Borç batağındaki Tepebaşı, yeniden borçlanacak! Borç batağındaki Tepebaşı, yeniden borçlanacak!

Demokrat Parti (DP) Eskişehir İl Başkanı Hüseyin Özcan, Eskişehir Net’te yayınlanan Net Soru programında Meltem Karakaş’ın sorularını yanıtladı. Programdan öne çıkan başlıklar şu şekilde:

“İl başkanlığı için genel başkanımızla görüşeceğim”

“Beş tane ilçe kongremizi 10 gün içinde yaptık. Rahatsızlığımdan dolayı bazı kongreleri iptal etmek zorunda kaldık. Bayram sonrası kalan kongreleri yapacağız. Ardından da bir il kongresi yapacağız. Samimiyetle söylüyorum, aday olmadan önce Sayın Genel Başkanımızla konuşacağız. Eskişehir’de de büyüklerimiz var. Onlara danışacağız. Mevcut il yönetimimizle istişare edeceğiz. Ona göre bir adaylık süreci olur, olmaz bilmiyorum. Ama arkadaşlarımız bizi bırakmak istemiyor. Siyaset zor ve yorucu bir iş. Bayram sonrası kararımızı vermiş oluruz. Partinin ehil ellerde olması lazım. Ehil ellerde olmazsa büyük yaralar açılır. Ben şunu olacağım bunu olacağım diyerek bizim partimizde siyaset yapılmaz. Dolayısıyla biz Allah nasip etti iki dönemdir il başkanıyım. Bundan sonra olmasam da gözüm arkada kalmayacak. İnşallah bu partiyi bir yerlere getirerek bırakırız.

“Yakında bir erken seçim beklemiyorum”

Bu ucube sistem partilileri ittifak yapmaya zorluyor. Sistem bunu gerektirmektedir. Bugün hiçbir siyasi partinin iktidar partisi dahil ittifak olmadan iktidar olması mümkün değil. CHP’nin iktidar olması için artı bir CHP daha lazım. Sayın Cumhurbaşkanı bu sistemi icat eden mucitleri değnekle kovalıyordur. Bu işin en doğrusu parlamenter sisteme geri dönmektir.  Ben 2025, 2026’da bir erken seçim beklemiyorum. Çünkü iki yılı dolmamış bir iktidar, daha önünde üç yıl var. Bu süreci son ana kadar kullanacaktır. Çünkü böyle bir garanti altına almak isteyecek ki tüm tuşlara basacaktır. Emeklilere verilen zamlara bakın. Yakında bir erken seçim beklemiyorum.

“Randevu vermeyen tek parti Demokrat Parti”

Türkiye 2023 yılında Altılı Masa’da çok acı bir tecrübe yaşadı. Masanın altında HDP var, dolabın içinde PKK var gibi bir sürü şey söylendi. Altılı Masa HDP ile iş tutar hale getirdiler. Aslında HDP ile ittifak yapanları gördük şimdi. Osman Öcalan’ı televizyonlara çıkaranlar kimlerdi bir önceki seçimlerde? Onlar yaparsa mübah, başka partiler yaparsa günah. Emin olun Osman Öcalan, Ekrem İmamoğlu lehine konuşsaydı kıyametler kopardı. Burada bir samimiyetsizlik var. DEM Parti Meclis’te grubu olan tüm siyasi partileri ziyaret etti. Randevu vermeyen tek parti Demokrat Parti.

“Demokrat Parti’nin adayı Gültekin Uysal’dır”

Sayın Genel Başkanımız bizim cumhurbaşkanı adayıdır. Adaylığında canla başla kapı kapı gezerek oyumuzu toplayacağız. Demokrat Parti’nin adayı Gültekin Uysal’dır. CHP bir aday belirleyerek muhtemel ittifak ortaklarına aday dayatacaktır. CHP 23 Mart’ta adayını belirleyecek. Neye göre belirlenecek? CHP’nin seçmeninin vereceği karara göre. CHP bize ittifak vaat ederse nasıl vaat edecek? Hangi metinle vaat edecek? Demokrat Parti’nin adayı var. Demokrat Parti’nin adayının olduğu bir seçimde Demokrat Partililer başka bir adaya oy vermez.

