Kadın Sağlığı Danışma Merkezinde Diyetisyen olarak görev yapan Müge Kinaş, özellikle Ramazan Ayı boyunca azalan öğün sayısı ve oruç tutulması sebebiyle metabolizması yavaşlayan vatandaşlara tavsiye ve uyarılarda bulundu. Bir aylık oruç süresinin bitmesiyle birlikte vatandaşların bayramı daha sağlıklı ve hafif geçirmesi için birden ve aşırı yemek yeme konusunda uyaran Kinaş, özellikle aşırı şekerli ve hamur işlerinin dikkatli ve kontrollü bir şekilde tüketilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Porsiyon kontrolünün bu süreçte önemli olduğunu hatırlatan Kinaş, dikkatsiz beslenmenin çeşitli sağlık sorunlarına yol açabileceğini vurgulayarak, dengeli ve doğru beslenmenin yolları hakkında bilgi verdi.
“Kendi beslenme rutinimize döndüğümüz bu süreçte önceliğimiz porsiyon kontrolü”
Ramazan Bayramı boyunca beslenme konusunda vatandaşların doğru ve dengeli beslenmeye yönelik atabilecekleri adımlardan söz eden Kinaş, “Uzun süre aç kaldığımız bu dönemden kendi beslenme rutinimize geçiş yaptığımız zaman dinlenmiş olan sindirim sistemimizi çok fazla miktarlarda yemek yiyerek bozmamamız gerekiyor. O nedenle ilk önceliğimiz porsiyon kontrolünü ayarlamak olmalı. Bir anda yüksek porsiyonlu besinler tükettiğimiz zaman hazımsızlık, şişkinlik gibi mide problemlerini ve kan şekeri dengesizliğine yol açabiliriz” dedi.
Kahvaltının günün en önemli öğünü olduğunu söyleyen ve tüketilmesi gereken besinlerle ilgili bilgi veren Kinaş, “Kahvaltı öğünümüzde kızartmalı yiyecekler, hamur işleri, sucuk, salam, reçel, bal gibi besinler yerine haşlanmış yumurta, peynir, zeytin, ceviz, meyve, sebze ve tam tahıllı ürünlere yer verebiliriz. Böylelikle güne daha sağlıklı bir başlangıç yapmış oluruz. Gün içerisinde toplam 2-3 ana öğün ve 2-3 ara öğün olacak şekilde beslenmemizi ayarlayabiliriz. Gece yatmadan 3 saat öncesinde ise yemek yeme işlemini sonlandırmamız gerekir” diye konuştu.
“Küçük egzersiz ve bol sıvı ile iştahımızı dengeleyebiliriz”
İştahı kontrol altında tutmak için gün içerisinde bol sıvı almanın ve küçük egzersizler yapmanın da önemli olduğunu hatırlatan Kinaş, içilen çay ve kahve sayısının da önemli olduğunu vurguladı. Özellikle bu dönemde şeker tüketimin artabileceğini söyleyen Kinaş, “Bayram ziyaretlerinde genelde ikram edilen besinler, hamur işleri, şekerli besinler, tatlı ve çikolata oluyor. Bu tarz besinleri daha kontrollü bir şekilde ve az miktarda tüketmeye dikkat etmeliyiz. Şerbetli yiyecekleri ve tatlıları, sütlü tatlılarla yer değiştirebiliriz. Şekeri de kuru meyve ile yer değiştirerek tercih edebiliriz. Misafirliğe gitmeden önce ikramlıkları daha kontrollü bir şekilde tüketmek ve kan şekeri dengesini ayarlamak için aç olmamamız gerekiyor. Evden çıkmadan önce kendimizi tok tutacak sağlıklı besinler tüketmek iyi bir yöntem olacaktır. Ayrıca misafirlikte gelen konuklara yemek yeme konusunda ısrarcı davranmamalıyız” ifadelerini kullandı.
Son olarak bu süreci daha rahat geçirmek için yoğun tempolu sporlardan uzak durulması gerektiğini vurgulayan Kinaş, güneşin yoğun olmadığı saatlerde hafif tempolu yürüyüşlerin daha doğru bir tercih olacağını dile getirdi.
"Dinlenmiş olan sindirim sistemimizi çok fazla yemek yiyerek bozmamak gerekiyor"
Diyetisyen Müge Kinaş, Ramazan ayı sonrasında metabolizmalarının yavaşlaması nedeniyle vatandaşlara aşırı şekerli gıdalar ile hamur işlerinin dikkatli ve kontrollü bir biçimde tüketilmesi tavsiyesinde bulundu
Kaynak: İhlas Haber Ajansı
Yorumlar