Altın piyasasında, kota uygulaması ve yeni kısıtlamalar konuşulmaya devam ediyor. Yetkililer, altına yönelik getirilen kota uygulamasının ülkenin döviz kaynaklarını atıl duruma düşürmeden kullanma stratejisine uygun olduğunu belirtiyor.
Vatandaşların tercihleri dikkate alınsa da, kaynakların yatırıma, üretime ve istihdama yönlendirilmesi gerektiği vurgulanıyor.
Bu adımların, ihracata katkı sağlayacağı belirtiliyor ve piyasalarda yeni kısıtlamaların gelebileceği söylentileri yayılıyor.
BAKAN ŞİMŞEK'TEN AĞIR ELEŞTİRİ!
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, kuyumcu ve mücevherat sektörüne yönelik uygulamalar hakkında yapılan eleştirilere karşı sert açıklamalarda bulundu.
Şimşek, bu adımların Türkiye ekonomisi için önemli kazanımlar sağladığını vurgulayarak, eleştirileri yapan sektör temsilcilerini eleştirdi.
"Altına yönelik olarak kota uygulaması getirdik. Elbette ki bazı çıkar çevreleri bundan memnun değil... Ancak şunu net bir şekilde ifade etmek gerekir; bir malı ülkede bulunmayan döviz kaynakları ile ithal edip, sonra atıl duruma düşürmek memleketin menfaatine ne ölçüde hizmet eder?
Vatandaşlarımızın tercihlerine her zaman saygı duyarım. Ancak burada kaynaklarımızı ülkemizin çıkarları doğrultusunda kullanarak yatırıma, üretime ve istihdama yönlendirme kararlılığımızı sürdüreceğiz, bu da ağırlıklı olarak ihracata katkı sağlayacaktır."
Yapılan açıklamalar, altın üzerindeki kısıtlayıcı önlemlerin uzun süre devam edeceği beklentisini güçlendirirken, piyasalarda bu önlemlere ek yeni kısıtlamalar getirilebileceği yönünde söylentiler yayılmaya başladı.
Özellikle son zamanlarda altın üretim sürecinde değişiklikler olabileceği ve kuyumcular tarafından, geçtiğimiz yıl çeyrek ve yarım gram altınların yasaklanmasına benzer şekilde 22 ayarlık 1 gram altınların üretiminin durdurulabileceği uyarıları yapıldı.
Türk lirasının 31 Mart seçimlerinden sonra reel olarak değer kazanması, altın ve döviz talebini baskılamış olsa da, kuyumculuk sektörü kaynakları, olası yeni ekonomik çalkantılarda vatandaşların fiziki altın bulma konusunda zorluk yaşayabileceğini belirtti.
Bu nedenle, serbest piyasa ekonomisi gereği altın ithalatına yönelik tedbirlerin kaldırılması çağrısında bulunuyorlar.
Kuyumcular, kota uygulamasının sarrafiye türü altınlarda yüksek işçilik maliyetlerine yol açtığını ve normalleşme sürecinde bu yasakların kaldırılmasını Bakan Şimşek'e iletmeye hazırlanıyor.
KUYUMCULARA YASAK!
Altın yatırımcıları, uzun vadeli stratejileri doğrultusunda altınlarını bozdurmadan tutarak son fiyatlarla önemli kazançlar elde etmişti. Ancak, kuyumcular kesme altınların geri alınmayacağı konusunda uyarılarda bulunuyor.
Antalya'da kuyumculuk yapan Çağrı Yılmaz, konuyla ilgili olarak şunları söyledi:
"Halk arasında ucuz altın diye bir inanış var, ancak ucuz altın diye bir şey yoktur. Kesme altın satışı da zor, hatta birçok kuyumcu şu anda kesme altın almıyor. Paketli altında seri numarası ve üretici firması gibi detaylar belli oluyor."
Son zamanlarda vatandaşlar, paketli altın yerine kuyumcular tarafından 'kesilmiş altın' olarak bilinen yarı mamul ürünleri tercih etmeye başladı. Bu tercihin arkasındaki başlıca sebep, kesilmiş altınların paketli ürünlere göre daha ucuz olması olarak gösterildi.
Ancak uzmanlar, kesilmiş altınların üzerinde barkot veya damga olmamasının yanı sıra ayarının da sadece profesyoneller tarafından ayırt edilebileceğini vurgulayarak dikkat çekiyor.
Kuyumcu Halil Güvençoğlu, vatandaşların genellikle 24 ayar tasarruf altınları tercih ettiğini belirtiyor ve şunları ekliyor:
"Kesilmiş altın olarak bilinen ürünleri tavsiye etmiyoruz çünkü bunların patent ya da seri numarası yoktur. Bu nedenle, bu altınları satarken vatandaşlarımız zorluk yaşayabilir. Bu tür sorunları önlemek için paketli altın almak daha güvenlidir."
Not: Burada yer alan değerlendirmeler yatırım kapsamında değildir. Haberimizde kesinlikle yatırım tavsiyesi verilmemiştir.
