Adalar Porsuk Mevkii’nde bir araya gelen Platform üyeleri adına açıklama yapan Ayşegül Yüksel, “Tıpkı diğer gazeteci ve aydın cinayetlerinde olduğu gibi, Hrant Dink cinayeti de gerçek boyutlarıyla aydınlatılmadı” dedi.
“DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ ALANINDA ÖNEMLİ ÖDÜLLERİN SAHİBİ OLDU”
“Hrant Dink için adalet istiyoruz! Adalet için adalet istiyoruz!” diyen Ayşegül Yüksel açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Hrant Dink'i karanlık güçler tarafından katledilişinin 17. yılında saygıyla anıyoruz! 19 Ocak 2007'de Agos gazetesinin önünde bir tetikçi tarafından öldürülen gazeteci- yazar Hrant Dink’i geçen zamanı dikkate alarak hatırlatmak istiyoruz. Hrant Dink, 1954 yılında Malatya'da doğdu. İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi'nde zooloji eğitimi aldı. Ardından felsefe alanında eğitimini sürdürdü. Mesleğe 1990'lı yıllarda Ermenice yayınlanan günlük Marmara Gazetesi'nde başladı. Haftalık Türkçe ve Ermenice yayın yapan Agos Gazetesi'ni kurdu ve Genel Yayın Yönetmeni olarak görev yaptı. Yeni Yüzyıl ve BirGün gazetelerinde yazdı. Türkiye ve yabancı basında dile getirdiği görüşleriyle dikkat çekti. Almanya, Hollanda ve Norveç'te düşünce özgürlüğü alanında önemli ödüllerin sahibi oldu. Yazıları nedeniyle çok sık gözaltına alındı. Hakkında çok sayıda dava açıldı. Bundan tam 17 yıl önce kurucusu olduğu Agos Gazetesi önünde, 19 Ocak 2007 yılında uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürüldü.
“HRANT DİNK ÜLKESİNE SEVDALI BİR AYDINDI”
Hrant Dink ülkesine sevdalı bir aydındı. Yaşamı boyunca bu topraklarda kavganın yerine barışın, düşmanlığın yerine kardeşliğin yerleşmesi için mücadele etti. İyi bir gazeteci ve yazardı. Mesleğine âşıktı. Yılmadan usanmadan halkın haber alma hakkını, ifade ve basın özgürlüğünü savundu. Hrant Dink suikastını planlayan barışın ve özgürlüğün düşmanı odaklar, aradan geçen 17 yılda tam olarak ortaya çıkarılamadı. Tıpkı diğer gazeteci ve aydın cinayetlerinde olduğu gibi, Hrant Dink cinayeti de gerçek boyutlarıyla aydınlatılmadı.
“İNSANLIK ADINA, ÜLKEMİZ ADINA UTANIYORUZ”
Bizler ülkemizin ayrımcı, kişiye göre adalet anlayışından; öteki ilan edilenlere yönelen faillerin, devlet geleneği olarak korunmasından insanlık adına, ülkemiz adına utanıyoruz. Gelin görün ki azmettirenler, suç silsilesi içinde yer alan kamu görevlileri ve tetikçiler pişkinliklerini sürdürmeye devam ediyorlar.
“SEVGİLİ HRANT SENİ UNUTMADIK; UNUTTURMAYACAĞIZ”
Yaşam hakkı en temel haktır. Yaşam hakkını koruyamayan; adalet terazisi doğru tartmayan, suçluları adaletin karşısına çıkarmayan bir devlet yurttaşlarına güven veremez. Okulundan başka yaşamı olmayan öğrencilere, sosyal medya paylaşımı yapanlara hemen bir örgüt icat eden kolluk ve mahkemeler; planlı bir cinayette örgüt bulamadılar. Ogün Samast sadece bir tetikçidir. İstendiğinde, doğru iz sürüldüğünde kimi kamu görevlilerinin de içinde olabileceği örgütü ortaya çıkarmak hiç de zor olmayacaktır. Bizler insan hakları savunucuları olarak adalet peşindeyiz. Herkes için istediğimiz adaleti Hrant için de istiyoruz! Ülkemizde adaletin, hukukun evrensel standartlara göre işlemesini; insan hak ve özgürlüklerinin gelişmesini, güçlenmesini istiyoruz! Sevgili Hrant seni unutmadık; unutturmayacağız! Senin barış, kardeşlik idealine sahip çıkmaya devam edeceğiz!” MELTEM KARAKAŞ