9. Bölge Eskişehir Eczacılar Odası tarafından Türk Bilimsel Eczacılığın 185. yılı nedeniyle Vilayet Meydanı’nda tören düzenlendi. Atatürk Anıtı’na çelenk sunulmasıyla başlayan tören, saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile devam etti.
“BİRLİKTE KUTLAMANIN GURURUNU YAŞIYORUZ”
Daha sonra basın açıklamasını okuyan 9. Bölge Eskişehir Eczacılar Odası Başkanı Mustafa Çelik, şu ifadeleri kullandı:
“Ülkemizde modern eczacılığın temellerini oluşturan ilk eczacılık sınıfının kurulduğu ve ilk eczacılık dersinin verildiği tarih olan 14 Mayıs 1839’dan bugüne tam 185 yıl geçti. Meslekî tarihimizde özel bir yere sahip olan bugünü, Türk Eczacıları Birliği olarak Bölge Eczacı Odalarımız, Eczacı Kooperatiflerimiz, eczacılık fakültelerimiz ve kamuda, sanayide ve eczanelerinde görev yapan 50 bini aşkın meslektaşımız ile birlikte kutlamanın gururunu yaşıyoruz.
“ECZACI VARSA HAYAT VAR”
185 yıldır kanıta dayalı bilimsel çalışmaların ışığında üstlendiğimiz tarihsel miras, sağlıklı yaşam hakkını savunan toplumsal misyon ve çağın gereklerini takip eden gelecek vizyonumuzla topluma şifa dağıtan bir mesleğin mensupları olmanın sorumluluğunu taşıyoruz. İlacın üretiminden hastaya ulaştırılmasına kadar geçen her aşamada, yetkinlik sahibi 50 bini aşkın meslektaşımızla, 185 yıldır aklın ve bilimin yolundan şaşmadan halkımızın en yakın sağlık danışmanı olmaya devam ediyoruz. Kamuda, akademide, ilaç sanayiinde ve eczanelerimizde güvenilir ve kolay erişilebilir ilaç hakkını savunuyoruz. Sağlığı ve sağlıklı hayat hakkını savunuyoruz. O nedenle bu yılki Eczacılık Haftamızın temasını “Eczacı Varsa Hayat Var” olarak belirledik.
“MESLEKTAŞLARIMIZ KRİTİK ROLLER ÜSTLENİYOR”
Meslektaşlarımızın üstlendiği kritik roller, önce pandemide ardından büyük deprem felaketinde hem ulusal hem de uluslararası platformlarda çok daha net biçimde görüldü. Çünkü eczacı varsa ilaç ve sağlığa ilişkin diğer ürünlere güvenli erişim var; çünkü eczacı varsa etkili sağlık danışmanlığı var; çünkü eczacı varsa sağlık kuruluşlarında etkin ve kaliteli hizmet var: Güvence var, emek var, dayanışma var; eczacı varsa hayat var.
“İSTENMEYEN SONUÇLARI DOĞURABİLİR”
Geri ödeme kapsamında yer alan ilaçlarda kısıtlamalara gidilmesi, hastalarımızın cebinden çıkacak ilaç fiyat farklarının daha da artması, ilaç yoklukları ve ilaca kısıtlı erişim sorunları, yeni keşif - yeni nesil ilaçların ülkemizde erişime açılamaması ve hastalarımızın yeni tedavi olanaklarından faydalanamamaları, yarım kalan tedaviler nedeni ile oluşan yeni komplikasyonların hasta güvenliğini ve sağlık bütçelerini daha fazla tehdit etmesi şeklinde özetlenebilecek pek çok istenmeyen sonucu da beraberinde getirmektedir.
“SAĞLIKTAN TASARRUF OLMAZ”
Bir süredir gündemde olan kamudaki tasarruf tedbirlerine ilişkin çalışmaları mali disiplinin sağlanması, yüksek enflasyonun dizginlenmesi açısından gerekli buluyoruz. Sosyal güvenlik açıklarını kapatmak, enflasyon hedeflerini tutturmak adına toplum sağlığını olumsuz yönde etkileyecek hiçbir tasarruf tedbiri alınmamalıdır. Halk sağlığını koruma gayretindeki bir meslek grubunun temsilcileri olarak bu uyarıyı yapmayı görev biliyoruz ve diyoruz ki; sağlıktan tasarruf olmaz.
“KAMUDAN EMEKLİ MESLEKTAŞLARIMIZIN MAĞDURİYEİ GİDERİLMELİ”
Kamuda görev yapan meslektaşlarımız ile emekli kamu eczacılarımızın özlük haklarının iyileştirilmesi ve hak kayıplarının giderilmesi özel önem ve öncelik verdiğimiz konuların başındadır. Sağlık ve tedavi hizmetlerinin ayrılmaz bir parçası olan, stratejik personel olarak görev yapan kamudaki meslektaşlarımızın karşı karşıya kaldıkları ayrımcılığa artık bir son verilmelidir. Kamudan emekli meslektaşlarımızın yaşadıkları mağduriyet artık bir an önce giderilmelidir.
“ECZACILIK FAKÜLTESİ ENFLASYONU İLE DE MÜCADELE EDİLMELİDİR”
Bir diğer önemli başlık, kontrolsüzce açılan eczacılık fakültelerinin ciddi bir istihdam sorunu yaratmaya devam etmesidir. Eczacılık fakültesi enflasyonu ile de mücadele edilmelidir. Yeni mezunlar için, artık yeni istihdam politikaları hayata geçirilmeli, kamu kuruluşlarında, özel hastanelerde ve devlet hastanelerinde, ilaç sanayinde, dağıtım kanallarında ve ilaca ilişkin hizmetlerin yürütüldüğü her alanda eczacı sayısı artırılmalıdır.
“ECZACILAR GÜVENİN VE GÜVENCENİN SİMGESİDİR”
Son dönemde meslektaşlarımıza yönelik şiddet olaylarında ne yazık ki ciddi bir artış bulunmaktadır. Birinci basamak sağlık danışmanı olarak sağlık hizmeti veren eczacılarımızın sundukları bu hizmetin güvenli ortamlarda yerine getirilmesi için gereken önlemlerin acilen alınması gerektiğini bir kez daha ifade etmek istiyorum. Eczacılar, ilaca ve sağlığa ilişkin diğer ürünlere erişimde güvenin ve güvencenin simgesidir. 185 yıldır bu bilinçle her türlü koşulda hizmet sunan eczacılar, bundan sonra da bu güvene layık olarak halkımıza hizmet sunmaya devam edecektir.”