Siyasi miras elbette… Bu konuda hep Yılmaz Büyükerşen’i konuştuk. Yapıp ettiklerine bakınca da doğal olarak onu konuştuk.

Yılmaz Hoca’dan sonra dedik… Yılmaz Hoca yerine kim dedik… Yılmaz Hoca misyonunu kim devam ettirir? Soru ve ‘kaygıları’ daha fazla uzatabiliriz…

Bugün biraz Ahmet Ataç konuşalım istiyorum.

Ahmet Ataç’ın mirası…

En başta şunu söyleyelim; Çok kıymetli bir miras. Yine çok temiz bir miras… Alınteriyle oluşturulmuş tertemiz bir miras…

Öyle babadan atadan kalan bir şey değil. Partinin şunun bunun desteği katkısı da değil. Kimse kusura bakmasın doğrudan Ahmet Ataç’ın meydana getirdiği bir miras. Yıllar içinde emek emek oluşmuş bir miras.

Tavuğun yem yemesi gibi tek tek bir araya getirilmiş bir miras…

Kıymetli, temiz ve alınteriyle oluşmuş bir miras…

Bir de sabır var elbette… Belki de en kıymetlisi… Bugün Eskişehir’de CHP, sol iktidarı varsa bunun gizli mimarı Ahmet Ataç’tır. Ataç, bir derviş edasıyla sabretti.

Kimsenin gazına gelmedi, ayrılık rüzgarlarına kapılmadı. İnsanüstü bir olgunlukla ‘hayırlısı’ dedi… Hoca yoksa dedi… Neyse dedi, öyle olsun dedi… Yoksa kumdan kalenin yıkılması Ataç’ın bi çıldırmasına bakardı. Rakiplerin dört gözle beklediği o ‘çıldırma’ hiç olmadı.

Böylesi bir miras…

Seçimler kazanmanın, sandıkları patlatmanın, karşısına aday çıkaramamanın, Çamlıca’da birinci parti olmanın çok ötesinde bir miras…

İncelenmesi, örnek alınması, tezlere konu olması gereken bir miras…

En başta en yakınındakiler olmak üzere önce anlaşılması sonra korunması ve elbette kıymetinin bilinmesi gereken bir miras.

Ataç’ın ekibine yeni dahil olanlara bu konuda brifing verilmeli. Bu miras hakkında bilgi verilmeli, açıklama yapılmalı… Nasıl oluştuğu, hangi yollardan geçildiği anlatılmalı…

Ve mirası anladığına ikna olununca ekibe dahil edilmeli.

Ve son olarak ‘paylaşım planı’ yapılmaması gereken bir miras!

Bu sadece Ahmet Ataç’a ait bir miras… Aktarılamaz, devredilemez… Kendi istese bile bunu yapamaz! Aydın Doğan 90’lı

yıllarda ‘’Hürriyet’i satıyormuş” iddialarına “Benim değil ki satayım” diye cevap verirdi!

Ataç’ın mirası da böyle bir şey! Bi noktadan sonra Ataç’ın bile değil…

O yüzden kimse heveslenmesin, kurgu yapmasın, plan yapmasın…