“AK Parti’nin alternatifi Demokrat Parti’dir”

Muhalefet birleşmek zorunda. Masadan kalkanlar, bu masa kumar masası diyenler, o hanımefendi masaya geri dönmeseydi ilk turda alınırdı seçim. Geri gelmemeliydi o hanımefendi masaya. Merkez sağın lideri Demokrat Parti’dir. Tapulu arazimiz üzerine kimsenin gecekondu yapmasına müsaade etmeyiz. AK Parti’nin alternatifi CHP değildir. AK Parti’nin alternatifi Demokrat Parti’dir. Kendisini sağ diye gösteren partinin alternatifi Demokrat Parti’dir. Bugün AK Parti’ye bakın. Kimlerden oluşuyor? Kendisini eski Doğru Yolcu, eski Anavatan Partili sayanlardan oluşuyor. En büyük sıkıntı merkez sağ seçmeni. AK Parti bunu o kadar güzel çözümledi ki, merkez sağ seçmeninin gücü sevdiğini gösterdi. Dolayısıyla merkez sağ seçmeni oraya gitti. AK Parti’deki en küçük çöküşte ilk terk edecek olan merkez sağ seçmedir. Geçmişte Anavatan’a, Doğru Yol’a oy vermiş seçmen gemiyi ilk terk edecek seçmendir. O seçmen bize gelecektir. Başka partiye gitme şansı yok. MHP’ye gitmez, CHP’ye gitmez. Bize oy verecektir.

“Ne yaptınız bu şehir için?”

Eskişehir’in kaç milletvekili vardı ben hatırlamıyorum. Yoklar. İktidar için de muhalefet için de bunu söylüyorum. Neredeler? Hangi sorunun içindeler? Hangi çözümün içinde bu altı milletvekili? Bu şehir için neden ortak hareket etme kabiliyetine sahip değilsiniz? Yani bugün Ayşe Hanım, büyükşehir belediye başkanı, AK Parti İl Başkanıyla gitti Çevre Şehircilik Bakanı ile görüştü diye il başkanınızı aforoz eder hale geldiniz. CHP’liler de Ayşe Hanım’ı aforoz eder hale geldi. Maksat burada şehrin menfaatleri. Çözülemeyen bir sorunu çözmek için iktidar ve muhalefet bir araya gelmişler. Ankara’ya gitmişler. Çözüm üretmeye çalıştılar. Ne var bunda? Bundan güzel ne olabilir? Ben iktidar ya da muhalefetin milletvekili olsam başka siyasi partilerin belediye başkanı ve milletvekilleriyle bir araya gelmekten çekinmem. Ne yaptınız siz? Alpu yolunu mu çözdünüz? Sarıcakaya yolunu mu çözdünüz? Seyitgazi-kırka yolunu mu çözdünüz? Çevre yolu problemini mi çözdünüz? Trafiğe bir katkınız mı oldu? Ne yaptınız bu şehir için? Anca eleştirelim. Bu işin yükünü, stresini sadece iktidara, muhalefete yüklememeliyiz. İktidar ve muhalefeti ittiren kuvvetler vardır. Bunlar odalardır, sendikalardır. Oda başkanlarımız nerede bizim? Neden bir sorun için iki siyasi partinin milletvekillerini bir araya getirmek için bir lobi oluşturmuyorlar?

“Şehir sadece Ayşe Ünlüce’nin koşturması ile gitmez”

Eskişehir’in birlik beraberliğe ihtiyacı vardır. Trafik sorunu, çevre sorunu var mı? Var. Bunu çözmek için bir araya gelen iktidar, muhalefet yok. Üç beş eylemde boy gösteren CHP vekilleri istemiyoruz. Kim alınırsa alınsın. Şehrin gerçek sorunları için muhalefet ve iktidar vekilleri istiyoruz. Bu şehirden başka gidecek yerimiz yok. Şehir sahipsiz. Şehir sadece Ayşe Ünlüce’nin koşturması ile gitmez. CHP’li vekilleri biz daha nitelikli işlerin içinde görmek istiyoruz. Sol yumruk ya da sağ yumuk havada siyaset istemiyoruz. İnşallah çeki düzen verirler.” 

Kaynak: Meltem Karakaş