Beslenme ve diyet uzmanı Soydemir, yemek sıralamasının bilimsel araştırmalarla kanıtlanmış etkilerini anlatırken, “Yemekleri belirli bir sırada tüketmek, kan şekerinin dengelenmesine, tokluk hissinin uzamasına ve kilo kontrolünü kolaylaştırmaya yardımcı olmaktadır” dedi. Lifli gıdaların önce tüketilmesinin sindirimi yavaşlatırken, kan şekerindeki ani dalgalanmalardan kaçınılmasına da yardımcı olduğunu belirtti. Sebzeler ve tam tahıllar gibi lifli gıdaların mideyi erken doldurduğunu, proteinlerin ise uzun süreli tokluk sağladığını ifade etti. Karbonhidratların ise son sırada yer almasının, kan şekerini ani bir şekilde yükseltmeden enerji sağladığını söyledi.
Soydemir, yemek sıralamasının pratikte nasıl uygulanacağına dair örnekler vererek, “Bir öğünde önce sebze yemeği veya salata gibi lifli gıdalar tercih edilebilir. Ardından protein kaynağı olan tavuk, balık, yumurta veya et gibi gıdalar tüketilebilir. Son olarak ise pilav, makarna veya ekmek gibi karbonhidratlar yenmelidir” şeklinde açıklamalarda bulundu. Bu sıralamanın sadece kan şekerini düzenlemekle kalmadığını, aynı zamanda kilo kontrolünü sağladığını da belirtti. "Kan şekerindeki dalgalanmalara engel olmak, vücudun daha az insülin salgılamasına neden olur ve bu da yağ depolanmasını engeller" diye ekledi.
Lifli Gıdalar Önce Tüketildiğinde, Karbonhidratların Sindirimi Yavaşlar
Soydemir, yemek yeme sırasının sindirim üzerindeki etkileri hakkında da bilgi verdi. Lifli gıdaların önce tüketilmesinin, karbonhidratların sindirimini yavaşlatarak kan şekerinin kontrollü bir şekilde yükselmesini sağladığını açıkladı. Bu yöntemin, diyabet hastaları ve insülin direnci olan bireyler için özellikle faydalı olduğunu belirtti.
Her bireyin metabolizmasının farklı işlediğini belirten Soydemir, "Bu öneriler genel bir rehber olarak kabul edilmelidir. Herkes üzerinde aynı etkiyi yaratmayabilir. Kişisel ihtiyaçlarınıza uygun bir beslenme planı oluşturmak için bir diyetisyenden destek almanız önemlidir" dedi.
Soydemir, yemek yeme sırasına dikkat etmenin, sağlıklı yaşam için çok önemli bir alışkanlık olduğunu ve bu düzenin hem kısa vadede hem de uzun vadede fiziksel sağlık ve yaşam kalitesini artıracağını belirterek, dengeli ve bilinçli bir beslenme planı ile sağlıklı bir yaşam sürdürülebileceğini vurguladı.
