Büyükşehir Belediyesi Meclisi, kanunen her ayın ikinci haftası toplanır. Gündemi doğrultusunda çalışmalarını gerçekleştirir.

Özellikle ilçe belediyelerinin meclis toplantılarının her ayın birinci haftası gerçekleşmesi ve akabinde Büyükşehir Meclisinin toplanması, hukuken çalışmaların bir nevi denetlenmesi mahiyetini taşır diyebiliriz. Çünkü Büyükşehir Belediyesi Meclisinden geçmesi gereken kararlar, söz konusu meclis toplantısının gündemini oluşturur. Çalışmalarında Belediye Meclisi çalışma yönetmeliğini uygulayan meclis, bu yönetmeliğin emredici kurallarına uygun hareket etmekle yükümlüdür. 

Dün gerçekleşen Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Meclis toplantısı tansiyonu düşük başlayıp; sonrasında AKP’li meclis üyelerinin şov diyebileceğimiz hareketleriyle son buldu. Neden şov? Buyurun açıklayalım;

Büyükşehir Belediye Başkanı Sn. Yılmaz Büyükerşen, gündemi okuttuktan sonra gündemdeki maddelerin durumuna ilişkin olarak kanunun / yönetmeliğin emrettiği şekilde bir oylama açtı. Söz konusu oylama gündemin oylanmasıydı. Hazırlanan gündem, meclis üyeleri tarafından oylandı ve kabul edildi. Gündem bu haliyle tamamlanmıştı. Bunun sonrasında gündem dışı olacak şekilde AKP Grup Başkanvekili Sn. Murat Özcan söz almak istedi. Söz almak istemesi yönetmelik açısından hukuki ve kabul edilebilir bir talep. Ancak burada niyet önemli!  Bakalım neler oldu? İşte şimdi başlıyor siyasi hamaset..

Belediye Meclisi Çalışma Yönetmeliği’nin 11. Maddesinin 3. Fıkrası “Üyelerin gündem dışı konuşma isteği yazılı olarak başkana bildirilir. Söz verip vermemek ve söz verildiğinde süresini ve zamanını belirlemek yetkisi başkana aittir.” şeklinde düzenlenmiştir. Sn. Murat Özcan’ın gündem dışı söz talebine dair Sn. Yılmaz Büyükerşen, ilgili maddenin hükmü gereğince 3 dakika ile konuşma hakkı tanıdı. Buna karşı çıkan Sn. Özcan, süre kısıtının yanlış olduğundan dem vurarak “ bu süre içerisinde ne anlatacağını, sürenin kısa olduğunu” belirti. İlgili yönetmelik gereğince süredurumu başkana verilen bir durum. Buna itiraz etmek başlı başına yönetmeliği kabul etmeme anlamı taşır. Kanuni hakkını kullanan Sn. Yılmaz Büyükerşen’e, Sn. Özcan, karşı çıktı. Çıktı çıkmasına da bu süre zarfında korsan bir şekilde 15 dakikayı geçecek şekilde konuşmasını sürdürdü. Arada bu duruma dair Sn.Büyükerşen, Özcan’ın konuşma isteğini hukuki olarak oylama sundu. Oylama sonrasında konuşmanın devamı talebi, meclis üyelerinin oylarıyla reddedildi. Buna rağmen konuşma ısrarı Özcan tarafından devam etti. Sn. Özcan’ın yaptığı konuşma, seçime hazırlandığı şu süreçte seçim hazırlık konuşmalarının bir provasıydı. 

Bunun üzerine Sn. Büyükerşen, durumu anlayınca haklı olarak müdahale etti. Bunun üzerine CHP grubu adına Sn. Mustafa Önder konuşmaya başlayınca, hazımsızlıkla bütün AKP’liler hareketlendi ve meclisi terk etmeye başladı. İlk önce Mihalgazi Belediye Başkanı hareketlendi. Akabinde Sn. Mustafa Birsen ve Sivrihisar Belediye Başkanı.  Fakat bu süre içerisinde Mustafa Birsen’in Yılmaz Büyükerşen’e yönelip ve Mustafa Önder’e hitaben; “ BU ARKADAŞ ŞOV YAPIYOR” demesi üzerine Başkan Büyükerşen; “ ŞOV, SİZİN ŞOVUNUZ!’’ diyerek karşı çıktı. Bunun üzerine hakaret  ederek dışarı yönelen Mustafa Birsen, hazımsızlığını dışarı vurdu ve meclisi terk etti. Tabii söylenerek.  Arkasından bütün AKP’liler, günü erken bitirmenin verdiği büyük mutlulukla meclis salonundan ayrıldılar. 

