Hastalıktan korunmak için aşılanmanın önemli olduğunu belirten Dr. Sivaslı, bu hastalığa karşı yüzde 99 oranında koruma sağlayan aşının çocukluk çağında yaptırılması gerektiğini dile getirdi.
Son yıllarda kızamık vakalarında artış gözlendiğini ve hastalığını bulaşıcı olduğunu vurgulayan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları - Neonatoloji Uzmanı Prof. Dr. Ercan Sivaslı, hastalık süreci ile ilgili şu bilgileri verdi.
“Kızamık, daha çok çocukluk çağında geçirilen, ateşli, döküntülü, komplikasyonları ve istenmeyen etkileri olabilen, ölüme ve salgına yol açabilen viral enfeksiyondur. Tüm dünyada görülen ve son derece bulaşıcı bir hastalık olan kızamık, akut gelişir ve ciltte döküntülere yol açar. Havadaki damlacıklar aracılığıyla kişiden kişiye bulaşan hastalığın kuluçka dönemi 10 ila 14 gün arasında değişmektedir. Genellikle çocukluk çağında görülen hastalık, hastalığı geçirmemiş ve aşılanmamış yetişkinlerde de görülebilir. Başlangıçta basit bir üst solunum yolu enfeksiyonuna benzer belirtilerle ortaya çıkan hastalık, kişinin ense ve yüz bölgesinden başlayarak vücuda yayılan kırmızı renkli döküntülerle kendini gösterir. Yüksek ateşin 5 günden fazla sürmesi, kızamığa bağlı olarak zatürre ya da orta kulak iltihabı gibi farklı komplikasyonların geliştiğini gösterebilir. Kızamık bulaşıcı bir hastalıktır ve ancak aşıyla önlenebilmesi mümkündür. Aşılamanın ilk dozu, bebek henüz 9 aylıkken yapılır. Ancak tek doz bağışıklığın kazanılması için yeterli değildir. Bağışıklık kazanılması için en az 2 doz aşı yapılması gerekir.”
Kızamık hastalığının en büyük risk faktörünün, aşısızlık olduğunu belirten Prof. Dr. Sivaslı, “Tüm dünyada ve Türkiye’de kızamık aşısının yıllardan beri yapıldığını ve yan etkilerinin yok denecek kadar az olduğunu söyledi. Kızamık hastalığının pek çok farklı sağlık sorununa yol açabileceği konusunda aileleri uyaran Prof. Dr. Sivaslı, “Eğer çocuğunuza henüz kızamık aşısı yaptırmadıysanız, en yakın sağlık kuruluşuna başvurarak, aşılama yaptırıp kızamıktan korunabilirsiniz” dedi.

Kaynak: rss