Birkaç dakika ile kaderin değiştiği travmatik anların yabancısı değiliz.
Göztepe finalinden bu yana kullandığımız her penaltı, gereğinden fazla uzayan her maç göğüs kafesimizi vahşice sıkıştırıyor.
Bunun haksız bir telaş olmadığını dün bir kez daha tatbik ettik. Uzun dakikalar boyunca önde götürdüğümüz Osmanlı deplasmanında yine uzatmaların kurbanı olarak sadece 2 puanı değil belki de ligde kalma umutlarının bir kısmını da orada bıraktık.
Kalan 7 hafta tarihe geçecek başka bir öykümüz olabilir mi? Neden olmasın elbette olabilir.
Lakin bizim uzatmalarla ilgili sorunumuz sadece 90 dakikalarla ile sınırlı değil.
Bizim uzatmaları oynadığımız en kritik mücadele Futbolcu Dosyaları, küme düşürme, puan silme, seneler sürecek transfer yasakları ile ilgili olan mali mücadeledir.
Asıl rakibimiz Adana, Bolu, Osmanlı değil 4 maçta 10 puan aldığımızı görünce sıraya giren, 3 senedir istemediğini şimdi peşin peşin ve faiziyle isteyen onca dosyadır.
Biz uzatmaları 10 senedir biriken sorunları 10 haftadır görev yapanlara havale etmeye kalkanlarla oynuyoruz.
Düşme eyleminin sadece bir Lig olduğunu düşünenlerle oynuyoruz uzatmaları.
Biz uzatmaları aldığı maaşı bağış yapanlarla değil bu kulübe tek lirası nasip olmayan maaş verenlerle oynuyoruz.
Maalesef Eskişehirspor yönetimine şehrin yüzde 110’u kefil ama binde 10’u maddi destek olmadığı için saha dışına taşıyor bu uzatmalar.
Ve son yıllardaki gibi hep kritik, hep travmatik.
Kaybederiz, eksiliriz, eskiriz en kötü oynadığımız ligi değiştirir ama Düşmeyiz…
Çünkü bana göre düşmek ile lig düşmek arasında ciddi farklar var.
Nereye düştüğün ile neden düştüğün arasındaki farklar gibi.
Lig bu illaki düşersin, çıkarsın. Olmadığında umudun olur, hedefin olur, sonra diye erteleyebileceğin bir hayalin olur.
Ama gönülden düşersen eğer, kalkamazsın. Umudun, yarının, hedefin olmaz. Geçmişini de siler atarsın.
Lig bu düşersin ama mazini korur, tarihine sahip çıkar, duruşunu muhafaza edersin.
Oysa gözden düşersen, özenle koruduğun duruşunun bile kıymeti kalmaz.
Bunları yazmak zorundayım çünkü bizi bekleyen tehlikeyi sahadaki 90 dakika ile bertaraf edemeyeceğimiz bir süreçteyiz. -6 puan sildirme cezası elinde olan ve her an işleme koydurabilecek 3,4 dosyamız var.
Daha da ciddi ve düşündürücü olan şu ki bu sezon bize -6 puan sildiren Pinto’nun avukatının elinde acilen halledilmesi gereken “küme düşürme cezası” hakkı var.
Üstüne üstlük işin aslını bilmeden “ne olacak canım, zaten düşme riskimiz yüksek, ceza alsak ne olur” diye düşünenler var. Ama kazın ayağı öyle değil.
Küme düşürme cezaları sezon içinde değil sonunda uygulanıyor. Yani Allah göstermesin ama bu sezon bu ligde kalamadık 2. Lige düştük diyelim. Pinto dosyasını halledemezsek daha tek maç oynamadan 3. Lig’e gideriz.
Gerçekler ve Seçenekler ortada. Alanımız küçük, vakit dar.
Ne yapacaksak bugün, şu an, şu saat yapmaya başlamak lazım. En azından biz uzatmayalım.
Kazanabileceğimiz 7 maç, kapatabileceğimiz dosyalar varken yapamazsak, bir daha hiç yapamayız…