Hüseyin Akçar yazdı...
Ülkemiz yargı paketleriyle yönetilmeye devam ediyor. Sıkıştın mı, yap bir tane yargı paketi!
Torba yasa vardı. Şimdi de paketlerle hukuk garabeti oluştu.
Bunların yenisi (!) 9.Yargı Paketi..
Bu yargı paketinde birbirinden farklı konular TBMM gündemine geliyor. Yargı paketi diyince reform beklenir değil mi? Bazı ihtiyaçlar doğrultusunda düzenlemeler yapılacağı beklenir; ancak bizim yargı paketlerinde hiç öyle olmuyor. Hukuk devleti ilkelerine, eşitliğe ne kadar aykırı düzenleme varsa hepsi yargı paketi içerisinde.
En önemlisi ise kadınların soyadına dair..
TBMM Adalet Komisyonu’nda 9. Yargı Paketi görüşmeleri tamamlanmış ve Anayasa Mahkemesi’nin iptal ettiği Medeni Kanun’un 187. Maddesi’ndeki “Kadın, evlenmekle kocasının soyadını alır” düzenlemesi tekrar, aynen geçirilmiştir.
Anayasa Mahkemesi, Türk Medeni Kanunu'nun "evlenen kadının kocasının soyadını alacağı ancak evlendirme memuruna veya daha sonra nüfus idaresine yapacağı yazılı başvuruyla kocasının soyadının önünde önceki soyadını da kullanabileceği, kadının evlenmeden önceki soyadını evlendikten sonra tek başına kullanamayacağı"nı öngören 187. maddesinin birinci cümlesini iptal etmiş ve TBMM tarafından "kadın erkek eşitliğine uygun yeni bir düzenleme" yapılması için 9 ay süre vermişti.
Verilen süre içerisinde hukuka , eşitliğe uygun bir düzenleme beklerken; komisyon bunu yanlış anlamış olacak ki “Kadın, evlenmekle kocasının soyadını alır” düzenlemesini , eski düzenlemeyi, tekrar gündeme getirdi.
Soyadı, kişiliğin ayrılmaz bir parçasıdır. Kişiliğin bir parçası olan soyadını taşımak yalnızca bir yükümlülük değil aynı zamanda Anayasa’nın 20. maddesi kapsamında bir haktır. Kişinin kendi isteğine, özgürlüğüne bırakılabilecek bir konunun; hele hele Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararına rağmen yargı paketi garabetiyle zapturapt altına alınması hukuk devletinin temel ilkeleriyle bağdaşmaz.
TBMM’de bu düzenleme UMARIM kanunlaşmaz!
Şimdi söz TBMM’deki vekillerde.
Vekillerin vereceği oylar, kadın - erkek eşitliğinin teminatını oluşturacak mı?