Eskişehir’de Köprübaşı’nda bir araya gelen sağlık çalışanları ve tıp fakültesi öğrencileri, İsrail’in Filistin halkına yönelik saldırılarını protesto etmek için yürüyüş düzenledi. Ellerindeki dövizlerle Hamamyolu Caddesi’nde bulunan Yediler Parkı’na yürüyen kitle burada bir basın açıklaması düzenledi.
“İSRAİL SINIR BÖLGESİNE SIĞINAN SİVİLLER ÖLDÜRMEYE DEVAM EDİYOR”
Basın açıklamasında konuşan Mehmet Gürsöz, şu ifadeleri kullandı:
“İşgal altındaki yeryüzünden Özgür Gazze'ye selam olsun! Hekimler, sağlık çalışanları ve vicdan sahibi insanlar olarak başlattığımız sessiz yürüyüşümüzün 17. haftasındayız! İşgalci İsrail’in, Filistin’de on yıllardır devam ettiği sistematik işgal ve zulüm, 7 Ekim’den bu yana daha da şiddetlenerek tam 154 gündür, soykırımdan başka hiçbir kelimeyle anlatılamayacak boyutlarda, bütün dünyanın gözü önünde devam ediyor. Dünyanın gündeminden düşürülmeye çalışılan katliamların dehşeti bizim tekrar tekrar gözler önüne sermemiz gerekiyor. Gazze’nin kuzeyinde 400 bin civarında Gazzeli kardeşimiz topraklarını terk etmeyi reddedip terörist İsrail’in bombardımanı altında açlık, susuzluk ve soğukla mücadele ediyor. Han Yunus bölgesinde işgalci teröristler özellikle hastane çevrelerinde keskin nişancılar ile siviller öldürüyor. Gazze’nin güneyine sıkışmış 1.5 milyon insan hayatta kalma mücadelesi veriyor. Güneyin son noktası Mısır sınırında, Refah kentinde 1.2 milyon insan bir mahalleye sıkışmış durumda ve İsrail bu bölgeyi bombalamaya, sınır bölgesine sığınan siviller öldürmeye devam ediyor.
“GAZZE’YE İNSANİ YARDIMIN GİRMESİNE İZİN VERİLMİYOR”
Gazze’ye giren su vanaları kapatıldı. Tarlalar bombalanıyor. Bütün bu saldırılarla birlikte Gazze’ye insani yardımın girmesine de izin verilmiyor. Filistin’in her gün binlerce tır yardıma ihtiyacı varken günde ancak 3-5 tırın girmesine izin verilmiyor. Mısır, Gazze sınırına beton barikatlar kurup jiletli teller le sınırı geçilmez hale getiriyor. İsrail işbirlikçisi devletlerin ve şirketlerin ise, soykırıma olan açıktan desteği devam ediyor.
“EN BÜYÜK SİLAHLARINDAN BİRİ BOYKOT”
Bir avuç mazlumun karşısında bütün dünya zalimleri tek safta saldırmaya devam ediyor. Gönlü ve duası Filistin’in yanında olan vicdan sahiplerininse en büyük silahlarından biri boykot. Hayatımızın her alanında ve mesleklerimizde ‘boykot’ çağrımızı tekrarlıyoruz. Boykot; direniştir, mücadeledir, aktif bir eylemdir, istikrar sağlanırsa düşmanı yenecek güçtedir. Tüm meslektaşlarımızı zulme destek olan ilaç firmalarını boykota davet ediyoruz. Sağlık Bakanlığı yetkelerinden de aynı hassasiyeti hastane eczanelerinde göstermesini bekliyoruz. Halkımızdan da biz doktorlara ve eczacılara ilaç boykotunu hatırlatmasını bekliyoruz.
“KANIKSAMAYACAĞIZ, NORMALLEŞTİRMEYECEĞİZ”
Buradan devletimize sesleniyoruz: Filistinli kardeşlerimizin yararına olacak bütün adımları destekliyoruz ve sonuna kadar arkasında olduğumuzu bildiriyoruz. Bu konuda sağlık çalışanları olarak gereken bütün desteği vermeye hazırız. Bununla birlikte bu süreçte terör devletiyle olan ticaret hacminin artarak devam ettiğine dair haberlerle yönetenlerin masalarında ve alışveriş listelerinde boykot markalarının olması bizleri düşündürmekte ve rahatsız etmektedir. Biz siviller olarak zulme açıktan destek veren firmalara ve buna göz yumanlara karşı boykota devam etmekte kararlı olduğumuzu tekrar ve tekrar ilan ediyoruz. Bu yürüyüşümüz, dünyanın hiçbir yerinde terör, soykırım ve işgal kabul etmediğimizin beyanıdır! İnsanlık dışı bütün eylemlerden kurtulmak için verdiğimiz mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz. Meslektaşlarımız özgür, hastanelerimiz güvenli olana kadar durmayacağız. Bu minvalde tüm hekimler, sağlık çalışanlarını ve bütün vicdan sahibi insanları harekete geçmeye, bu onurlu yürüyüşte yer alarak zulme karşı durmak adına sessiz yürüyüş kervanımızda ses olmaya davet ediyoruz! "Kanıksamayacağız!" "Normalleştirmeyeceğiz!" "Sabırla ve azimle zulme karşı duranlar olacağız!”