18. Dönem Eskişehir Milletvekili Zeki Ünal, Eskişehir Net’ten Meltem Karakaş’ın sorularını yanıtladı. SHP Merkez İlçe Başkanlığı görevini de yürüten Zeki Ünal, 12 Eylül sonrası CHP’nin ikinci kez açıldığı dönemde Eskişehir’de kurucu il başkanlığı yaptı. CHP’de parti meclisi üyesi, genel başkan yardımcısı gibi görevlerde de bulunan Ünal, siyasetten hiç uzak kalmadı. 2015 yılında CHP Eskişehir Milletvekili Aday Adayı oldu. CHP’de yaşanan son gelişmeler hakkında Meltem Karakaş’ın sorularını yanıtlayan tecrübeli siyasetçi Zeki Ünal, CHP’nin aday belirlemede ön seçimi mutlaka yapması gerektiğini söyledi.
Zeki Ünal şu an neler yapıyor? Siyaset hala hayatının merkezinde mi?
Siyasetten kopmuş değilim. Partinin toplantılarına katılıyorum. Seçim dönemlerinde üzerime ne görev düşerse onlar yerine getiriyorum. Siyaset benim yaşam biçimim. Milletvekilliği yaptım. O sorumluluğu hala taşıyorum üzerimde. CHP adına gereken ne yaparsa onun gereğini yerine getiriyorum.
CHP tüzük kurultayı yaptı. Ön seçim ve üç dönem sınırlaması geldi. Alınan bu kararları nasıl değerlendiriyorsunuz?
Parti yönetiminin almış olduğu karar son derece doğru. Ama ön seçim kelimesi orada doğru değil. Eğilim yoklaması kararı aldı. Ön seçim hakim huzurunda yapılan seçim demektir. Hakim huzurunda yapılan seçimde parti sonuçlarla ilgili karar veremez. Eğilim yoklamasında birinci dahi olsan parti kendi dengelerini kurmak için sıralamaya müdahale edebilir. Ön seçim kararı çıksa çok daha iyiydi ama eğilim yoklaması kararı çıktı kurultayda. Çok doğru olmadı bana göre. Ön seçim daha doğruydu.
“Ön seçim CHP’nin oylarını artırır”
Ön seçim partiyi ayrıştırır, yeni küskünler mi ortaya çıkarır, yoksa partiyi birleştirir mi?
Ön seçim sol partiler için çok önemlidir. Neden? Demokrasinin en önemli öğelerinden birisi katılımdır. Mücadelenin bir anlamı kalmaz. Katılırsan önemlisin, söz sahibiysen önemlisin. Onun için ön seçim mutlaka yapılmalıdır. Ön seçim yapılan seçimlerde parti çok yüksek oylar aldı. CHP’de ön seçim katılımı artırır. Ayrıştırmaz. Tam tersi birleştirir.
CHP’nin cumhurbaşkanı adayını ön seçimle belirlemesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Aday belirlemek için erken mi?
Son derece doğru bir karar. Üyeyi tek aday bile olsa üyenin katılması önemlidir. Katıldığı seçimde çok fazla enerji sarf edecektir onun seçilmesi yönünde. Daha çok politize olacak, toplumla daha çok iç içe girecek. Seçilmesiyle ilgili büyük katkılar partinin üyeleri sağlayacaktır. Eskişehir’de aşağı yukarı 18 bin üyemiz var. Ön seçimde katılım boyutu yüzde 50 oranında oluyor Türkiye’de. Türkiye genelinde de 1 milyon 600 bin üyemiz var. 1 milyon üyeyle ön seçimi yaparsak, cumhurbaşkanı adayını onaylarsak CHP’ye ve Türkiye’ye büyük hizmet etmiş oluruz. Seçimi alma yönünde toplumu daha çok politize ederiz. Seçimi çok daha kolaylaştırırız.
“İmamoğlu toplumda kabul gördü”
CHP iktidara yakın mı sizce?
Bence çok orijinal bir şey olmazsa CHP büyük bir oy patlaması ile iktidar olacaktır. Ön seçimden kim çıkarsa bizim adayımızdır. Ama İmamoğlu çok mesafe kaydetti. Toplumda kabul gördü. İmamoğlu ile seçim almak çok daha kolay olacak diye görünüyor.
