Alan alacak: Bu araçlara günler sonra 500 bin lira zam geliyor Alan alacak: Bu araçlara günler sonra 500 bin lira zam geliyor

Büyükerşen: “25 yıl içinde yaşamakla övünç ve gurur duyduğunuz bir şehir meydana getirmek için uğraştım. Çeyrek asır sonra düz bir belediye memuru gibi çalışmak üzere görevlendirildiğim belediye, geriye ne bıraktı benim hafızamda…
Hala devam eden ve ‘ne olacak halimiz’ diye soru sordurtan bir kargaşa var. Öyle bir kargaşa ki Arapsaçına dönüşmüş.  Türkiye’deki devlet sistemi tek parti dönemi de dahil, ondan sonrası bir kargaşa. İlkesizlik, prensipsizlik, dedikodu, iftira, bölünme, böl-yönet. Ben de bıraktığı tablo budur. Bu kargaşayı görünce Türkiye’den zaman zaman ümidimi kestiğim oldu. Hedefi olmayan bir Türkiye var…”

BİR DAHA AĞZIMI AÇMADIM

Bir dönem Avrupa Konseyi Yerel Yönetimler Delegasyon Başkanlığı yaptım. Her üç ayda bir Fransa’nın Strazburg kentinde toplantıya katılırdım. Orada bir masaya oturup geleceğin meselelerini tartışırdık. Her seferinde “neden Türkiye’yi Avrupa Birliğine tam üye yapmıyorsunuz” diye sorardım.  Bir gün birisi, “bizi de kendinize benzetirsiniz diye almıyoruz” yanıtı verdi. Bu söz benim ondan sonraki toplantılarda ağzımı açmamın kilidi oldu.” 


BU BENİM SİZLERE SON DERSİMDİR

25 yıldır söyledim, kimse kulak asmadı. Belediyeler sistemi var. Belediyeler kanunlara göre iki kademeli olarak seçilmiştir. Alt belediyelerin üst belediyede belediye meclis üyesi var. İlçe seçimlerinde ilçe belediye başkanı ve meclis üyeleri ile büyükşehir belediye başkanı için oy kullanılıyor. Büyükşehir meclis üyeleri için oy kullanılmıyor. İlçe belediye meclislerin de alınan bütün kararlar geçersiz. Aldıkları kararların geçerli olması için Büyükşehir Belediye Meclisi’ne geliyorlar.  Ortaya çıkan tabloda ilçe belediyesinin bir rolü yok. Biz siyasetçiler oyun oynuyoruz. Ben istiyorum ki Kent Konseyleri bunun farkına varsın da, sesini çıkarsınlar. Yürüyüşler yapsınlar, bağırsınlar, çağırsınlar. 25 yıldır söyledim, anlattım ve yazdım. Hiç kimse oralı olmadı. Çünkü hiçbirinin işine gelmedi.  

DEDİKODU, KAVGA, KOMPLO

Siyasette ben de posa olarak ne kaldı geriye. Siyasete baktığım zaman dedikodu, kavga, gürültü, rekabet, iftira, komplo…ne gelirse aklınıza. Hepsi var. Olmayan demokrasi ve olmayan gerçekler. Kimsenin de işine gelmiyor. Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar. Çok hak yenir, çok iftira atılır, çok hayali şeyler söylenir, çok çıkar peşinde koşulur. Çok haksızlıklar yapabilirsiniz. Kendi şahsım adıma söylüyorum, ben de yapmışımdır muhakkak, insanımdır nihayet. Hatalı olduklarım için af diliyorum. Seçimlerden sonra adaylardan bir kısmı seçilir, bir kısmı seçilemez. Genellikle söylenen de şudur; seçilen adaylar ‘Hoca’ya rağmen seçildim’, seçilemeyenler de ‘ Hoca yüzünden seçilmedik’ derler. Benim omuzlarıma atılıyor. O oyunu oynamak her baba yiğidin karı değil. Bazıları geleceğe yönelik çıkarları peşinde koşar.

Kaynak: Ayşe Kaytan Uçak