Türkiye Gazetesi'nin haberine göre, ABD'den gelen %54'e varan yeni tarife uygulamaları, özellikle Çin'i ve diğer Asya ülkelerini hedef aldı. Bu adım, dünya genelinde durgunluk ve enflasyon risklerini tetikledi. Çin’in %34’lük karşı hamlesi ve diğer ülkelerden beklenen misillemelerle birlikte piyasalardaki jeopolitik tansiyon yükseldi. Riskli varlıklardan kaçış hız kazanırken, dünya genelinde hisse senedi piyasaları değer kaybetti.
ABD Borsalarında Sert Gerileme
Haftalık bazda ABD'deki başlıca borsa endeksleri ciddi kayıplar yaşadı. Dow Jones %7,86, Nasdaq %9,04, S&P 500 ise %9,08 oranında düştü. Bu, yılın en büyük haftalık değer kayıplarından biri olarak kayıtlara geçti.
Avrupa’nın önde gelen endekslerinde de benzer bir tablo vardı. Almanya'nın DAX ve Fransa'nın CAC 40 endeksleri %8,10 gerilerken, İngiltere FTSE 100 %7,40 kayıpla haftayı kapattı.
Asya-Pasifik bölgesi de satış dalgasından payını aldı. Japonya Nikkei endeksi %9, Hindistan Sensex %2,65, Güney Kore KOSPI %3,62, Hong Kong Hang Seng %2,46 ve Avustralya ASX %5,24 oranında değer kaybetti.
ABD Başkanı Donald Trump, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada tarife politikasından vazgeçmeyeceğini duyurdu. Ancak, ülkelerin cazip teklifler sunması durumunda müzakereye açık olduğunu belirtti.
ABD Merkez Bankası (FED) Başkanı Jerome Powell ise yüksek gümrük vergilerinin enflasyonist baskıları artırabileceğini ifade etti. Powell, "Politika değişikliği için henüz erken" diyerek faiz indirimine yönelik taleplere karşı temkinli mesajlar verdi.
FED'in olası adımlarına yönelik beklentilerle birlikte tahvil faizleri gerilemeye başladı. ABD 10 yıllık tahvil faizi, haftalık bazda %4,25’ten %4,00 seviyelerine çekildi.