“Kazım Kurt genel merkezde olmalıydı”
Mevcut genel merkezi nasıl değerlendiriyorsunuz? CHP Genel Merkezi’ni başarılı buluyor musunuz? Eksikleri var mı? CHP politikalarını doğru bir şekilde anlatabiliyor mu genel merkez?
Çok canlılar. Çok iddialı genel merkez. Ne eksikliği var? Tecrübeyle ilgili eksiklik var. Çünkü var olan CHP milletvekillerinin birçoğu ön seçimle gelmedi. Hep genel başkanın talebi, parti meclisi talebi ile ön seçimsiz genel merkez kararı ile milletvekili oldular. Olanlar parti tecrübesinden biraz yoksunlar. Bu nedenle ilk kurultayda bu düzelecek. Doğru bir parti meclisi oluşturacağız. Bunlar kötü mü? Hayır. Bunlar oldukça canlı. Bu noktada aslında Kazım Kurt’un belediye başkanı olmasına karşıyım. Genel merkezde kalsa parti tecrübesi çok daha yüksek. Bu olaylar karşısında çok daha doğru kararlar verebilir Kazım Kurt diye düşünüyorum. Neden? Kazım Kurt partinin tabanından geldi çünkü. Üyelikten, delegelikten, ilçe başkanlığından, ön seçimden, belediye başkanlığından, partiyi tabandan tanıyor. Tırnaklarıyla kazıyarak o noktaya geldi. Parti nedir, kurallar nedir bunları oldukça iyi bilir. Belediye başkanlığı değil de genel merkez de kalsaydı Kazım Türkiye’ye daha faydalı olurdu. Belediyeciliği de iyi. Ama genel merkezde etkili olurdu. Kazım tipinde daha çok politikacıya ihtiyaç var genel merkezde. Tabandan gelmiş insana ihtiyaç var.
“Yönetimler için Kazım Kurt büyük bir şans”
Mevcut İl Başkanı Talat Yalaz’ı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Talat Yalaz’ın şansı Kazım Kurt gibi bir belediye başkanının yanında olması. Pazar günü miting vardı. O kalabalığı Kazım Kurt topladı. Kazım Kurt’un örgüt üzerinde etkisi çok yüksek. Yönetimler için Kazım Kurt büyük bir şans. Talat uyumlu bir il başkanı Kazım Kurt ile.
Talat Yalaz’ın Kazım Kurt ile uyumlu olması il başkanlığı açısından önemli mi?
Önemli tabi. Aynı hedefte, birlikte hareket etmemiz önemli. Ayşe Ünlüce de Ahmet Ataç da çok iyi belediye başkanlığı yapıyorlar. Bu ayrı bir konu. Ama Kazım partinin içinde de var. Hem belediyelerde var hem partinin içinde var. O bakımdan önemli.
“Kılıçdaroğlu verdiği demeçlerle partiye zarar veriyor”
Kılıçdaroğlu’nun son dönemde yaptığı açıklamaları nasıl değerlendiriyorsunuz?
Kılıçdaroğlu’nun tekrar genel başkan olma ihtimali sıfır. Var olan delege komple onunda. Kendi delegesiyle seçim kaybetti. Aday olması için imza toplaması bile çok zor Kılıçdaroğlu’nun. Genel başkan olamaz. Böyle bir şey yok. Verdiği demeçler partiye zarar veriyor. Onun da farkında değil. Bir an önce Kılıçdaroğlu’nun kendi yuvasına çekilip çocuğuyla, torunuyla uğraşsın. CHP’de kalıcı olmak istiyorsa parti yönetimine karşı mücadele etmeyecek, iktidar partisine AKP’ye karşı mücadele edecek. CHP’nin arkasında durmuyor. CHP’ye karşı mücadele ediyor. Yanlış yapıyor. Yaptığı hiçbir şey doğru değil Kılıçdaroğlu’nun.
“Son 20 yılda Hoca’nın milletvekillerini izliyoruz”
CHP Eskişehir Milletvekillerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Çalışmalarını yeterli görüyor musunuz?
