Dolar 8,52 lirayı aştı, avro ise 10 liraya dayandı, 9,97 lira seviyesinde.
Bu yıl başında dolar 5,80, avro ise 6,55 liradan işlem görüyordu.
Dolar 10 ayda yüzde 45, avro ise aynı sürede yüzde 52 artmış.
Enflasyon ne durumda?
Yüzde 12’ye yakın.
O da Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) hesabına göre.
Yani TÜİK verilerini doğru kabul ederseniz!
Ekim ayı enflasyon rakamları açıklandı.
Kurdaki artışla devalüasyon yaşamamıza karşın enflasyondaki aylık yükseliş yüzde 2,13 ile sınırlı kalmış.
Yıllık bazda artış yüzde 11,89 olarak gerçekleşmiş.
Ekimde fiyatı en fazla artan ürün erkek kazağı, en çok düşen ürün limon olmuş.
TÜİK verilerine olan güvensizlik o kadar artmış ki bazı sendika ve sivil toplum kuruluşlarının dışında bir grup akademisyen de araştırma grubu oluşturmuş.
Adı Enflasyon Araştırma Grubu (ENAGrup) Tüketici Fiyat Endeksi.
TÜİK’e olan güven sarsıntısı İzmir’deki depremi geçmiş anlayacağınız.
ENAGrup Tüketici Fiyat Endeksi’ne göre ekim ayında enflasyon yüzde 2,56 arttı.
Eylül ayında yüzde 3,61 artan fiyatların üzerine gelen artışlar sonucu aylık birikimli enflasyon oranı ENAGrup Tüketici Fiyat Endeksi’ne göre yüzde 6,17 oldu.
Buna göre ekim ayında en fazla düşüş yaşanan grup yüzde -12,86 ile sigorta, en fazla yükseliş görülen grup ise yüzde 20,33 ile hırdavat.
Kırtasiye ürünlerinin fiyatları yüzde 12,6, kuruyemiş fiyatları yüzde 9,36, atıştırmalık fiyatları ise yüzde 8,75 arttı.
Merkez Bankası’nın enflasyon hedefli bu yıl için yüzde 12,01.
Öyle anlaşılıyor ki TÜİK hedefi tutturmak adına önemli hesaplamalar içinde.
Kılı kırk yararak yıl sonu hedefini kağıt üzerinde tutturacak tutturmasına onda şüphe yok da…
Zam yağmurları karşısında pusulası şaşan vatandaşın hali ne olacak?
Ya asgari ücretli…
Yoksullaşıyoruz.
Milletçe fakirleşiyoruz.
Küçülüyoruz.
Her gün cebimizden, soframızdan eksiliyor.
Bir yandan pandemi, diğer yandan ekonomik kriz vuruyor.
Zor günlerden geçiyoruz.
Ufukta güzel günler görünüyor mu?
Maalesef görünmüyor…
Ne olursa ekonomi düzelir, toplumdaki ayrışma azalır peki?
Yeni bir hikaye olursa.
Artık yeni bir hikayeye ihtiyaç var.
Bunu yazıp, millete onaylatan hem kazanacak hem de kazandıracak.
Aksini söyleyene inanmayın.
Çünkü artık hikaye okuyor…