Son yıllarda her şeye ‘üzülüyoruz’ ama pek bir şey yapmıyoruz. Daha doğrusu yapıp ettiklerimiz hep sosyal medyada! Orada üzülüp, tepki gösterip sonra hayatımıza devam ediyoruz.
Harekete geçmiyoruz, geçemiyoruz.
Sosyal medya, bilinenin aksine eylemsizliği artırdı gibi… Sanal alemdeki bu tepkiler nadiren eyleme dönüyor.
Bu yazı bir ‘sosyal medya yazısı’ değil.
Eskişehirliler yaz aylarında herkesi kaygılandıran haberler okudu, izledi… İlki hiç şüphesiz Sakarıbaşı’ndan gelen o korkunç görüntülerdi. Sakarya Nehri’nin doğduğu bu noktada su çekilmişti. Azalma falan değil bizzat kurumuştu.
Çok değil üç beş ay önce sandalla, deniz bisikletiyle gezilen yerlerde bu yaz yürünür gezilir hale gelmişti. 10 gün önce arkadaşım geçti bölgeden… Aşağı yukarı aynı şekildeydi… Tabana biraz su gelmişti sadece…
Manzara sadece bölgede yaşayanları, çiftçileri değil gören herkesi korkuttu!
Kuruyan Sakarıbaşı’nın şokunu atlatamadan yine Çifteler’de oluşan obruk hepimizi dehşete düşürdü. Sadıroğlu Mahallesi’ndeki ayçiçeği tarlasında beş metre genişliğinde, 20 metre derinlikte obruk oluştu.
Tarım İl Müdürü, Eskişehir’de görülen üçüncü obruk olduğunu söyledi.
Çifteler’den üst üste gelen iki haber tedirginlik yarattı. Beklendiği üzere sosyal medya mesajlarla dolup taştı. Kimi yağış azlığı dedi, kimi suya dayalı tarım yüzünden dedi… Kimi çiftçiyi bilinçsizlikle suçladı, kimi devleti plansız olmakla…
Ara sıra Porsuk Barajı’ndan gelen haberler de kaygıyı artırıyordu.
Tüm bunlara ek olarak Musaözü Göleti’nin son hali düştü önümüze…
Musaözü Çayırı olarak duyurduk bunu… Gölün neredeyse yarısı kurumuştu. Bir zamanlar sularla dolu alanda arabalar geziniyor, insanlar yürüyordu.
Eskişehir’in dinlendiği, huzur bulduğu Musaözü’nün hali içler acısıydı…
Pek çok noktadan susuzluk haberleri gelmeye devam etti. Kimi suyun artık az geldiğini, kimi daha derine sondaj yapmak zorunda olduğunu söyledi.
Kent merkezi de böyle, kırsal da böyle…
Tüm bunlara üzüldük, tepki verdik… Hatta şu sıralar unutmaya bile başladık. Bu yönde bir haber daha gelene kadar muhtemelen gündeme gelmez artık.
Diğer başka konularda da böyle yapıyoruz ama konu susuzluk ise böyle yapmayalım. Konuyu gündemde tutalım. Elimizden geldiği kadar yetkili kurum ve kişilere baskı yapalım.
Ne gibi önlemler alınıyor, neler yapılıyor takip edelim.
Somut adımlar atılması için takipçi olalım.