ASİM SEN, BASK, BİRLEŞİK KAMU İŞ, HÜR SEN VE KESK Eskişehir Şubeleri tarafından yapılan basın açıklamasında konuşan TÜM BEL SEN Eskişehir Şube Başkanı Gerçek Bilyaz İzgü, TÜİK’in sahte enflasyon rakamlarını protesto edeceklerini ve 13 Ocak’ta iş bırakacaklarını ifade etti. İzgü, “Enflasyonu arttıran ne asgari ücretliler ne işçiler ne kamu emekçileri ne de emeklilerdir. Bu ülkede enflasyonu arttıran, körükleyen bizler değiliz. Enflasyonu arttıranlar ülkeyi iğneden ipliğe her üründe dışarıya, ithalata bağımlı hale getirenlerdir” dedi.

“2024 sefaletin yılı oldu”

Gerçek Bilyaz İzgü açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Her gün iğneden ipliğe, her şeye yapılan zam yağmuru ile uyanmaktayız.  Bu yağmurun her ay şiddetlenerek kasırgaya dönüştüğü zorlu bir yılı geride bıraktık.  2024 yoksulluğun, sefaletin her geçen gün dört bir yanımızı daha fazla sardığı bir yıl oldu. Her geçen gün daha fazla yoksullaştırılmamızda TÜİK vasıtası ile açıklanan enflasyon rakamları başrolü oynuyor. İktidar çarşıda, pazarda, mutfakta yaşadığımız gerçek enflasyonu yıllardır TÜİK’in Ali Cengiz oyunlarıyla belirlediği rakamlar ile gizlemeye çalışıyor. Yıllardır iktidar hangi enflasyon rakamını istiyorsa TÜİK bin türlü hile ile bulup hepimizin önüne o rakamı koyuyor.

“TÜİK’in sahte enflasyon verileri temel alınıyor”

Ama işçisinden, asgari ücretlisine kamu emekçisinden emeklisine hepimizin ücret- maaş artışlarında her seferinde TÜİK’in sahte enflasyon verileri temel alınıyor.  TÜİK’e göre Aralık ayı enflasyonu yüzde 1,03 yıllık enflasyon yüzde 44,38 bu ayki kira artışlarında uygulanacak oran yani 12 aylık ortalama enflasyon ise yüzde 58,51’dir. Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklinin maaş artışında önemli bir faktör olan altı aylık enflasyon ise TÜİK’e göre yüzde 15,75’tir. ENAG’a göre enflasyon Aralık’ta aylık yüzde 2,34 yıllık yüzde 83,40 artmıştır. Ocak’tan itibaren vergi ve harçlara yüzde 44 zam yapılmıştır.

Whatsapp Görsel 2025 01 10 Saat 14.53.16 Cb42A7Bc

“Aynı nutukları atıyorlar”

2025 bütçesine göre attığımız her adımda ödediğimiz KDV’de geçtiğimiz yıla göre yüzde 81, ÖTV’de ise yüzde 51 artış yapılmıştır. Her 3 TL’sinden 2 TL’Sİ bordrolular olarak bizlerin ücretlerinden, maaşlarından adaletsiz dilimlere kesilen gelir vergisi bir önceki yıla göre yüzde 79 arttırılmıştır. Son Toplu Sözleşmeye göre maaşları geçtiğimiz aylık dönemde yüzde 10 arttırılan kamu emekçileri ve emeklileri için bu dönemde yüzde 5,23 enflasyon farkı doğmuştur. Hakem Kurulu dayatması ile biten son toplu sözleşme gereği 2025 Ocak-Haziran döneminde kamu emekçilerinin ve emeklilerinin maaşlarında yüzde 6 artış yapılacak. Buna enflasyon farkını da eklediğimizde Ocak ayı maaşlarında yaşanacak toplam artış sadece yüzde 11,54 olacaktır. İktidar sözcüleri hiç sıkılmadan ‘İşçiyi, memuru, emekliyi, asgari ücretliyi enflasyona ezdirmedik’ nutukları atmaya devam ediyor. Aynı yalanlara sığınıyor, aynı oyunu oynuyorlar.

“Enflasyonu artıran ne işçiler ne memurlar”

Ülkede açlık sınırı 35 binler, yoksulluk sınırı 85 binler civarındayken, enflasyonun gerçek tahribatını iliklerine kadar yaşayan bizler, geçinemediğimizi söylediğimizde, hepimizin gözünün içine baka baka dünyanın en büyük yalanlarından birine sarılıyorlar. Ne diyorlar? ‘Sizin maaşlarınız, ücretleriniz enflasyonu arttırıyor. Tüketimi, talebi kısmak için maaş, ücret artışlarınızı daha da sınırlamamız gerekiyor” Diyorlar. Enflasyonu arttıran ne asgari ücretliler ne işçiler ne kamu emekçileri ne de emeklilerdir. Bu ülkede enflasyonu arttıran, körükleyen bizler değiliz. Enflasyonu arttıranlar ülkeyi iğneden ipliğe her üründe dışarıya, ithalata bağımlı hale getirenlerdir. Ülkenin parasını döviz karşında pula çevirenlerdir. Hem kendisi fahiş zamlar yapan hem de fahiş zamlar yapanları izlemekle yetinenlerdir. Bu ülkenin üretenleri, değerlerini yaratanları olarak sefalette değil, refahta eşitlenmeyi hepimiz fazlası ile hak ediyoruz. Ülkenin bunu sağlayacak kaynakları mevcut. Ancak o kaynaklar, bizlerden alınan vergiler yıllardır sermayeye, patrona, yandaşa, müttehitte, beşli çeteye faiz olarak, hazine garantisi, teşvik olarak, vergi istinası, muafiyeti olarak aktarılıyor.

“Yaratılan krizin sebebi biz değiliz”

Bu nedenledir ki yaratılan krizin sebebi biz değiliz, bedelini de bize ödetmeye kalkmayın. Önümüzdeki süreçte ya hep beraber kaybetmeye devam edeceğiz. Ya da Birleşe Birleşe Kazanacağız! ‘Hak verilmez mücadele ile alınır’ ilkesini temel alan ortak bir mücadele yürütmeden bu karanlıktan hiç birimizin çıkma şansı yoktur. Buradan sadece kamu emekçilerine, emeklilerine değil, emeği ile yaşam savaşı veren tüm kesimlere, onların hakkını hukukunu korumakla görevli tüm sendikalara, konfederasyonlara sesleniyoruz.

“13 Ocak Pazartesi eylemimize destek vermeye bekliyoruz”

Bizler tüm bu haksızlıklara, sahte enflasyon rakamlarıyla belirlenen ücret artışlarına karşı ASİM SEN, BASK, BİRLEŞİK KAMU İŞ, HÜR SEN VE KESK olarak 13 Ocak Pazartesi günü ülke genelinde üretimden gelen gücümüzü kullanarak bir günlük iş bırakma eylemi gerçekleştiriyoruz. Taleplerimizi haykırmak ve yaşanabilir bir ücret artışı ve koşulların yaratılması için tüm halkımızı 13 Ocak Pazartesi saat 11.00’de Adalar eski Migros önünde eylemimize destek vermeye çağırıyoruz.” 

Kaynak: Meltem Karakaş