Cihan Yıldırım yazdı...
Sonu gelmeyen tartışmalarımız var… Üstelik kazananı da yok… Yıllar geçse de galip geleni belirleyemiyoruz. Eskişehir’e otomobil fabrikası açılsa iyi olur muydu? Bu yatırıma engel olanlar kente iyilik mi etti, kötülük mü?
İYİ Parti’nin 2019’da aday çıkarması AK Parti’ye mi yaradı, CHP’ye mi?
Erhan Erden MHP yerine AK Parti’den yarışa dahil olsa Seyitgazi’yi alabilir miydi? Tam tersi de var… Serhat Hamamcı AK Parti değil de MHP logosuyla yarışsa sonuç farklı olur muydu?
Anadolu Üniversitesi üçe beşe bölünmese daha iyi olur muydu?
Böyle onlarca tartışmalı konumuz var.
Pazartesi günü, bayramın ikinci günü Odunpazarı Tarihi Bölge’ye gittim. Şehir dışına çıkacağım için birkaç parça lületaşı hediyesi almak istedim.
O nasıl bir kalabalık… Şarkiye Otopark’a arabamı bıraktım. İnsanlara çarpmadan dikkatle Atlıhan’a doğru yürüdüm. OMM çevresi, ara sokaklar, hediyelik eşya satanlar, simitçi, helvacı, şerbetçi… Hepsinin önünde kuyruk var.
Tatiller birleşince esnafın yüzünü gülmüştü. Üç beş fotoğraf çektim ve sosyal medyadan paylaştım. Sonrasında bazı yorumlar aldım.
Biri “Bu güzellikleri yapana bir teşekkür etmeyecek misin Cihan” diye sorarken diğer takipçim “Teşekkürler Burhan Sakallı” dedi. Kimileri de Kazım Kurt’un emeğinden söz etti…
İlginç olan Yılmaz Hoca’dan bahseden olmadı! Ahh siyaset çok nankörsün…
Odunpazarı Tarihi Bölge’yi kimin, hangi belediye başkanının merkez haline getirdiği de eski tartışmalardan biri… Burhan Sakallı mı, Kazım Kurt mu? Her iki başkan 10 yıl görev yaptı. Kurt halen görevde…
Öncelikle Odunpazarı’nın bu bölgesi için ‘kim turizm merkezi’ yaptı diye sormadan önce ‘kim kurtardı’ diye sormalıyız. 20-30 yıl önceki halini hatırlayanlar vardır. Mesleğe ilk başladığım yıllar… 2000’li yılların başı…
Kimsenin gündeminde Odunpazarı falan yoktu. Bırakın gece hareketliliği gündüz bile bazı sokaklara girmeye cesaret edemezdiniz! Burhan Sakallı bölgeye hayli emek harcadı. Sakallı’nın bir milyon turist hedefine gülmüştük!
Sokaklardaki dükkan sayısı, ev sayısını geçecek dediğinde de tebessüm ettik. Günün sonunda Sakallı haklı çıktı. Her işletmeyle tek tek ilgilendi… Cesaret verdi… İlk günler zordu… Bugün lületaşı kurtulduysa Sakallı sayesinde… Atlıhan, lületaşını kurtardı…
Sakallı’nın eleştirildiği nokta bazı STK’lara yer vermesiydi. STK’lara verilen yerler atıl kaldı. Ayda yılda bi toplantı yapılacak diye güzel mekanlar heba edildi. Tabela STK’sı gibi kaldılar… Bu noktada eleştirildi. Ve haklılık payları da var…
Ama bu Burhan Sakallı’nın Odunpazarı’nı Eskişehir’e armağan ettiği gerçeğini değiştirmez. Sakallı’dan önce Odunpazarı, kente bu kadar yakın değildi! Şimdi iki adım…
Bugün kente gelenlerin ilk uğradığı yer… En çok fotoğraf çekilen, en çok para harcanan yer… İlk zamanlar sadece ‘dış cepheyi boyuyor’ diye de eleştirildi. İçi boş eleştiri olduğu zamanla ortaya çıktı.
Sonra Kazım Kurt geldi… Açtığı müzelerle pardon ‘galerilerle’ bölgeye çekilen dikkati artırdı. OMM’un da gelmesiyle Odunpazarı başka bir seviyeye ulaştı. Büyükşehir’in yatırımlarıyla tam manasıyla marka oldu.
Odunpazarı artık bir gün vakit geçirilecek bir bölge haline geldi. Yatırım almaya devam ediyor. Hızlı tren ve olumlu yönde gelişen Eskişehir algısıyla ziyaretçi sayısı her geçen gün arttı.
Kurt’un bölge ile çok ilgilenmediği şikayetleri var. Çok gelip gitmiyor deniliyor… Bu pazar sadece Odunpazarı Tarihi Bölge’de seçim yapılsa Sakallı açık ara farkla seçimi alır gibi…
Günün sonunda herkesin şu veya bu şekilde katkısıyla bugün Odunpazarı, ülkenin bildiği turizm noktası oldu. 20 yılın sonunda yaşadığı değişim inanılmaz…