Cihan Yıldırım yazdı...

Sekiz on yıl önce tanıştık. Kendini yetiştirmiş, işinde başarılı, memleket meselelerini dert edinen bir gençti. Cemiyet hayatının ta içindeydi… Bursa’da da iş yapmaya başlayınca daha az görüşür olduk.
Fakat telefon ve mesaj üzerinden iletişim hiç kopmadı. ‘Ya Cihan, bi şey söylicem’  diye başlayıp gündeme dair ‘net’ şeyler söylerdi.
Uzun tatilleri meşhurdu… Dubai şeyhi gibi hayatı vardı. Ta ki siyasete girene kadar! Şu an ‘asgari ücret’ alan birinin hayatını yaşıyor! Şikayeti yok, halinden memnun…
Atatürk, sol, milliyetçi çizgi falan derken kendini Zafer Partisi’nde buldu!
O günden sonra ‘eski muhabbetimiz’ kalmadı. İki kere ofisimizi bastı! İki kere de onun ofisinde saatlerce konuştuk. Canlı yayınlar, sağda solda karşılaşmaları da sayarsak yedi sekiz kez buluştuk.
O bizi ikna edemedi, bizde onu vazgeçiremedik!
Partisine, liderine ve ‘davasına’ o kadar inanmıştı ki ‘Zafer Beki’ demeye başladık kendi aramızdı. Oğuz Beka diyenler de var…
Pazar günü canlı yayında bir kez daha ‘karşı karşıya’ geldik.
Oğuz Beki ile yayınlar çok keyifli ve samimi oluyor. Yayın öncesi ne konuşacağız falan diye sormaz. Pat diye gireriz yayına… Yayın öncesi çay içerken söylediği şeyleri yayın esnasında da söylüyordu.
Beki, Zafer Partisi Eskişehir Büyükşehir Adayıydı. İyi bir kampanya dönemi geçirdi… Farklı, dikkat çeken… Zekice ve esprili bir kampanya… Aklımda kalan “Asfaltı hepsi atar, çöpleri hepsi toplar. Mültecileri sadece biz göndeririz” cümlesi oldu.
Dış görüşünü pek öyle görünmese de alçakgönüllü biri… Kampanya döneminde kenti yönetenlerden birine “Abi siz neden mülteci/sığınmacı sorunuyla ilgilenmiyorsunuz. Biz sizin çantanızı taşımalıyız. Bu iş bize kalmamalıydı” gibi şeyler söyledi.
Doktorlar’a astığı “Geldikleri gibi giderler” afişi de unutulmazlar arasında yerini aldı. Beylikova’da AK Partililerle ‘sohbeti’ ise siyasi ders niteliğinde…
Günün sonunda Oğuz Beki, hazır olduğunu gösterdi.
Genel Merkez’de bunu fark etmiş olacak ki Ankara’da görev aldı. Genel Muhasip… Önümüzdeki büyük kongrede parti yönetiminde yeniden görev alacak. Beki, ülke siyasetine mal oldu… İlk seçimde vekil olma ihtimali var. İşler yolunda gider TBMM’ye girerse Eskişehir adını sık duyarız!
Pazar günü iki saat süren buluşmada yine ‘orta yolu’ bulamadık.
Beki, mülteci/sığınmacı meselesinin ciddiyetini anlattı, ‘yarın çok geç olabilir’ dedi.
Ülkemizde böyle sorun olduğunu, olabileceğini ama Zafer Partisi’nin yöntemin/söyleminin/üslubunun yanlış olduğunu, vicdanları kanatmadan çözüm bulunması gerektiğini anlattım.
Oğuz Beki ile 7’nci turdan da sonuç çıkmadı!
Giderken aşağıda tam kapının önünde “Şehre sahip çıkın lütfen. Basın çok önemli. Doğru insanları parlatın, doğru kişilere destek verin” dedi. Sekizinci tur görüşmemiz kongre sonrası Ankara’da olacak. Genel Merkez’de… Deplasmana gidiyorum yani…