Emekli Astsubaylar Derneği Odunpazarı Şube Başkanlığı, Türkiye’nin gündemindeki önemli konularla ilgili önemli bir açıklama yaptı. Dernek, ülke menfaatine duyarsız kalmayan ve kamu yararına sorumluluk taşıyan bir sivil toplum kuruluşu olarak, son günlerdeki gelişmelere ilişkin görüşlerini paylaştı.
"Bir gram hakkımız varsa da asla helal etmiyoruz"
Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Emekli Astsubaylar Derneği Odunpazarı Şube Başkanlığı olarak ülkemizin içinde bulunduğu duruma, toplumsal olaylara, her türlü dış baskılara ve ülke menfaati ile ilgili her duruma duyarsız kalmayan sorumluluk sahibi kamu yararına görev yapan bir sivil toplum kuruluşuyuz. Son günlerde kamuoyunun gündeminde olan konularla ilgili bir açıklama yapma gereği duyulmuştur. Tüzüğümüzün 4. Maddesi; Dernek, Atatürk devrim ve ilkelerinin sürekli savunucusudur. Bu konularda yapılacak her türlü çalışmaya maddi-manevi destek sağlar; gereği Atatürk ilke ve devrimlerinin yılmaz savunucuları olmayı sürdüreceğiz. Bu kapsamda, Atatürk’ün izinde gerçekleştirilecek her türlü çalışmaya maddi ve manevi destek vermeye devam edeceğimizi kamuoyuna ilan ediyoruz. Bizlerde Mustafa Kemal’in askerleriyiz.
Bizim kırmızı çizgimiz Atatürk milliyetçiliğidir. Kamuoyunda Biz Astsubayların vatan sevgisi ve milliyetçiliği sorgulanamaz. Vatanı için bir emirle ölüme giden bir meslek grubunun onurlu mensupları olarak terörist başının muhatap alınmasını kabul edemeyiz. Atatürk ilke ve devrimlerinin savunucusu Atatürk milliyetçisi bir meslek grubu olarak biz bebek katilinin Gazi meclise davet edilmesini ve medet umulmasını şiddetle kınıyoruz. Bu olay tarihimize kara bir leke olarak geçecektir. Teröristle müzakere olmaz, mücadele olur ve yok edilir.
Binlerce insanımızın ve çok değerli meslektaşlarımızın canına kanına mal olan ve insanlık düşmanı bebek katili terörist başına umut bağlayan her türlü girişimin kesinlikle karşısında olduğumuzu bildiriyoruz. Bu konuda biz tarafız ve kimse bizden bu durumu görmezden gelmemizi beklemesin. Bebek katilinin mecliste konuşmasının ne anlama geleceğini bir de eşini, babasını, evladını kaybeden şehit yakınları ile gözünü, kolunu, bacağını kaybeden gazilerimize sorsunlar.
Ülkemizde ne zaman terör bitme noktasına gelse, birileri devreye girip bazı şahsi çıkarlar için teröristlerle masaya oturmak için zemin hazırlıyorlar. 1993 yılında yine bitme noktasına gelen terörün barış masallarıyla toparlanmasına müsaade edildi. Oluşan rehavetten dolayı Elazığ Bingöl yolunda 33 askerimizin şehit olmasına sebep oldu. 2002 yılında yine bitme noktasına gelen terör analar ağlamasın barış masalları ile yine azdırıldı, analar daha çok ağladı. Biz hiç akıllanmayacak mıyız? Beş bin yıllık tarihe sahip Büyük Türk Devleti teröristle ve kırk bin kişinin katiliyle masaya oturamaz ondan medet umamaz.
Biz yıllarca güneydoğuda kalmış bir askeri personel olarak terörist başının bırakın konuşturulmasını, teklife dahi konu edilmesini kendimize zül kabul ediyoruz. Bir gram hakkımız varsa da asla helal etmiyoruz.
Yine halen ülke gündeminde yer alan emekli maaşlarına yapılan artışlarla ve astsubaylara söz verilip de yerine getirilmeyen tazminat ve maaş iyileştirmesi ile ilgili rahatsızlığımızı da kamuoyuyla paylaşmak istiyoruz. Kirada yaşayan bir emeklinin kirasına gelen zam oranı %58,51 iken, maaşlara yapılacak olan %11,54 oranındaki artış bizler için onur kırıcıdır. Bu durum emeklilerin yaşam koşullarını daha da zorlaştırmakta ve ekonomide adaletin sağlanamadığını açıkça göstermektedir.
Yıllarca ülkesine hizmet etmiş ve bu uğurda her türlü fedakârlıkta bulunmuş biz astsubayların emeklilikte hak ettikleri huzuru ve onuru bulmaları gerekir.
Bizler yıllardır verilen sözlerin tutulmasını istiyoruz. Birçok meslek mensubuna verilip de bizden esirgenen, anamızın ak sütü gibi helal olan döktüğümüz ter ve kanın karşılığı olan hakkımızı istiyoruz.
Yıllardır siz haklısınız tazminatlarınızı vereceğiz diyenler ne hikmetse tam astsubay haklarının iyileştirilmesi hususunda ki kanun teklifleri son anda ya kadük kalır yada torba yasadan çıkarılır.
Astsubayların sorunlarının çözümü hususunda muhataplarımıza sesimizi duyurma dönemi bitmiştir. Artık Astsubay sorunları Devletin her kademesindeki yöneticilerin ve kamuoyunun da bildiği konulardır.
Bizim talebimiz açık ve net onurlu huzurlu, saygın bir emeklilik. Yıllarca vatanın dağlarında, şehirlerinde ter döktük, can verdik, emek verdik şimdi emekliliğimizde bizlere layık görülen değerin bir göstergesi olarak sorunların çözülmesini istiyoruz. Yıllarca ağır çalışma şartları sonrasında emeklilik hayatının keyfini çıkarmak yerine, fakirliğin ıstırabını çekmek istemiyoruz.
Hani TSK daki komutanlarımız biz bir aileyiz diyorlar ya! Eğer öyleyse biz bu ailenin üvey değil öz evladı olmak istiyoruz. Nasıl ki bir emekli Albay çalışan teğmen maaşının üstünde maaş alıyorsa bir emekli Kd.Bçvş. da görevdeki bir Astsubay çavuşun maaşı oranında emekli aylığı almasını istiyoruz."