Ön seçimle gelmeyen hiç kimseyi siyasal değerlendirme içine almıyorum ben. Ön seçimle çıkmamışsa o milletvekilliğini çok değerli görmüyorum ben. Mutlaka üyelerin talibiyle milletvekili olacak. Son 20 yılda Hoca’nın milletvekillerini izliyoruz. Biz CHP’nin milletvekillerini izlemiyoruz ki son 20 yılda. 20 yılda Hoca tayin ediyor, yazıyor. Biz de gidip oy veriyoruz. Onun için bu yapıyı değerlendirmeye tabi tutmak istemiyorum ben.
“Ayşe Ünlüce olağanüstü bir çalışma yapıyor”
Belediye başkanlarının çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ayşe Ünlüce olağanüstü bir çalışma yapıyor. Ahmet Ataç zaten biliniyor. Kazım da hem partide hem belediyede çok etkili çalışma yapıyor. Belediyeler Eskişehir’de CHP’yi birinci parti olmasını sağlıyor ve zirveye taşıyacaklar. Örgütler kadar belediye başkanlarımız da çalışıyor. Belediyenin şu anki çalışmalarından memnunum. Bu yapı bizi birinci parti yapar. Belediyeler ve örgütler bizi ileri taşıyacak.
Daha önceki dönemlerde belediye başkanlarının il başkanının, il örgütünün üzerinde olduğu konuşulurdu. Bu dönem bitti mi artık?
O Büyükerşen dönemiydi. İl başkanı da Büyükerşen idi, ilçe başkanı da Büyükerşen idi, ilçe başkanları da Büyükerşen idi, belediye başkanlarının hepsi Büyükerşen idi. Böyle demokrasi olamaz.
“Özgür Özel belediyelerden önce partiye geliyor”
Bu durumun biraz aslında Kemal Kılıçdaroğlu’ndan kaynaklı olduğu söyleniyor.
Kılıçdaroğlu genel başkan olduğu dönemde CHP’nin parti binasını bilmiyor. Belediyeye geliyor, belediyeden gidiyordu. CHP’nin il binasına uğramıyordu Eskişehir’de. Hem Hoca’nın tavırları yanlıştı hem de Kılıçdaroğlu’nun tavırları yanlıştı. Özgür Özel belediyelerden önce partiye geliyor. Doğru olan budur.
CHP’ye yönelik bazı operasyonlar var. Belediye başkanları tutuklandı, meclis üyelerine davalar açıldı, Ekrem İmamoğlu’nun davaları var. Seçime kadar bu operasyonlar devam edecek gibi duruyor. CHP nasıl bir politika izlemeli sizce seçimlere kadar?
İktidar partisi çok sıkıştı. Açlık, sefalet, gelir dağılımındaki bozukluk, dış politikadaki başarısızlık Türkiye’yi sarmaladı. Çok sıkıştı. Erken seçim zorunlu hala geldi. Türkiye bir erken seçime sonbaharda gebe. Olacak bu seçim. Yönetemiyorlar çünkü. Her yer tıkandı. CHP’nin de hareketli olması lazım. Adayını belirlemesi lazım. Adayımız meydanlara çıkacak. Bu rüzgârın karşısına hiçbir partinin dayanacağını zannetmiyorum. Erken seçim zorunlu hale gelecek. CHP de iktidar olacak.
İttifakları nasıl değerlendiriyorsunuz? İttifak dönemi bitti mi? Yoksa CHP çatısı altında bir ittifak olmalı mı?
Seçim sistemi ittifakları zorunlu kılıyor. Yüzde 51 diye bir oran var. Yüzde 51’i bir partinin ek başına sağlaması çok zor. Onun için ittifak gerekli. Zaten tabanda kendiliğinden oluşmaya başladı bu ittifak. Partiler ittifak yapmasa bile tabanda insanların ittifakı mutlaka olacaktır.
“Herkes siyasetle ilgilensin”
Eklemek istedikleriniz var mı?
Halkın daha çok politize olması. Korkarak, geride durması Türkiye’de demokrasiyi, insan haklarını, özgürlükleri erteler. Ne kadar partiye sahip çıkarsak Türkiye’de demokrasiyi o kadar kolay yakalarız. O yüzden herkes siyasetle ilgilensin. Siyaset kötü bir şey değildir. Yaşam siyasetin ta kendisi. Partilerden kaçarak bir yere varmak mümkün değil. Sanıyorum bunu bu dönem Türk toplumu becerecek.
