Emine Girgin yazdı...

Bazı istisnalardan bahsetmek istiyorum bugün. Genelleme asla yapamayız ama son zamanlarda o kadar çok bu kelimeyi duyuyoruz ki “Sponsorumdan”

Geçenlerde müdürüm Ali Baş ile sohbet ederken bu konu açıldı. “Emine bu konuya değinsene” dedi.

“Türkiye’de de bu kavram var fakat tabi yurt dışında daha fazla. Açık ilişki yaşamayı tercih ediyorlar. Gözlemlediğim kadarıyla da genellikle bu şehre okumaya gelmiş, finansal anlamda kendini döndüremeyen gençlerimizin geçinebilmek adına sponsor arayışına girdiğini görüyorum ”dedi. Ama tabi yurt dışında daha rahat yaşadıkları için ülkemizde genellikle bazıları açıkça yaşarken bazılarının da gizleyerek yaptığının altını çizdi.

Evet, hayat pahalı. Kira, faturalar, günlük ihtiyaçlar derken geçinmek her geçen gün zorlaşıyor. Ancak sponsorluk kavramı sadece temel ihtiyaçlarla ilgili değil. Bazı istisna kadınların “sponsor” dediği erkekler genellikle lüks harcamaları karşılıyor. Çanta, tatil, araba, lüks restorantlar, lüks evler gibi..

Bu ilişkiler gerçekten Ali Abimin dediği gibi geçinememekten mi kaynaklanıyor yoksa daha iyi yaşamak istemekten mi? Aslında bir çok kadın kendi geçimini çok rahat sağlayabilecekken “neden kendi paramı harcayayım?” diyerek sponsor arıyor gibi geliyor bana. Yani aslında mesele hayatta kalmak değil, lüks ve konforu elde etmek..

Eskiden “seni seviyorum” en değerli cümleydi, şimdi ise “sponsorum var” cümlesi daha fazla duyuluyor. Yeni nesil ilişkilerde kadınlar için erkekler bir nevi sponsor mu oldu? Sevgili, eş, hayat arkadaşı gibi kavramların yerini neden “sponsorluk” aldı?

Şöyle bir sahneyi gözünüzde canlandırın. Bir kadın, lüks bir kafede elinde pahalı bir çanta tutuyor. Yan masadaki arkadaşı soruyor, Çantan çok güzel, nereden aldın? Sponsorum aldı. Ya da…  Yeni arabayı mı değiştirdin? Evet, sponsor halletti. He, bunu dile getirenler var birde getiremeyenler!

Bunlar gerçek hayattan diyaloglar. Biraz düşündüğümüzde, ilişkilerin sevgi temelli olmaktan çıkıp bir çeşit “finansal ortaklık” haline geldiğini fark ediyoruz. Bugün sosyal medyaya giren herkes bir mükemmel hayat görüyor. Lüks tatiller, lüks kıyafetler, marka çanta ve ayakkabılar, son model arabalar.. İnsanlar bu hayatı görünce kendi standartlarını yükseltmek mi istiyor?

İşte sanırım bu noktada da herkesin kazancı bu lüksü karşılamaya yetmediği için ekonomik gücü olan birini sponsor olarak hayatına dahil etmek bir çözüm gibi görünüyor.