Saadet Partisi Odunpazarı İlçesi Mali İşler Başkanı Hikmet Çakır, haftalık Pazar toplantısında konuştu. Emeklilere yapılan yüzde 5 zam oranına tepki gösteren Çakır, “Faiz politikasıyla halkımızın cebindeki parayı her geçen gün eksilten iktidar, açıklamış olduğu 10 bin TL ile emeklilerimizi açlığa terk etmiştir. Enflasyon canavarı altında ezilen milyonlarca emeklinin feryadını duymazdan gelmek vicdansızlıktır” diye konuştu.
“EMEKLİNİN FERYADINI DUYMAZDAN GELMEK VİCDANSIZLIKTIR”
“Açlık sınırı 16 bin 803 TL, Yoksulluk sınırı 45 bin 686 TL. Asgari ücret 17 bin 2 TL, emekli maaşı ise büyük bir lütuf sonucu yüzde 5 ilave edilmesiyle 10 bin TL oldu” diyen Çakır, “Faiz politikasıyla halkımızın cebindeki parayı her geçen gün eksilten iktidar, açıklamış olduğu 10 bin TL ile emeklilerimizi açlığa terk etmiştir. Enflasyon canavarı altında ezilen milyonlarca emeklinin feryadını duymazdan gelmek vicdansızlıktır. Bu ücret kiraya mı yetecek, mutfak giderlerine mi, faturalara mı? Bazen "var da mı vermiyorlar?" gibi ifadeler kullanılıyor. Sormak lazım, dün vardı da bugün neden yok? Her fırsata, kendilerinden önceki yılları “Karanlık” diye andıkları yıllara bir bakalım. Emekli maaşı neredeyse 1,5 asgari ücret iken bugün asgari ücret emekli maaşının 1,7 katı haline geldi. Bir emekli ikramiyesi ile alınanları bugün 7 emekli bir araya gelip anca alabiliyorlar” şeklinde konuştu.
“İSRAF VE YOLSUZLUKLAR SONUCUNDA ÇALIŞANLARA VERECEK PARA KALMADI”
Çakır konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Soruyorum dün var olan bugün neden yok? Nereye gitti? Sormayalım mı? “Olsa verirdi elbet” avuntusu ile nereye kadar gideceğiz? Geçilmeyen köprülerin, kullanılmayan yolların, garantisi bol keseden dağıtılan yap-işlet ödemeleri neden aksamıyor? Faize ödenen milyarlar söz konusu olunca neden “Yok” denilmiyor? Kur koruma yoluyla dağıtılan milyarlara gelince “Olsaydı verilirdi” denilmiyor? Emekliye gelince, “Efendim bütçe imkanları bu kadar. Zaten zor günlerden geçiyoruz. EYT ile çok açıldık” gibi aymaz cümleler kullanılması tahammüllerimizi zorluyor. Gelin kabul edin yanlış ekonomi politikaları, israf ve yolsuzluklar sonucunda çalışanlara verecek para kalmadı! Bir kişiye dokuz, dokuz kişiye bir pul vermekle yürütmeye çalıştığınız çarklar sonunda sizi de öğütecektir.”