Kanunun ve yönetmeliğin ilgili hükümlerinin uygulandığı büyükşehir meclisinde, yerel seçimler yaklaşırken neden böyle bir şey yaşandı? Çünkü; AKP’li meclis üyelerinin bilboardlarda istediği tanıtım, halkta karşılık bulamamıştı. Türk Bayrağımızı kapatarak ve  AKP GRUP Başkanvekilliği sıfatına sığınarak yapılan SİYASİ malzemeler, reklamlar, Eskişehir’liler nezdinde istenen sonuca anlaşılan ulaşmamış. BİLBOARDLARA RESİM VEREREK TANITIM YAPMAK DA İŞE YARAMAMIŞ. Her zaman yapılan boş siyasi adımlar yine kendisini gösteriyordu. Öylesine bir  hazımsızlık var ki hırçınlaşma baş gösteriyor. 3 dakikaydı, 5 dakikaydı derken işin özünden uzaklaşıldı. TBMM’de de konuşmaların bir süre kısıtı yok mu? Süre dolduğunda mikrofon kapatılmıyor mu? Bunu AKP’li Meclis Başkanları, Vekilleri yaparken iyi; hukuksuz istekler karşısında olumsuz yanıt verildiğinde KÖTÜ! İyi bir argümanın varsa o zaman 3 dakikada da anlatırsın. Bunu yapamazsan o zaman sinirlenirsin. Hatta daha da ötesini götürürsün. Meclisi TERK EDERSİN!  ÇÜNKÜ EN BASİTİ BU! Başka şekilde basında gündem olamayacağını düşünenlerin sıkça başvurduğu ve bizlerin alışık olduğu bir durum bu. 

O zaman sorarız;

Sıkıştıklarında meclisi terk edenler mi, Eskişehir’i yönetmeye TALİP?

Yönetmelikten habersiz olan Meclis Üyelerine yönetmeliğin 12. Maddesini de hatırlatmakta fayda var. Şöyle ki;

Mecliste düzenin sağlanması

Madde 12 — Meclis başkanı, meclis çalışmalarında düzeni sağlamakla yükümlüdür. Meclis görüşmeleri sırasında söz alan üyenin konu dışına çıkması, kişiliğe dokunur söz söylemesi, diğer üyelerin hatibin sözünü kesmesi ve meclisin düzenini bozacak davranışta bulunması yasaktır. Buna aykırı davranan üyeler, başkan tarafından uyarılır, buna rağmen davranışlarında ısrar eden üye başkanın talimatıyla görevliler tarafından meclisten çıkarılır.

Mustafa Birsen’in, Mustafa ÖNDER’i hedef alarak “YALAKALIK YAPIYOR” şeklindeki ifadesi ne meclisin insicamına ne de Eskişehir halkını mecliste temsil eden bir meclis üyesine yakışmadı. Meclis üyeliği, insanlara rahatça küfür etme veya dalga geçme hürriyeti maalesef vermiyor. AKP’li Meclis Üyeleri, Sn. Özcan’ı 15 dakika dinledikten sonra,  Sn. Önder’in konuşmasının 2. dakikasında ayaklanmaya başlamalarını nasıl yorumlayacağız?  Her zaman ki gibi engellemelerle, kendilerine ertesi gün “SUNİ GÜNDEM” yaratmakla ve siyasi şovlarla meclisin iradesini zedelemeye çalışanlar iyi ki meclisten dışarı çıkmış; dua etsinler Sn. Büyükerşen, yetkisini kullanarak  onları MECLİSTEN DIŞARI ATTIRMADI!