İstanbul'da, psikolojik sorunları olduğu söylenen Semih Çelik, İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil'i öldürdükten sonra kendisini surlardan atarak intihar etti. Kadınların katledilmesine tepki gösteren Kadın Meclisleri ve Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu tarafından Eskişehir’de yürüyüş düzenlendi.

İsmet İnönü Caddesi’nde bir araya gelen yüzlerce kadın, Ulus Anıtı’na yürüdü. ‘Asla yalnız yürümeyeceksin’, ‘AKP seyretme yasayı uygula’, ‘kadın cinayetlerini durduracağız’ sloganlarını atan kadınlar, 6284'ün etkin bir şekilde uygulanmasını ve İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlüğe konulmasını talep etti.

“İKBAL’İN ŞİKAYETLERI OLDUĞU ORTAYA ÇIKTI”

Ulus Anıtı’nda basın açıklaması yapan Ayşe Aytekin şunları söyledi:
“Dün İstanbul'da iki genç kadın Semih Çelik tarafından vahşice öldürüldü. İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil. Failin daha önce defalarca İkbal'i tehdit ettiği, İkbal'in şikayetlerinin olduğunu ortaya çıktı. Koskoca bir şehrin surlarında bir kadın öldürüldü. Ve ortaya çıkan önemli bir gerçek de şikayetlere rağmen hiçbir önlem alınmamış olması, kamu görevlilerinin yine görevini yapmamış olması. Dün yine İstanbul'da sokak ortasında bir kadın arkadaşımızın iki erkek tarafından taciz edildiğini ve faillerin serbest bırakıldığını öğrendik. Failler, tepkilerden sonra gözaltına alındı ve tutuklandı. Biz eylem çağrıları yaptıktan sonra ise Mersin'de Sonay Öztürk'ün birlikte olduğu erkek tarafından öldürüldüğünü öğrendik. 

“TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTSİZLİĞİ HALK SAĞLIĞI SORUNU BOYUTUNDA”

Tüm bunlar tesadüf değil. İktidar cezasızlık politikalarına devam ettikçe kadınlar şiddete uğramaya devam ediyor, kadın cinayetleri artarak devam ediyor. Kadına ve çocuğa yönelik suçlardan kaydı olan failler, ellerini kollarını sallayarak geziyor. Ve yaşam hakkımızı bile elimizden alabileceğini düşünüyor. Eylül ayında 34 kadın erkekler tarafından öldürüldü, 20 kadın şüpheli şekilde hayatını kaybetti. Raporumuzu yayınladığımız gün 3 kadın daha öldürüldü. Artık toplumsal cinsiyet eşitsizliği bir halk sağlığı sorunu boyutunda. 

“KADINLAR TAZİYE MESAJLARINIZI GÖRMEK İSTEMİYOR”

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Göktaş Demir, İkbal ve Ayşenur'un ardından yine bir taziye mesajı yayınladı. Kadinlar artık sizin taziye mesajlarınızı görmek istemiyor. Henüz hayattayken kadınları yaşatacak önlemler aldığınızı görmek istiyorlar. 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'u uyguladığınızı görmek istiyorlar. Çünkü kadınlar, kendisini yaşatacak olanın 6284 olduğunu çok iyi biliyor. 6284'e en ufak bir saldırı kadınların yaşam hakkının tartışmaya açılması anlamına gelir. Kimse kadınların yaşam hakkını tartışmaya açamaz, açmaya kalkmasın.

“6284 SEFERBERLİĞİ KADINLARA GÜÇ VERECEK”

Yakın zamanda bir seferberlik başlattık: 6284 seferberliği. Her yerde anlatacağız bu kanunu. Bütün kadınlarla birlikte uygulatacağız. Bu seferberlik kadınlara güç verecek. Sevgili kadınlar, her kim ki şiddet karşısında gözünü kulağını kapatıyorsa, görevini ihmal edip kadınların öldürülmesine neden oluyorsa her birinin tek tek peşine düşeceğiz. Polisler, jandarmalar, savcılar, hakimler ya da bir bakanlığın bir müdürlüğünde görevli personel, hiç fark etmez. Kadınlar öldürülürken nasıl o koltuklarda rahat oturuyorsunuz? Görevleri kadınları yaşatmak. Biz onlara bu görevlerini unutturmayacağız. Bakan Mahinur Özdemir, ilgili kuruluşlarla birlikte çalışmaya devam edeceklerini de söylemiş. O kurumlar kimler? Verileri biz tutuyoruz, kadınların yanında biz varız. İlgili kuruluşlar, halktan tepki görünce failleri yakalayan İçişleri Bakanlığı mı? Cezasızlığa kayıtsız kalan Adalet Bakanlığı mı? Hepsini açıklamak zorundasınız.”

Kaynak: Meltem Karakaş