Eskişehir Bilecik Tabip Odası (EBTO) Başkanı Nazan Aksaray, 1 Ocak 2025’ten itibaren SGK’ya borcu olanların kamudan sağlık hizmeti alamayacağına dair atılan mesajlara tepki gösterdi. Genel sağlık sigortasını ödeyemeyen 9 milyon vatandaşın olduğunu hatırlatan Aksaray, “Yoksulluk en önemli halk sağlığı sorunlarındandır. Sağlıklı ve yeterli gıdaya ulaşamamak, sağlıklı barınma koşullarının olmaması ve daha pek çok olumsuzlukla fiziksel ve ruhsal hastalıkların en önemli nedenidir. Sırf bu nedenle daha çok sağlık kurumuna başvurmak zorunda kalan bu yurttaşlarımızın sağlık haklarının ellerinden alınmasını kabul etmemiz mümkün değildir” diye konuştu.

“Ulaşılabilir sağlık hizmetinin sağlanması, sosyal devletin görevidir”

Nazan Aksaray açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

Bir süredir, genel sağlık sigortası borcu olan yurttaşlarımıza Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından borçlarını ödemeleri, aksi takdirde 1 Ocak 2025’ten itibaren kamudan sağlık hizmeti alamayacaklarını bildiren mesajlar gönderildiğini biliyoruz. Her zaman söylediğimiz ana ilkemizi bir kez daha dile getirmek istiyoruz. Sağlık doğuştan gelen bir haktır. Kamusal, ücretsiz, nitelikli ve ulaşılabilir sağlık hizmetinin sağlanması, sosyal devletin görevidir. Sağlığın para ile yan yana telaffuz edilmesini, hastalarımızın ‘Paran yoksa sağlık hakkın da olmaz’ diye tehdit edilmelerini kesinlikle kabul etmiyoruz.

“Genel sağlık sigortası prim borcunu ödeyemeyen 9 milyon vatandaşımız var”

Biz hekimler, bizden yardım bekleyen hastalarımızın sırf genel sağlık sigortası prim borcunu ödeyemedi diye, sağlık kurumlarına kabul edilmemesini, hastalıklarının ilerlemesini, ilaçlarını alamamalarını kabul edemeyiz. Brüt asgari ücretin yüzde 3’üne sabitlenen, güncel tutarla aylık 600 TL olan genel sağlık sigortası priminin ödeme sorumluluğu, bordrolu bir işte çalışılmadıkça kişinin kendi omuzları üzerindedir. Bugün genel sağlık sigortası prim borcunu ödeyemeyen yaklaşık 9 milyon vatandaşımızın olduğu biliniyor.

“DİSK verilerine göre 10 milyon 681 bin kişi işsizdir”

Ülkemizde DİSK verilerine göre 10 milyon 681 bin kişi işsizdir. Genel sağlık sigortası kapsamında olan ve primlerini zamanında ödeyemeyip borçlu duruma düşen işsizlerin, okulunu bitirip iş bulamayan gençlerin, iş yerini kapatmak zorunda kalan esnafın, çiftçinin, mevsimlik işçilerin, ev hizmetlerinde çalışan kadınların, kayıt dışı çalışmaya mecbur bırakılan işçilerin ve onların bakmakla yükümlü oldukları milyonlarca vatandaşın prim borcu bulunmaktadır.

“Yurttaşlarımızın sağlık haklarının ellerinden alınması kabul edilemez”

Yoksulluk en önemli halk sağlığı sorunlarındandır. Sağlıklı ve yeterli gıdaya ulaşamamak, sağlıklı barınma koşullarının olmaması ve daha pek çok olumsuzlukla fiziksel ve ruhsal hastalıkların en önemli nedenidir. Sırf bu nedenle daha çok sağlık kurumuna başvurmak zorunda kalan bu yurttaşlarımızın sağlık haklarının ellerinden alınmasını kabul etmemiz mümkün değildir.

Buradan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı’na, Maliye Bakanı’na ve Sağlık Bakanı’na sesleniyoruz. Yapmanız gereken çok açıktır. Çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi almanız ve sağlığı doğrudan vergilerden elde ettiğiniz gelirden finanse etmeniz gerekiyor.

“Sağlık hizmetleri herkese parasız ve kamusal olarak sunulmalıdır”

Her gün daha çok yoksullaşan, ödeyecek gücü kalmayan halkımızı, sağlığıyla tehdit etmeyin. Sağlığa erişimde eşitliğin sağlanabilmesi, primi kadar değil, ihtiyacı kadar hizmetin sunulabilmesi için acilen vergi bütçesinden ücretsiz bir sağlık sistemi oluşturmanız şarttır. Sağlık hizmetleri yalnızca toplumsal yarar, refah ve mutluluk için üretilmelidir ve herkese parasız ve kamusal olarak sunulmalıdır.”

Kaynak: Meltem Karakaş