Cengiz Holding’e bağlı Eti Bakır A.Ş. tarafından Tepebaşı İlçesi Atalan Mahallesi ve Mihalgazi İlçesi Alpagut Mahallesi mevkiinde, siyanürlü yığın liçi yöntemiyle altın ve gümüş maden ocağı açılmak isteniyor. Maden sahasının toplam ruhsat alanının 1836 hektar olduğunu söyleyen Aktürk, “ÇED alanı 509 hektardır. Yaklaşık 716 futbol sahası büyüklüktedir. Alanda 750 m derinlikte bir açık işletme sahası planlanmaktadır. Toplam 15 yıl süreceği planlanan projede patlatmalı açık ocak işletmeciliği uygulanacak olup, yılda 12 milyon ton kazı yapılacak ve aynı İliç’te olduğu gibi siyanürlü yığın liç yöntemi kullanılacaktır” diye konuştu.
“Emekçilerin yaşamı hiçe sayılmaktadır”
Halkın bilgilendirme toplantısının 15 Ağustos’ta yapılacağını hatırlatan Aktürk, “Cengiz Holdingin başlattığı Alpagut-Atalan Maden projesi de diğer yağma projeleri gibi şehrimizi ve insanları tehdit etmektedir. Faaliyete geçtiği koşullarda yaşayacağımız süreç şimdiden bellidir. Bir avuç patronun kar hırsıyla doğayı ve yaşamı talan edeceği, yaşadığımız toprakları yaşanmaz hale getireceği, daha fazla üretim için emekçilerin yaşamını hiçe sayacağı deneyimle sabittir” şeklinde konuştu.
“Yaşamın talanına izin vermeyeceğiz”
Aktürk açıklamasını şu şekilde sürdürdü: “Siyasi iktidar, kısa vadeli çıkarlar uğruna yerli ve uluslararası maden şirketlerinin bu toprakların zenginliklerini yağmalayarak semirmesine, yaşam alanlarımızı yok etmesine ve İliç gibi felaketlerdeki sorumluluklarının üstünü örtme çabasına göz yummaktadır! Ülkenin doğal zenginliklerini yerli ve yabancı şirketlerin talanına açarken; doğal kaynakların kamu eliyle, insan ve çevre yararını gözetecek şekilde işlenmesini bir kez bile gündemine almamaktadır. Bizler, bu topraklarda yaratılan yıkımın mağdurları; yaşamları, ormanları, dereleri, yaşam alanları bu şirketlerin dizginsiz kar hırsı uğruna gasp edilen bu toprakların asıl sahipleri olarak Alpagut, Atalan’da doğanın ve yaşamın talanına izin vermeyeceğiz! KESK Eskişehir Şubeler Platformu olarak şehrimizdeki yaşam ve doğa talanına karşı mücadele veren tüm kurum ve örgütlerle beraber projenin durdurulması için elimizden gelen çabayı göstereceğiz.”