Daha lise sıralarında otururken “gazeteci olacağım” derdim.
Üzerinden çok zaman geçti ama duvar gazetesi için okul müdürümüzle yaptığım röportaj, benim yolculuğumun ilk adımı oldu. O ilk adımın üzerinden çok uzun yıllar geçti. Birkaç gün önce gazetecilikte 9’uncu yılıma girdim. “Bunca zamandır Eskişehir’de ne yaptın?” derseniz; şehrin birçok mahallesini, sokağını adımladım, şiddete uğrayan kadınların sesine ses olmaya çalıştım, sendikalı olduğu ve hakkını aradığı için işten atılan işçinin sofrasına oturdum, geçinemiyoruz, barınamıyoruz diyen öğrenciye, emekliye mikrofon uzattım, bazı zamanlar vatandaşın derdine, bazı zamanlar da sevincine ortak oldum. Aslında sesini duyurmak isteyen toplumun her kesimine yüzümü döndüm. Hepsinden öte de gazetecilikten hiç vazgeçmedim.
Gazetecilik biraz da vazgeçilmezdir zaten. Mesleğine tutkuyla bağlı olanlar kolay kolay vazgeçemez. Ben de vazgeçmeyen, “inadına gazetecilik” diyen biri olarak, Eskişehir.net’te yepyeni, heyecanlı bir yolculuğa çıkıyorum. Üniversite okuduğum, hayatımı kurduğum Eskişehir’e haberlerimle, röportajlarımla, bazen de sorduğum bir soruyla katkı sunmaya çalıştım. Bugüne kadar birlikte çalıştığım çalışma arkadaşlarımdan da haberini yaptığım insanlardan da çok şey öğrendim. Sadece yazarak, konuşarak değil, bazen dinleyerek bazen de izleyerek gazetecilik yaptım. Öğrenerek, öğrendiklerimin üzerine ekleyerek yolumu yürümeye çalıştım. Yolda güller de oldu dikenler de. Ama o yolu güzel kılan da buydu. Mücadele etmek. Çünkü gazetecilik biraz da mücadele etmekti.
Bugünden itibaren Eskişehir.net’teyim. Herkese merhaba diyorum. Beni çalışkan ve dinamik Eskişehir.net ekibine dahil eden Sayın Fatih Sezer’e ve meslektaşım Cihan Yıldırım’a çok teşekkür ediyorum. Önümüzdeki günlerde çok güzel ve dikkat çeken işler yapacağımıza inanıyorum. Başlıyoruz!