugüne ulaşan kadim geleneğin sesine kulak verdik." dedi.
“Güçlü Aile, Güçlü Toplum, Güçlü Türkiye”
Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde devlet ve millet ile el ele, omuz omuza yürümeye başladıklarını ifade eden Gürcan, "Bu zihniyet devrimini idrak edebileceğimiz en kıymetli alan, hiç kuşkusuz, sosyal hizmetlerdir. Anayasamızın, devleti tanımlayan 4 temel maddesinden biri olan, sosyal devlet anlayışı, hükûmetlerimiz döneminde, gerçek anlamda uygulanmaya başladı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız, “Güçlü Aile, Güçlü Toplum, Güçlü Türkiye” anlayışıyla eş zamanlı olarak birçok proje yürüttü." dedi.
"600 bin engelli ailesine 110 milyar TL destek sağladık"
Gürcan, "Hükûmetlerimiz boyunca, kadınların fırsat ve imkânlardan eşit bir şekilde faydalanması, hak ve özgürlüklerinin genişletilmesi, siyasetten çalışma hayatına her alana etkin katılımlarının sağlanması amacıyla tarihî adımlar attık. Engelli evladına, yaşlı annesine babasına bakmakta zorlanan kişilerin sırtındaki yükü paylaştık. Bakıma ihtiyacı olan yaklaşık 600 bin engelli ailesine 110 milyar TL destek sağladık. Aynı zamanda, engelli kardeşlerimiz için eğitimden rehabilitasyona, istihdamdan erişilebilirliğe her alanda etkili politikalar ortaya koyduk. Büyüklerimizin topluma etkin katılımlarını sürdürmek için yaşlı destek programlarını hayata geçirdik." şeklinde konuştu.
"7 milyon haneye ulaşıldı"
Aile Sosyal Destek Programı ile yaklaşık 7 milyon haneye ulaştıklarını anlatan Gürcan, "Şiddettin her türlüsüne ve ayrımcılığın her çeşidine, “sıfır tolerans” ilkesiyle karşı çıktık. Kadına yönelik şiddetle mücadele için devletin tüm birimleri ile ortak bir şekilde çok fonksiyonlu bir uygulama yürüttük. Mağdura, mazluma asla sırtımızı dönmedik. “Benim olmadığım yerde kimse yoktur” inancıyla, her ihtiyaç sahibine, devletin müşfik elini uzattık. Doğum ve vefat yardımları, doğal gaz desteği, aile destek 5 projesi gibi birçok farklı uygulama ile sosyal yardımlara aralıksız devam ettik. Kimsesiz kalmış çocuklarımıza anne-baba olduk. Her çocuğun aile ortamında yetişmesi için koruyucu aile uygulamasını güçlendirdik. Vatan uğruna canını feda etmiş, aziz şehitlerimizin emanetlerine sahip çıktık. Şehitlerimizin yakınları ve gazilerimiz için her türlü desteği sağladık. Kıymetli Milletvekilleri, Bunları neden mi yaptık? Çünkü bizim bir Türkiye hayalimiz var. Kimsenin öz yurdunda kendisini garip hissetmediği, insan odaklı ve hak temelli bir yaklaşımla, tek bir vatandaşımızın dahi yalnız olmadığı bir ülke için çalışıyoruz." diye kaydetti.